Davalı, davacının gerçeğe aykırı iddialarla lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesini talep ettiğini, davacının iddia ve taleplerinin hiçbir hukuki dayanağının bulunmadığını, yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi şartlarının oluşmadığını, anlaşmalı boşanma nedeniyle yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, anlaşmada tazminat talep etmeyerek sadece yoksulluk nafakası istediğini, eski eşinin kazancının yüksek olduğunu ve maddi durumunun kötüleşmediğini, dolar kurundaki değişimin enflasyonun altında olduğunu ve maddi durumunun iyi olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Sayılı ilamı ile davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da indirilmesi talebi ile davacı tarafça fazla ödendiği iddia edilen 3.683,25.-TL'nin faizi ile birlikte iadesine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Öncelikle davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebi açısından yapılan değerlendirmede, tarafların boşanma tarihindeki gelir durumları ile işbu dava tarihindeki gelirleri arasında olağanüstü bir değişiklik bulunmadığı dosya arasında bulunan maaş bordrolarından anlaşılmıştır....
Mahkemece, davalının dosyaya yansıyan belgelere göre hayat standartlarının yüksek olduğu, genç yaşta boşandığı, boşanmadan sonra 12 yıllık süre içerisinde kendisine iş imkanı bulabilecek konumda olduğu,bu haliyle hayatını idame ettirmesi için davacıdan almış olduğu yoksulluk nafakasına ihtiyacı olmaması gerektiğinden bahisle davanın kabulü ile; İstanbul 1.Aile Mahkemesi'nin 2004/974 Esas 2007/85 Karar sayılı 20.02.2007 tarihli kararı ile aylık 400 TL olarak belirlenen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş,hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi istemine ilişkindir. TMK. nun 176. maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir....
Somut olayda; davacı-karşı davalı yoksulluk nafakasının kaldırılması/indirilmesi talebinin yanında müşterek çocuklar için hükmedilen iştirak nafakasının indirilmesi talebinde de bulunmuş, mahkemece davacı-karşı davalının yoksulluk nafakası ile ilgili talebi konusunda karar verilmesine rağmen iştirak nafakalarının indirilmesi talebi konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmediğinden, davacı-karşı davalının istinaf talebinin usuli eksiklik nedeni ile kabulü ile davacı-karşı davalının iştirak nafakalarının indirilmesi talebi yönünden de olumlu veya olumsuz bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Kabule göre; davalı-karşı davacı karşı dava dilekçesi ile yoksulluk/iştirak nafakalarının arttırılması talebinde bulunmuş, bilahare karşı dava dilekçesindeke taleplerle aynı talebi içeren birleşen davayı açmıştır....
Mahkemece; tarafların ekonomik durumunda nafakanın tamamen kaldırılmasını gerektirir bir değişme olmadığı gerekçesiyle yoksulluk nafakasının kaldırılması isteminin reddine, davacının yeniden evlenmesiyle kişisel giderlerinin arttığından bahisle nafakanın aylık 200,00 TL'ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması/indirilmesi istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde nafakanın arttırılmasına veya azaltılmasına karar verilebilir. Bu bağlamda; nafakanın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Nafaka iradı, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile indirilebileceği gibi tamamen de kaldırılabilir....
Davada, boşanma davasından sonra davalının 730 TL yetim aylığı almaya başlaması nedeniyle, davalı lehine hükmedilen 250 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması ile müşterek çocuklar için hükmedilen iştirak nafakasının ise indirilmesi talep ve dava edilmiştir. Mmahkemece, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin kabulüne, iştirak nafakasının kaldırılması talebinin ise reddine karar verilmiş hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. TMK'nun 176/3.maddesine göre; irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın, yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla kaldırılması mümkündür. Yine, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olup, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davacının, davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine, davacının yoksulluk nafakası miktarının indirilmesi talebinin kabulü ile, kadın lehine aylık 500,00 TL olarak bağlanmış bulunan yoksulluk nafakasının aylık 250,00'TL'ye indirilmesine, davacının, müşterek çocukların iştirak nafakası miktarlarının indirilmesi talebinin kabulü ile müşterek çocuklar Güneş ve Nazar'ın ayrı ayrı 500,00'er TL olan iştirak nafakalarının aylık ayrı ayrı 250,00'şer TL'ye indirilmesine karar verilmiştir....
Esas davada; ödenmekte olan 130 TL yoksulluk nafakasının 300 TL.sına, 2 müşterek çocuk için ödenmekte olan 100'er TL iştirak nafakasının 200'er TL yükseltilmesi talep ve dava edilmiştir. Karşılık davada; ödenmekte olan 150 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talep ve dava edilmiştir. Mahkemece; esas davada yoksulluk nafakasının artırım talebinin reddi cihetine gidilirken ödenmekte olan 100 TL iştirak nafakasının 200 TL'ye yükseltilmesine, Karşılık davada ise; ödenmekte olan yoksulluk nafakasının, davacının bir fabrikada asgari ücretle çalışmaya başladığından kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı-k.davalı vekilince temyiz edilmiştir. HGK. 28.02.2007 tarih ve 2007/3-84 E-95 Karar sayılı ilamında da "Asgari ücretle çalışmakla bulunulması" yoksulluğu ortadan kaldıracak bir olgu olarak kabul edilmemiştir....
Dosyanın temyiz incelemesi Dairemizce yapılmış, 26.01.2015 gün, 2014/15062 E.; 2015/1363 K. sayılı ilamla, davalı kadının sigortalı olarak çalışmaya başladığı, asgari ücret seviyesinde gelire kavuştuğu nazara alınarak, yoksulluk nafakasının indirilmesine karar verilebileceği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece; bozma ilamına uyma kararı verilerek; davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının davanın açıldığı 13.09.2013 tarihinden itibaren aylık 450,00 TL'ye indirilmesi cihetine gidilmiş, hüküm; davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması/indirilmesi istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; anlaşmalı boşanma protokolü ile belirlenen aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının, aylık 450,00 TL'ye indirilmesinin hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır....
TMK'nun 176/4 maddesi "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." hükmünü içermektedir. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, kusur durumuna, günün ekonomik koşullarına göre kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da indirilmesi şartları oluşmadığından asıl davada yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararının doğru olduğu anlaşıldığından davacı-davalı erkeğin istinaf talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....