"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutu Şerhinin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm duruşmalı temyiz edilmişsede tapuya konulan aile konutu şerhinin iptali isteği hakkında verilen kararların Yargıtay incelelemesinin duruşmalı yapılacağı hakkında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine karar verildikten sonra okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine,peşin alınan harcın mahsubuna, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.12.12.2007...
CEVAP: Davalı T3 vekili cevap dilekçesinde özetle;huzurdaki davanın açılabilmesi için taşınmazın aile konutu olduğuna ilişkin tapu kaydında şerh bulunması gerektiğini, dava şartı olan aile konutu şerhinin tapu kaydında yer almadığını, taşınmazın arsa vasfında olduğunu, aile konutu olduğunu gösterir hiçbir şerh bulunmadığını, kaldı ki konut olduğuna dair tapu kaydında hiçbir bilgi bulunmadığını, davacı tarafından imzalanarak müvekkili banka şubesine verilen 17/09/2013 tarihli eş muvafakatnamesi dilekçe ekinde sunduklarını, buna göre ipotek tesisinde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı gibi buna rağmen huzurdaki davanın açılması davacının eşi/banka borçlusu ile alacağın tahsilini geciktirme amacında olduklarını gösterdiğini, bahse konu taşınmaz için İzmir 25....
Toplanan delillerden, aile konutu olduğu tartışmasız olan bağımsız bölümün bulunduğu binanın kat malikleri ile müteahhit firma arasında yapılan 11.06.2013 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi sebebiyle yıkıldığı anlaşılmaktadır. Bu sözleşmeye göre inşa edilecek yeni bina üzerinde 2. kat 6 nolu bağımsız bölüm davacı eşe ait olacaktır. Ana taşınmazın ,niteliğinin 17.02.2014 tarihinde arsa olarak değiştirildiği,davacının 18/289 oranında hissesinin bulunduğu görülmektedir. Gerçekleşen bu durum karşısında, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan aile konutu şerhi, dava konusu arsadaki davacıya ait hisse üzerinde devam edecektir. Bu yön gözetilmeden, yazılı gerekçe ile aile konutu şerhinin kaldırılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, taraflar arasındaki derdest boşanma davası ve tarafların ayrı yaşıyor olmaları nedeniyle dava konusu taşınmazın aile konutu vasfını yitirip yitirmediği, aile konutu şerhinin kaldırılması davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanunu'nun 194 üncü maddesi. 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutu Şerhinin Kaldırılması Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 03.12.2013 gün ve 10117-28312 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir. Davacı koca, aile konutu şerhinin terkinini istemiş, mahkemece dava reddedilmiş ve davacının temyizi üzerine karar Dairemiz tarafından onanmıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14.3.2003 gününde verilen dilekçe ile tapuda vakıf şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulü ile vakfın taviz bedeline tabi olmadığının tesbitine, vakıf şerhinin terkini talebinin hak düşürücü süre nedeniyle reddine dair verilen 24.3.2004 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... İdaresi vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava vakıf şerhinin terkini istemine ilişkindir....
Birlikte satılan dava konusu taşınmazların takbis takyidat raporları incelendiğinde; Adana ili Çukurova ilçesi Kurttepe Mah. 8156 Ada, 6 Parsel, B1 Blok, 1 nolu bağımsız bölümün tapu kaydına şikayetçi tarafından 29/12/2022 tarihinde aile konutu şerhi verildiği, aynı blok 2 nolu bağımsız bölümün tapu kaydında ise aile konutu şerhinin bulunmadığı görülmüştür. İİK'nun 134/2 maddesinde, resmî sicilde kayıtlı olan ilgililerin ihalenin feshini isteyebilecekleri düzenlenmiştir. Satış karar tarihi, satış ilanı tebliğ edilecek ilgililerin tespiti yönünden önem taşımaktadır. İhaleden önce tapu sicilindeki ilgili sıfatını kazananların ihalenin feshini isteme hakkı bulunmaktadır (Yargıtay 12 HD'nin 2019/10911 E, 2019/14387 K sayılı emsal kararı). Uygulamada, lehine aile konutu şerhi konulanların tapu sicilindeki ilgili kavramı içinde değerlendirilmesinin gerektiği kabul edilmektedir....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava münhasıran dava konusu taşınmaza konulan aile konutu şerhinin kaldırılması istemine ilişkin olup, 17.03.2015 tarihinde açılmıştır. Dava açıldıktan sonra taraflar 30.05.2017 tarihinde boşandıklarına göre, davaya konu taşınmazın aile konutu niteliği de kendiliğinden ortadan kalkmıştır. Öyleyse, kadının aile konutu şerhinin kaldırılması davası konusuz kalmıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında, davacı ...'ın kesinleşen boşanma hükmü ile konusuz hale gelen davası hakkında "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....
O halde, davacının; davalının talebi üzerine tapu sicil memurluğunca taşınmazın tapu kaydı üzerine konulmuş olan “aile konutu şerhi” nedeniyle, aynı binadaki fırın ve dükkan üzerindeki tasarruf yetkisinin de sınırlandığını ileri sürmesinin hukuken önemi bulunmamaktadır. Mahkemece, davalının talebi üzerine tapu memurluğunca konulmuş olan “aile konutu şerhinin”, davacıya ait paya münhasıran taşınmazdaki (7) kapı nolu mesken için konulmuş bulunduğu gözetilerek, isteğin reddi gerekirken, konulmuş olan aile konutu şerhinin kaldırılmasına ve aile konutu üzerinde sanki kat mülkiyeti tesis edilmiş gibi, davacının taşınmazdaki payından, konuta düşecek arsa payı hesaplanıp bu pay üzerine aile konutu şerhi konulmasına şeklinde, infazı olanaksız (Tapu Sicil Tüzüğü md.23) karar verilmesi isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle, sayın çoğunluğun onama yönünde oluşan görüşüne katılmıyorum....
Mahkemece, dava konusu taşınmazların tesciline dair getirtilip incelenen tapulama mahkemesinin dosyası içerisindeki tapulama tespit tutanaklarında ve mahkeme ilamında herhangi bir vakıf şerhinin bulunmadığı, kadastronun vakıf şerhi olmadan kesinleştiği, mahkeme kararı olmadan tek taraflı Idari işlem ile sonradan tapu kayıtlarına vakıf şerhi konulmasının Türk Medeni Kanununun 1027. maddesine aykırı olduğu nedeniyle davanın kabulüne 347, 365, 262 ve 374 sayılı parseller üzerindeki Kaya Hatun Vakfı ve Nene Hatun Vakfı şerhinin terkinine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... İdaresi vekili temyiz etmiştir. Dava, vakıf şerhinin terkini isteğine ilişkindir....