"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki belgelerden, davalı kocanın akıl hastası olduğu ve kısıtlandığı anlaşılmaktadır. Akıl hastalığına dayalı bir dava yoktur (TMK.md.165). Davalının hareketleri iradi olmadığından Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayalı "evlilik birliğinin temelinden sarsılması" hukuki sebebine dayanarak boşanmaya karar verilemez. Davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davanın fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma davası (TMK.md.166/son) olduğu halde karar başlığında dava türü olarak hayata kast pek kötü ve onur kırıcı davranış yazılmasının maddi hataya dayalı olup yerinde düzeltilmesinin mümkün bulunmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20'şer TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.13.12.2010 (Pzt)...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, velayet ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkeğin evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı olarak açtığı boşanma davasında, ilk derece mahkemesince boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu kabul edilerek, davanın kabulü ile boşanma ve fer'ilerine ilişkin hüküm kurulmuş, ilk derece mahkemesinin bu kararı; kadın tarafından, boşanma davasının kabulü yönünden istinaf edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince; kadının istinaf sebepleri; kusur tespiti, velayetin düzenlenmesi ve vekalet ücreti olarak sınırlandırılmış ve itirazın esastan reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı olarak (TMK m. 166/1-2) boşanma davası açılmış olup, ilk duruşmada tarafların anlaşmaları üzerine mahkemece Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiş ve hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır....
Mahkemece delillerin bu çerçevede değerlendirilip sonucuna göre karar vermek gerekirken; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olarak açılmış bir boşanma davası olmadığı halde; yazılı şekilde Türk Medeni Kanununun 166/1-3 maddesi hükmüne göre değerlendirme yapılmak suretiyle boşanma kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş ise de, taraflar boşanma kararını temyiz etmediklerinden, bozma sebebi yapılmamış, yanlışlığa işaret edilmekle yetinilmiştir. 2-Davalı kadının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle kadın tarafından ........
Dava dilekçesi ve açıklanan olaylara göre, boşanma davası Türk Medeni Kanununun 172. maddesinde yer alan sebebe dayanmaktadır. Tarafların gösterdikleri delillerin bu kapsamda değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, erkeğin davasının evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/2-1) hukuksal nedenine dayalı olduğunun kabulü ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre tarafların sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 02.05.2018(Çrş.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m.166/1) hukuksal nedenine dayalı olarak boşanma davası açılmıştır. Yargılama sırasında, tahkikat aşamasında 16.04.2015 tarihli celsede boşanma talebinden vazgeçerek, ayrılığa karar verilmesini talep etmiş, ancak sonraki celse olan 07.05.2015 tarihinde ise boşanma kararı verilmesini istediğini beyan etmiştir. Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. (HMK m.311). Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatına bağlı değildir [(HMK m.309 (2)]. Yasal düzenleme uyarınca, davacı boşanma davasından feragat ederek, ayrılığa (TMK m.172) karar verilmesini talep etmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Türk Medeni Kanunu m. 166/3 uyarınca anlaşmalı boşanma hukuki nedenine dayalı olarak açılan davanın yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen hükme karşı davalı kadın tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve bölge adliye mahkemesince, kararın kesinleşmesine kadar tarafların anlaşmalı boşanma idaresinden dönebileceği ve davanın çekişmeli boşanma olarak görülmesi gerektiğinden bahisle, istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir. Hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacı-karşı davalı erkeğin davasının kabulüne, davalı-karşı davacı kadının boşanma davasının reddine karar verilmişse de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden davacı-karşı davalı erkeğin, kadının hastalığı ile ilgilenmediği ve hastalandığında kadının komşuları tarafından hastaneye götürüldüğü, eşi gibi görmeyip sürekli emirler verdiği ve "onu alın başımdan götürün” dediği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre, davalı-karşı davacı kadın terke zorlanan eş konumunda olup, erkeğin davası yönünden TMK md. 164 koşulları oluşmamıştır. O halde davacı-karşı davalı erkeğin davasının reddi davalı-karşı davacı kadın davasının kabulü gerekirken, erkeğin açtığı terk nedenine dayalı boşanma isteminin kabulü ile kadının davasının reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Bu kapsamda kadın tarafın zina davasının kabulünde, terditli açılmış evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair hükümde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır....