WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Diğer taraftan yüklenici arsa sahibine karşı öncelikli edimini tamamen veya kısmen yerine getirmeden kazanacağı şahsi hakkı üçüncü kişiye temlik etmişse, üçüncü kişi Borçlar Kanununun 81. maddesinden yararlanma hakkı bulunan arsa sahibini ifaya zorlayamaz. Burada yüklenicinin eser sözleşmesinden kaynaklanan borçlarının neler olduğuna ilişkin bazı açıklamaların yapılması gerekmektedir. Genel olarak eser sözleşmelerinde yüklenici, belli bir sonucu meydana çıkararak onu iş sahibine teslim etmeyi taahhüt eder. Eser sözleşmelerinde yüklenicinin "eseri meydana getirme borcu" dayanağını Borçlar Kanununun 355. maddesinden alır. Anılan hükme göre; "İstisna bir akittir ki onunla bir taraf (müteahhit), diğer tarafın (iş sahibinin) vermeyi taahhüt eylediği semen mukabilinde bir şey imalini iltizam eder." Yasada "şey" olarak ifade edilen "eser"dir....

    Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, bölgedeki inşaat yasağına ilişkin tarihler de dikkate alındığında inşaatın en geç 08.04.2011 tarihinde yapı kullanma izin belgesi de alınmış şekilde tesliminin gerektiği, ancak iskân ruhsatının ....03.2012 tarihinde alındığı, eksik ve ayıplı işlerin toplam bedelinin 41.700,00 TL olduğu, bu durumda davacı tarafa davalı tarafça giderilmeyen eksik ve ayıplı işlerin tamamlanabilmesi için nama ifaya izin verilmesinin yasal ve sözleşmesel koşullarının oluştuğu, taşınmazların davacı tarafa teslimine dair bir belge bulunmuyor ise de taraflar arasında taşınmazdaki eksikliklerin dönem dönem belirlenmesi amacıyla incelemeler yapıldığı inşaatın geç bitirilmesi nedeniyle davacı tarafça cezai şarta ilişkin hakkın saklı tutulduğunun belirtildiği, inşaatın sözleşmede belirtilen sürede (inşaat yasağı sürelerinin eklenmesi hali ile dahi) teslim edilmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacıya nama ifaya izin verilmesine...

      na davacı .... adına davalı aleyhinde işbu nama ifaya izin istemli davayı açabilmesi için TMK'nın 462/8. maddesi gereğince husumete izin verilip verilmediğinin vasiden sorularak, varsa buna ilişkin karar ve/veya ek kararın onaylı örneğinin dosya içine konularak gönderilmesi, yoksa husumete izin kararı alınarak dosyaya eklenmesi, için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; inşaatın yüklenici tarafından süresinde bitirilmediği bu nedenle kira tazminatına hak kazanıldığı, ayrıca tamamlanmayan inşaatların yapımı konusunda nama ifaya izin talebinin yerinde olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile eksik işler için nama ifaya izin ve yetki verilmesine, 39555 ada 9 parselin satışına izin verilmesine, bedelin yetmemesi halinde 39552 ada 9 parseldeki sırasıyla 1, 2, 3 no'lu bağımsız bölümlerin satışına izin verilmesine dair verilen kararın asıl ve birleşen davada davalı kooperatif vekili ve katılma yolu ile davacılar vekili temyiz etmesi üzerine Yargıtay 23....

          Davacı iş sahibi davasında tazminat talebinin yanı sıra inşaattaki eksikliklerin bizzat ya da uzman bir kişi tarafından tamamlanması için nama ifaya izin verilmesini talep etmiştir. Yapma borcu, borçlu tarafından ifa edilmediği taktirde alacaklı, (iş sahibi) masrafı borçluya ait olmak üzere edimin kendisi veya başkası tarafından ifasına izin verilmesini isteyebilir. İstemin hukuki dayanağını sözleşme ve dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 113. maddesi oluşturmaktadır. Yasa hükmüne göre nama ifaya izin verilebilmesi için sözleşmenin feshedilmemiş, yani yürürlükte olması, borçlunun edimin ifasında temerrüde düşmesi ve borcun "yapma borcu"na dair bulunması gerekir....

