Somut olayda;davacı tarafça davalı oğlu lehine hükmedilen 500 TL'lik yardım nafakasının azaltılması talep edilmiş,mahkemece dava kısmen kabul edilmiş,hüküm kısmında ise aynen ''davalı lehine hükmedilen aylık 500 TL'nin 150 TL' ye indirilerek dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 350 TL yardım nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine'' yazılmak suretiyle hüküm oluşturulmuştur.Bu durumda mahkemece 500 TL olan yardım nafakasının 350 TL'ye mi yoksa 150 TL'ye mi indirildiği anlaşılamamaktadır. Yine kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde taraflarca temyiz edilebileceği hükümde belirtilmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3-169 E- 235 K....
Dosya incelendiğinde; davacı yararına artış yapılan yoksulluk nafakasının bir yıllık tutarı (150,00x12=1.800,00 TL), müşterek çocuklar yararına artış yapılan iştirak nafakasının ayrı ayrı bir yıllık tutarı (400,00x12 =4.800,00 TL) karar tarihindeki kesinlik sınırının altındadır. Bu sebeple Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341, 346 ve 352. maddeleri gereğince davalının istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/188 Esas, 2019/634 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk Çimen ZIRIĞ için hükmedilen aylık 200,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak ve tahsilde tekerrür yaratmamak kaydıyla aylık 550,00 TL arttırılarak aylık 750,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, diğer müşterek çocuklar Makbule ZIRIĞ ve Nisanur ZIRIĞ için hükmedilen aylık 150,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak ve tahsilde tekerrür yaratmamak kaydıyla aylık ayrı ayrı 350,00'şer TL arttırılarak, aylık ayrı ayrı 500,00'şer TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin nafakaları ödeyecek durumunun olmadığını, verilen kararın kaldırılmasını istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; tarafların 29/04/2009 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıklarını, davacı için hükmedilen aylık 100,00 TL yoksulluk nafakası ve müşterek iki çocuk için hükmedilen ayrı ayrı aylık 75,00 TL iştirak nafakasının aradan geçen süre ve çocuğun ihtiyaçlarında artış olması nedeniyle yetersiz kaldığını belirterek; yoksulluk nafakasının aylık 300 TL'ye ve iştirak nafakasının ayrı ayrı aylık 200,00 TL' ye artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
aylık 50,00 TL iştirak nafakasının arttırılarak aylık 250,00 TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
in masrafları için yeterli olmadığını, davacının yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin açmış olduğu davayı kabul ettiklerini, müşterek çocuk için ödenmekte olan aylık 150 TL nafakanın dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 550 TL olarak devamına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davalı-karşı davacı yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, karşı davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk yararına takdir edilen 150,00 TL iştirak nafakasının 80,00 TL artırılarak aylık 230,00 TL ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, karşı dava iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı-karşı davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....
lehine ayrı ayrı 100 TL iştirak nafakasının hükme bağlandığını ,boşanmadan sonra müvekkilinin yeniden evlendiğini, yeni evliliğin getirdiği ek külfet ve düşük gelir durumu nedeni ile nafakayı ödemekte zorlandığını , bu nedenle davalı- karşı davacı yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının ve müşterek çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakasının kaldırılmasını, bunun olanaksız olması halinde hakkaniyete uygun indirim yapılmasını talep ve dava etmiştir....
Aile Mahkemesinin 2010/153 esas 2011/587 karar sayılı boşanma ilamı ile davacı kadın lehine hükmedilen 200,00 TL yoksulluk nafakasının ve müşterek çocuk Aleyna için hükmedilen 400,00 TL iştirak nafakasının yetersiz kaldığını, davacının işsiz olduğunu, geçimini sağlayamadığını, çocuğun liseye başladığını, okul masrafları ve ihtiyaçlarının arttığını belirterek yoksulluk nafakasının aylık 800,00 TL'ye, iştirak nafakasının aylık 1.200,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; nafakaların düzenli olarak ödendiğini, boşanma tarihinden sonra gerek işyerine gerek aracına ait vergi borçlarının bulunduğunu, davacının çalışabilecek durumda olup sağlık problemlerinin bulunmadığını, davacının ailesi ile yaşadığını, kira ödemediğini, annenin katkı payı düşünüldüğünde çocuk lehine hükmedilen nafakanın yeterli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
Sayılı kararı ile davacı için takdir edilen ve şuanda ödemekte olduğu 759,00TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına aksi halde aylık 100TL'ye indirilmesine müşterek çocuk başak için ödemekte olduğu 506TL iştirak nafakasının aylık 200TL'ye indirilmesine karar verilmesini ve bu dava tarihinden sonraki yıllar için ödenecek nafakalar için artışla TÜİK'in belirlediği ÜFE oranında yıllık artış oranında artırım yapılmasını talep etmiştir....
tarafların ekonomik ve sosyal durumları, nafakaya hükmedildiği tarih ile işbu dava tarihi arasında aradan geçen süre gözetildiğinde dengenin korunması amacı ile tüm dosya kapsamı nazara alınarak yoksulluk nafakası ile iştirak nafakasının ÜFE oranında artırılmasının hakkaniyete uygun olacağı, ancak İlk derece Mahkemesi tarafından ÜFE oranının üzerinden artış yapılmasının hatalı olduğu gözetilerek davacı kadın için aylık 850TL olan yoksulluk nafakasının aylık 1.100TL'ye, Kübra için aylık 750TL olan iştirak nafakasının aylık 960TL ye yükseltilmesine karar verilmiş olup, davalı-davacı erkek vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....