Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesinin 2016/710 Esas 2016/1101 Karar numarası ile artırılan tedbir nafakasının 14/01/2021 tarihinden itibaren kaldırılmasına, yoksulluk nafakasının tedbiren kaldırılmasına, karşı davanın kısmen kabulüne kısmen karar verilmesine yer olmadığına, yoksulluk nafakasının kaldırılmış olması nedeniyle yoksulluk nafakasındaki artış talebinin konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına, iştirak nafakasını artış talebinin tarafların müşterek çocuğu Mihrace Su Kuruş için verilen iştirak nafakasının artış talebinin kabulüne, Ankara 7. Aile Mahkemesinin 2013/737 Esas 2015/547 Karar numarası ile verilen 300 TL iştirak nafakasının harcın yatırma tarihi olan 27/05/2022 tarihinden itibaren 1.200 TL artışla 1.500 TL'ye yükseltilmesine, nafakanın tedbiren uygulanmasına karar verilmiştir....

Aile Mahkemesinin 2011/5 Esas sayılı dosyasıyla iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması talepli dava açıldığı, mahkemenin 02/03/2012 tarih 2012/201 Karar sayılı kararı ile kadın yararına bağlanan yoksulluk nafakasının 250,00TL'ye çıkarılmasına karar verildiği, daha sonra davacı kadın tarafından Tarsus 2....

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1- Davacının istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-2 maddesi gereğince KABULÜNE, ilk derece mahkemesi kararının tamamının KALDIRILMASINA, 2- Davacının davasının kısmen kabulü ile davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin REDDİNE, davacının yoksulluk nafakasının azaltılması talebinin KISMEN KABULÜ ile davalı kadın yararına Ankara 3....

SONUÇ: Yukarıda (...) nolu bentte açıklanan nedenlerle iştirak nafakasının azaltılması talepli asıl davaya yönelik davacı-karşı davalının sair temyiz itirazlarının reddine, (...) nolu bentte açıklanan nedenlerle iştirak nafakasının artırımı talepli karşı davaya yönelik temyiz edilen hükmün davalı/karşı davacı yararına HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, HUMK'nun 440/III-... maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, ....01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; '' Davacı vekili müşterek çocuklar lehine hüküm altına alınmış bulunan iştirak nafakasının indirilmesi, davalı lehine hüküm altına alınmış bulunan yoksulluk nafakasının ise kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Müşterek çocukler T1 ve Merve Gamze Kayabaş'a iştirak nafakasının tayin olunduğu 2015 yılından bu yana dört yaş büyümüş, infak/iaşe/eğitim giderleri artmıştır. Keza davacının katkı yükümlülüğü devam etmektedir. Nafaka meblağı,davacının belirlenen ekonomik durumu ile orantılıdır. Bu nedenle iştirak nafakasının azaltılması isteminin reddine karar vermek gerekmiştir. Yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine gelince; nafakanın hüküm alındığı tarihte davalının çalışmadığı, gelirinin bulunmadığı belirlenmiştir. Boşanma ve nafaka tayini sonrasında ise davalının çalışmaya başladığı keza SGK kaydının sonlandığı 30/11/2018 tarihine kadar çalışma yaşamının devam ettiği,bu ay itibari ile 12.000....

    Dosyanın incelenmesinde; davacının dava dilekçesinde müşterek çocuk Badenur için takdir edilen aylık 600 TL iştirak nafakasının aylık 1.000 TL'ye çıkarılmasına karar verilmesini talep ettiği, yapılan incelemede müşterek çocuk 10/02/2008 doğumlu Badenur için boşanma sırasında takdir edilen aylık 200 TL iştirak nafakasının Kocaeli 2. Aile Mahkemesinin 02/10/2020 tarih 2020/93 E. 2020/884 K. Sayılı kararı ile aylık 600 TL'ye çıkarılmasına, söz konusu nafakanın her yıl TÜİK'in öngördüğü ÜFE oranında artırılmasına karar verildiği, mahkemece iştirak nafakasının artırılmasına ilişkin karar dikkate alınmaksızın eksik incelemeyle hüküm kurulduğu anlaşılmıştır. O halde mahkemece yapılacak iş, Kocaeli 2....

    Mahkemece; davacı-davalının yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılması talebinin kısmen kabulüne, davalı- davacı lehine hükmedilen aylık 200 TL yoksulluk nafakasının dava tarihi itibariyle aylık 100 TL indirilmesine, davalı-davacının müşterek çocuk için iştirak nafakasının artırılması talebin kısmen kabulüne, dava tarihinden itibaren aylık 200 TL iştirak nafakasının davacı-davalıdan alınıp davalı-davacıya verilmesine karar verilmiş ve hüküm davalı-davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 05.12.2016 tarihli ve Esas 2016/8198, Karar 2016/13831 sayılı ilamı ile müşterek çocuk için hüküm altına alınan iştirak nafakasının bir miktar az olduğu gerekçesiyle bozulmuştur....

      Davalı, 2012 yılında yapılan son nafaka artışı ile müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının aylık 225 TL'ye yükseltildiğini ve her yıl TÜFE oranında artışa hükmedildiğini,kendisinin de TÜFE artışına göre nafakaları düzenli olarak ödediğini,yine müşterek çocuğun nafaka dışındaki ihtiyaçlarını da karşıladığını savunarak; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; 2016 yılı için aylık 310 TL olarak davalı tarafından düzenli olarak iştirak nafakasının icra dosyasına ödendiği,davalının aylık 2.000 TL geliri bulunduğu,evinin kira olup aylık 450 TL kira ödediği,ikinci evliliğinden de iki çocuğu bulunduğu,nafakanın takdir edildiği tarih ile aradaki zaman aralığı,nafakanın her yıl TÜFE oranında arttırılması,tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak müşterek çocuk için ödenen aylık 310 TL'lik iştirak nafakasının yeterli olduğu gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Davacı erkek tarafından açılan bağımsız tedbir nafakasının kaldırılmasına ilişkin dava kabul edilmiş olup kaldırılmasına karar verilen bağımsız tedbir nafakasının yıllık miktarı, karar tarihindeki temyiz inceleme kesinlik sınırını aşmadığından, bölge adliye mahkemesi kararı 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun madde 362/1-a bendine göre kesin niteliktedir. Açıklanan nedenle, davalı kadının temyiz dilekçesinin bağımsız tedbir nafakasının kaldırılması davası yönünden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı kadının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından tedbir nafakasının miktarı yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tedbir nafakasının miktarı, yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddi ve erkek lehine hükmedilen manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkeğin temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Davacı-davalı erkeğin istinaf edilmeyerek kesinleşen tedbir nafakasının miktarına yönelik temyiz talebi yönünden, temyiz dilekçesinin reddine, karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı-davacı kadının temyiz dilekçesinin incelenmesine gelince; İlk derece mahkemesince "Boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davacı-davalı erkeğin az, davalı-davacı kadının ağır kusurlu olduğu, karşılıklı olarak açılan boşanma davalarının...

            UYAP Entegrasyonu