Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava; öncelikle ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde ise bedellerinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Kural olarak düğün sırasında takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılırsa takılsın, aksine bir anlaşma bulunmadıkça kadına bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Kadına ait ziynetler, koca tarafından bozdurulup, değişik amaçlarla harcanmış olabilir. Bu durumda, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, davacının isteği ve onayı ile bozdurulup harcandığının, davalı yanca kanıtlanması halinde, davalı koca ziynet eşyalarının iadesinden kurtulur. Ziynet eşyaları yönünden olağan olan, bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Ziynet eşyalarının davalı kocanın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağana ters düşer. Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde duruşmalı olarak davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma isteminin pul yokluğu nedeniyle reddine karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının evlilik sorumluluklarını yerine getirmediğini, müvekkili olan davacının müşterek evden kovulduğunu, çeyiz ve ziynet eşyalarının davalı tarafta kaldığını beyan ederek, davacının çeyizinde bulunan eşyaların aynen, olmadığı takdirde 100 TL'nin ödenmesine, ziynet eşyalarının aynen, mümkün olmaması durumunda ise 700 TL'nin ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından ziynet alacağı yönünden duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; temyiz edilen ziynet alacağının miktarı itibariyle duruşma sınırı altında kaldığından duruşma isteğinin reddine, dosya üzerinden inceleme yapılmasına karar verilerek, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı kadın, ev satın alınırken, ziynet eşyalarının erkek tarafından bozdurulduğunu, ziynet eşyalarının evin alımında kullanıldığını beyan ederek ziynet eşyalarının aynen iadesini, olmadığı taktirde bedeline karar verilmesini talep etmiştir....

        O halde, mahkemece, ziynet eşyalarının iadesi istemiyle ilgili olarak davacı-karşı davalıya yemin teklif etme hakkı bulunduğu hatırlatılarak, teklif edildiği takdirde usulünce yemine ilişkin yargılama işlemlerinin yerine getirilmesi (HMK.md.227-238) gerçekleşecek sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş; bozmayı gerektirmiştir. 3-Takı paralarının balayında harcandığını davalı-karşı davacı erkek kabul etmiştir. Bunların geri istenmemek üzere erkeğe verildiği iddia ve ispat edilmemiştir. O halde kadının takı parasına ilişkin talebinin kabulü gerekirken, yazılı şekilde reddi usul ve yasaya aykırıdır. 4-Hakim davalı-karşı davacı erkeğin, kadın tarafından götürüldüğünü iddia ettiği künye ve bilgisayarın aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedeline hükmetmiştir. Bedele hükmederken ayrı ayrı değerleri gösterilmeyip toplam bedel hükme yazılmıştır....

          aynen iadesini, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde fazlaya dair hakkı saklı kalmak kaydıyla, ziynet ve çeyiz eşyalarının dava tarihindeki rayiç bedelinin faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir....

            Gerçekleşen bu duruma göre davalı-karşı davacı kadın düğünde takılan ziynet eşyalarının bir bilezik ile bir yüzük dışında kalanlarının kendisinden alındığını, götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını ispat etmiştir. Davacı-karşı davalı erkek talep edilen kadar ziynet eşyası takılmadığını savunduğuna göre, dosyaya sunulan düğün resimlerinden davalı-karşı davacı kadına takılan ziynet eşyalarının niteliklerinin ve değerlerinin tespiti bakımından bilirkişi raporu alınması, hesaplama yapılırken davalı-karşı davacı kadının son ayrılıkta beraberinde götürdüğü ziynet eşyalarının takılanlardan düşülmesi ve belirlenen eşyalar yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekir....

              müvekkileye ait ziynet eşyaları ile davalı yanında kalan ev ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak, normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, ispat yükü altındadır. Diğer yandan evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır. Ancak ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğini, kadının isteği ve onayı ile iade edilmemek üzere bozdurulup ihtiyaçlar için harcandığının davalı yanca kanıtlanması halinde koca ziynet eşyalarını iade yükümlülüğünden kurtulur....

                Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, tüm talep edilen ziynet eşyalarının davacının tasarrufu altında olduğunu, müvekkilinin ziynet eşyalarını davacıdan almadığını, davacının anne ve babasının hediyeleri verdiğini, davacının davada taraf sıfatı bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Manevi Tazminat-Ziynet Eşyası-Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından ziynet eşyasının reddedilen bölümü, alacak ve manevi tazminatın reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının aşağıdaki bent dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın dava dilekçesinde ayrıca ziynet eşyası alacağı talebinde bulunmuş, davaya konu ziynet eşyalarının cins, nevi ve miktarlarını belirtmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu