Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutu Şerhinin Terkini Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; *onanmasına dair Dairemizin *08.04.2010 gün ve *17500-6936 sayılı ilamiyle ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 440. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanunun 442/3. maddesi gereğince; bu maddede gösterilen para cezasının miktarı 5252 sayılı Kanunun 4. maddesiyle artırıldığından ve aynı yasanın 7. maddesiyle, ceza, idari para cezasına dönüştürüldüğünden, 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 17. maddesinin 7. fıkrasıyla da idari para cezaları her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yıl uygulanan miktarın, o yıl için belirlenmiş olan yeniden değerleme oranında artırılarak uygulanacağı öngörülmüş olmakla, hesaplanan 172.00 TL. idari para cezasının...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Şerhinin Terkini, Katılma Alacağı Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl davada karar verilmesine yer olmadığına, karşı davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02.09.2020 NUMARASI : 2019/274 ESAS - 2020/360 KARAR DAVA KONUSU : Aile Konutu Şerhinin Terkini KARAR : Taraflar arasındaki davada Konya 4. Aile Mahkemesi ve Konya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ayrı ayrı görevsizlik kararı vermesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalının 1989 yılında evlendiklerini, bu evlilikten dört çocukları olduğunu, davacıyı dava konusu müşterek konutta çocukları ile birlikte terk eden davalı T4 29.06.2016 tarihinde davacıya karşı Konya 4. Aile Mahkemesi'nin 2016/874 Esas sayılı dosyası ile boşanma davası açtığını, bu davayı açmadan hemen önce, 23.06.2016 tarihinde de aile konutu olarak kullanılan “Çatalhüyük Mah. Tesisti Sk....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02.09.2020 NUMARASI : 2019/274 ESAS - 2020/360 KARAR DAVA KONUSU : Aile Konutu Şerhinin Terkini KARAR : Taraflar arasındaki davada Konya 4. Aile Mahkemesi ve Konya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ayrı ayrı görevsizlik kararı vermesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalının 1989 yılında evlendiklerini, bu evlilikten dört çocukları olduğunu, davacıyı dava konusu müşterek konutta çocukları ile birlikte terk eden davalı T4 29.06.2016 tarihinde davacıya karşı Konya 4. Aile Mahkemesi'nin 2016/874 Esas sayılı dosyası ile boşanma davası açtığını, bu davayı açmadan hemen önce, 23.06.2016 tarihinde de aile konutu olarak kullanılan “Çatalhüyük Mah. Tesisti Sk....

      (TMK m. 194/3) Aile konutu şerhi konulmasının amacı, taşınmazın maliki olmayan eşin rızası olmaksızın, aile konutu olarak özgülenen taşınmaz üzerinde tasarrufta bulunulmasını engellemektir. (Yargıtay 2. HD 02/03/2016 tarihli ve 2015/20284 E. -2016/3924 K. sayılı karar) TMK'nın 194. maddesi hükmü uyarınca taşınmazın tapu kaydı üzerine konulan aile konutu şerhi, evlilik birliğinin sona ermesine ya da yeni bir aile konutu edinilmesine kadar hukuken sonuç doğurucaktır. Evlilik birliği devam ettiği sürece, boşanma davası açılmış olsa ya da ortak hayat fiilen sona erse bile bu durum, konutun, aile konutu olma niteliğini ortadan kaldırmaz. Dosya kapsamından ve alınan adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri kayıtlarından, aile konutu şerhinin konulduğu 25/11/2015 tarihinde tarafların yerleşim yeri adreslerinin davaya konu taşınmaz olduğu, daha sonra birlikte yerleşim yerleri "Sıra Mah. Dik yokuş Sok....

      (TMK m. 194/3) Aile konutu şerhi konulmasının amacı, taşınmazın maliki olmayan eşin rızası olmaksızın, aile konutu olarak özgülenen taşınmaz üzerinde tasarrufta bulunulmasını engellemektir. (Yargıtay 2. HD 02/03/2016 tarihli ve 2015/20284 E. -2016/3924 K. sayılı karar) TMK'nın 194. maddesi hükmü uyarınca taşınmazın tapu kaydı üzerine konulan aile konutu şerhi, evlilik birliğinin sona ermesine ya da yeni bir aile konutu edinilmesine kadar hukuken sonuç doğurucaktır. Evlilik birliği devam ettiği sürece, boşanma davası açılmış olsa ya da ortak hayat fiilen sona erse bile bu durum, konutun, aile konutu olma niteliğini ortadan kaldırmaz. Dosya kapsamından ve alınan adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri kayıtlarından, aile konutu şerhinin konulduğu 25/11/2015 tarihinde tarafların yerleşim yeri adreslerinin davaya konu taşınmaz olduğu, daha sonra birlikte yerleşim yerleri "Sıra Mah. Dik yokuş Sok....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı ve Aile Konutu Şerhinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; erkeğin kabul edilen davası, kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat ile tedbir ve iştirak nafakasının miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı kadının, erkeğin kabul edilen davası, kusur belirlemesi, tedbir ve iştirak nafakasının miktarına ilişkin istinaf başvurusu bulunmaması nedeniyle, bunlara yönelik itirazlarının incelenmesi mümkün olmadığından temyiz dilekçesinin bu yönlerden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı-karşı davalı kadının maddi ve manevi tazminat miktarları yönünden temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur...

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutu Şerhinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm aile konutu şerhinin kaldırılması davası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü....

          Bankasından aldığı krediye karşılık ailesi ile oturduğu evi ipotek ettirdiği, kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle davalı bankanın kredi borçlusu aleyhine icra takibi başlattığı gibi ipoteğin paraya çevrilmesi içinde takip yaptığı, davacı tanıklarının bu evin aile konutu olarak kullanıldığını beyan ettikleri, ancak tapu kütüğünde aile konutu şerhinin bulunmadığı, davalı bankanın buranın aile konutu olup olmadığı hususunu araştırma yükümü bulunmadığı, bu nedenle iyiniyetli olmadığından bahsedilemeyeceği, aile konutunun tapuya şerh verilmemiş olsa dahi her türlü delille ispat edileceği yasa yorumundan anlaşılıyor ise de, bunun ancak kötüniyetli eşin tasarrufları karşısında değerlendirilmesi gerektiği, dava konusu olayda böyle bir husus bulunmadığı, diğer davalı ...’ ın 3. kişinin kredi borcuna belki de krediye ödeyeceğine itimat ederek kendi iradesiyle evini ipotek ettirdiği, kredinin ödenmemesi neticesinde de borçtan ipotekten dolayı sorumlu olduğu, bu suretle davacının davasının hukuki...

            Davacı aile konutu şerhinin kaldırılmasını haklı kılan bir delil getirememiştir. Davalı erkeğin 2011 yılında müşterek konutu terketmesi ve bu tarihten sonra tarafların ayrı yaşıyor olması başlı başına aile konutu şerhinin kaldırılmasını gerektirmez. Gerçekleşen bu durum karşısında, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 14.04.2016 (Prş.)...

              UYAP Entegrasyonu