Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Nişanın bozulması nedeniyle mutad dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz. Nişanın bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyeler aynen, mevcut değilse mislen geri verilir veya karşılığı sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri istenir. Hediyelerin verildiği ve iade edilmediği hususu her türlü delil ile ispat edilebilir. Alışılmış (mutad) hediyelerden kasıt; giymekle, kullanmakla eskiyen ve tüketilen eşyalardır. Kural olarak giymekle, kullanılmakla eskiyen ve tüketilen (elbise, ayakkabı vs. gibi) eşyaların iadesine karar verilemez. Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre; nişan yüzüğü dışında kalan tüm altın, takı ve ziynet eşyaları mutad dışı hediye olarak kabul edilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Asıl davada; nişanın bozulması nedeniyle 22,327 TL maddi, 30,000 TL manevi tazmitanın; karşılık davada ise nişan hediyelerinin bedeli olan 9,870 TL ile 7,350 TL maddi, 10,000 TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece asıl davanın reddine, karşılık davanın ise 5.803,15 TL'lik bölümünün kabulüne karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 65,85 TL fazla alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 08/10/2012 günü oybirliğiyle karar verildi....

      Somut olayda, davacının eski nişanlısı olan davalının nişanın bitmesinden sonra dahi kendisi hakkında toplumda kötü imaj oluşturacak şekilde söylenti ve iftira ile hakaret ettiğinden bahisle haksız eyleme dayalı olarak manevi tazminat isteğinde bulunmaktadır. Ayrıca, T3 tarafından Milas 2.Asliye Hukuk Mahkemesine 2017/173 Esas sayılı dosyasında nişanın bozulmasından kaynaklı hediyelerin iadesi davası açıldığı,bilahare davacı vekilinin 29/12/2017 tarihli dilekçe ile tarafların anlaşması nedeniyle davadan feragat ettiği ve 2018/3 sayılı 22/01/2018 tarihli karar ile davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği dosyanın incelemesinden anlaşılmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm nişanın bozulması nedeniyle tazminat ve nişan hediyelerinin geri verilmesine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3.Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 07.10.2013 (Pzt.)...

        aralarındaki nişanın bozulmasına dayalı açılan maddi ve manevi tazminat davasına (asıl ve karşı dava) dair ... ....Aile Mahkemesinden verilen ....05.2015 günlü ve 2013/423 Esas-2015/311 Karar sayılı hükmün Bozulması hakkında dairece verilen 27.04.2016 günlü ve 2015/11152 Esas-2016/6663 Karar sayılı ilama karşı davalı/karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....

          Dava konusu uyuşmazlık, nişanın haksız yere bozulması sebebine dayalı manevi tazminat talebine ilişkindir. Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama usulüne dair 4787 sayılı Yasanın 4. maddesi uyarınca 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabı ile (3.kısım hariç) 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun kapsamındaki Aile Hukukundan doğan dava ve işler Aile Mahkemelerinde görülür. Somut olayda, tahsili istenilen manevi tazminat, Türk Medeni Kanununun İkinci Kitap, Birinci kısım, Birinci Bölümünde (TMK. m.121) düzenlenmiş olup, bu niteliği itibariyle uyuşmazlığın “Aile Hukukuna” ilişkin bulunduğu anlaşılmaktadır. Borç, Aile Hukukundan (manevi tazminat yükümlülüğünden) doğduğuna göre açılan bu davanın, 4787 sayılı Yasanın 4.maddesi gereğince Aile Mahkemesinde bakılması gerekmektedir. Görevli mahkeme Aile Mahkemesidir....

            Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar; kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişanın bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK 158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (TBK 56) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (TBK’nın 58 ). Bunlardan TMK’nın 24 ile TBK’nın 58. maddeleri daha kapsamlıdır. TMK’nın 24. maddesinin yollama yaptığı durumlarda, ilgili hükümler (örneğin, TMK 26, 174, 287 gibi), bunların dışında ise TBK’nın 58. maddesi uygulanır. TMK’nın 24. ve TBK’nın 58. maddelerinde belirlenen kişisel çıkarlar, kişilik haklarıdır. Kişilik hakları ise kişisel varlıkların korunmasıyla ilgilidir....

              Uyuşmazlık ve hüküm *nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi ve masraflara ilişkin maddi tazminat istemine yönelik olup inceleme görevi Yargıtay *3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay *3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 20.10.2008...

                Nişanın bozulmasından dolayı karşı davacı kadın lehine manevi tazminata hükmedilebilmesi için, nişanın haksız olarak bozulmasının yanında, davacının kişilik haklarının da ihlal edilmiş olması gerekir. Bilindiği üzere; manevi tazminat, haksız bir eylemin yarattığı üzüntünün, duyulan elem ve acıların giderilmesini amaçlayan bir ödencedir. Manevi zarar, mal varlığına dokunmayan, yaşam, sağlık, namus, sır, aile mahremiyeti gibi mal varlığı harici varlıklarda meydana gelen azalma olup, bu zarar manevi tazminatla giderilmeye, azaltılmaya çalışılmıştır. Dosya kapsamında alınan tanık beyanları dikkate alındığında erkeğin özellikle nişanı bozarken kadını sadakatsizlikle suçlaması karşısında kadının kişilik haklarının ağır şekilde ihlal edildiği, manevi tazminat isteyebileceği anlaşılmakla kadın lehine manevi tazminata hükmedilmesi doğrudur. Ancak ilk derece mahkemesince verilen manevi tazminat yüksektir....

                Davalı-karşı davacı cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle: nişanlılık sürecinde telefonla birbirlerini tanımaya çalıştıklarını, farklı şehirlerde yaşadıklarını, davacı-karşı davalının uygunsuz mesajlar atarak mesajları ailesine göstermesini istemesi üzerine tartıştıklarını, kendisinin zorla nişanlandığını, 4- 5 sena daha evlilik düşünmediğini söylediğini, nişanın davacı-karşı davalı yüzünden bozulduğunu, köy yerinde dedikodular çıktığı gibi psikolojik olarak da yıprandığını, bozulan psikolojisi için manevi tazminat, yaptığı masraflar için de maddi tazminat hükmedilmesini istediğini, taktığı 2 bilezik kırıldığı için tamir edilmek üzere karış tarafın kendisinden aldığını, tekrar takmadığını, nişan yüzüğü olan tektaşın mutad dışı hediye olduğunu, iadesinin istenemeyeceğini belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile 50.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminata işleyecek yasal faizi ile birlikte hükmedilmesini talep ettiği görülmüştür....

                UYAP Entegrasyonu