            Mahkemece müdahale talepleri yönünden eksik harçlar ikmal ettirilip, haklarında bir karar verilmeyen talepler yönünden olumlu - olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, bunun gözden kaçırılması doğru olmamıştır. 2-Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda yüklenicinin süresi içinde işi tamamlaması ya da ayıplı olarak yapması halinde eksik ve kusurlu işlerin yüklenici namına arsa sahibince ifasına izin verilmesi mümkündür. Yargıtayın yerleşik içtihat ve uygulamalarında nama ifaya izin verilirken giderilmesi gereken eksikler, ayıpların nelerden ibaret olduğu ve bunların avans niteliğindeki giderim bedellerinin hüküm fıkrasında infazı mümkün olacak şekilde gösterilmesi gerektiği kabul edilmektedir. Davacı eksik ve ayıplı işlerin giderim bedeli, güçlendirme masrafı, yapı kullanma izin belgesi alımı bedeli, kira bedeli, SGK masrafları, vergi ve harç ödemeleri için nama ifaya izin verilmesini talep etmişlerdir....

              Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/456 Esas, 2005/220 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; dosyamız davalıları...tarafından yüklenici şirkete karşı 23.09.2003 tarihinde taraflar arasında imzalanan kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yüklenicinin üzerine düşen edimleri yerine getirmediği, inşaatın öngörülen sürede bitirilemediği, mevcut durumun tespit edilerek giderleri karşı tarafa ait olmak üzere nama ifaya ve alacakların tahsili amacıyla yükleniciye düşen bağımsız bölümlerin satışına izin verilmesi talep edilmiş, mahkemece davanın kabulü ile eksik işlerin tamamlanması için nama ifaya izin verilmesine ve 7, 9 ve 12 no'lu bağımsız bölümlerin davacı tarafça satışına izin verilmesine karar verilmiş, karar 02.10.2007 tarihinde kesinleşmiştir. ......

                Davada, trafik siciline tescilli otomobilin eser yapım bedeline mahsuben davalıya verildiği ileri sürülerek 4.000,00 TL bedelinin de tahsili istenmiş ise de; 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 20/d maddesi gereğince trafik siciline tescilli aracın satışı noterlerce doğrudan yapılacak sözleşme ile olanaklı olduğundan ve dolayısıyla yanlar arasındaki adi yazılı sözleşme ile aracın davalıya temliki geçersiz olduğundan aracın aynen iadesi yerine bedeli talep edilemez. Mahkemece, bu yöndeki davacı isteminin kabulüne karar verilmesi de doğru olmamıştır. Nama ifaya izin verilmesi isteminin mahkemece kabulü de doğru değildir. Çünkü, nama ifa istemi de sözleşmenin aynen ifası kapsamındadır....

                  Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl dava yönünden nama ifaya verilecek izin yüklenicinin talebiyle bağlı ve talebe uygun şekilde olması gerektiği, davacının nama ifaya izin talebi iskan ruhsatının alınması için yapılacak başvurulara ilişkin olduğundan talebe uygun olarak karar verilmesi gerekirken sadece kat irtifakının kurulması için nama ifaya izin kararı verilmesi doğru olmadığı, birleşen dava yönünden; davalı ... sözleşmenin tarafı olmadığından mahkemece verilen husumet yokluğundan red kararının yerinde olduğu ancak davalı ... kendini vekille temsil ettirdiğinden kararın vekalet ücreti yönünden düzeltilmesi gerektiği, sözleşmeye konu bağımsız bölümlerin arsa sahiplerine henüz teslim edilmediği, bu nedenle eksik ve ayıplı işlere ilişkin talebin reddinin gerektiği, gecikme tazminatı yönünden yapılan incelemede, bağımsız bölümlerin tesliminde arsa sahiplerinin de kusurlu olduğu bu nedenle gecikme tazminatı istenemeyeceği, ceza...

                    ifaya ve benzeri işleri yapmak için izin verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu