"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yoksulluk nafakasının kaldırılması K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, yoksulluk nafakasının kaldırılması isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 Sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 Sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULU'NA GÖNDERİLMESİNE, 25.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine, aylık 500 TL olmak üzere hükmedilen yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 400 TL'ye indirilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davanın reddi gerekirken yoksulluk nafakasının azaltılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kanuni gerektirici nedenler dikkate alınarak yapılan değerlendirmede; Dava nafaka yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Düzenlenmesi-Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde davalı kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının kaldırılması yanında ortak çocuğun tedbiren velayetini de talep etmiş ve tek dava için harç yatırmıştır. Davacının birbirinden bağımsız ve ayrı ayrı harca tabi iki davası bulunmaktadır. Dava açarken alınan başvuru harcı her iki davayı da kapsar. Mahkemece tedbir nafakasının kaldırılması davası yönünden nafakanın bir yıllık tutarının toplamı üzerinden nispi harcın tamamlanması için süre verilip sonucuna göre işlem yapılması gerekirken (Harçlar Kanunu m.30-32), bu eksiklik giderilmeden yargılamaya devamla hüküm tesisi doğru görülmemiştir....
İlk derece mahkemesinin davacı-davalı erkeğin yoksulluk nafakasının kaldırılması aksi takdirde indirilmesi davasının reddi yönündeki karar ve gerekçesinin dosya kapsamı ile uyumlu olduğu kanaatine varılmakla davacı-davalı erkeğin yoksulluk nafakasının kaldırılması aksi halde indirilmesinin reddine dair verilmiş karara yönelik istinaf talebinin reddine, kadının yoksulluk nafakasının artırılması davasına yönelik istinaf talebinin ise mahkemece hükmedilen artış miktarı nazara alınarak artış miktarının karar tarihi itibariyle kesin karar olması nedeniyle yoksulluk nafakasının artırılması davası yönünden istinaf dilekçesinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, asıl dava bakımından, davanın kısmen kabulü ile, Tuzla Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/533 Esas, 2007/438 Karar sayılı ilamı ile davacı kadın lehine hükmedilen 150,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren arttırılarak, aylık 950,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, hükmedilen yoksulluk nafakasının kararın kesinleşmesini takip eden yıllarda TÜİK tarafından açıklanacak ÜFE oranlarında attırılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, karşı dava bakımından, karşı davacı erkeğin yoksulluk nafakasının kaldırılması isteminin reddine karar verilmiş, karara karşı davalı-davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nın 341/2 "Miktar veya değeri 17.830,00 Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/06/2021 NUMARASI : 2017/1116 ESAS-2021/404 KARAR DAVA KONUSU : Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Kaldırılması KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;700 dolar olan yoksulluk nafakasının kaldırımasına veya 500 TL'ye düşürülmesine, 300 dolar olan katılım nafakasının 500 TL'ye düşürülmesine ve nafakaların uyarlanarak Türk Lirasına çevrilmesine karar verilmesi isteminde bulunmuştur. CEVAP VE KARŞI DAVA: Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacının davasının reddine, karşı davalarının kabulü ile yoksulluk nafakasının 1400 dolara, katılım nafakasının 600 dolara çıkartılmasına ve çocuğun özel okula yazdırılarak masrafın davacı karşı davalı tarafça karşılanmasına karar verilmesi isteminde bulunmuştur....
Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, ihtiyaçları ve harcamaları dikkate alındığında, yasal düzenlemeler ve Yargıtay İçtihatları doğrultusunda davalı kadının maaş gelirinin bulunması hakkında hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektirmez. Bu durum yoksulluk nafakasının indirilmesi nedenidir. Bu nedenle davalı kadın hakkında yoksulluk nafakasının kaldırılması hakkaniyete uygun bulunmamıştır. O halde, mahkemece yapılacak işin; davalının sosyal ve ekonomik durumunun araştırılması, tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilip, nafaka takdir edilirken taraflar arasında mevcut olan denge durumu da dikkate alınarak, TMK'nun 4.maddesinde vurgulan hakkaniyet ilkesi gereğince nafaka miktarının makul bir oranda indirilmesi olması gerekirken, delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu yoksulluk nafakasının kaldırlması hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....
Tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve ihtiyaçları dikkate alındığında, yasal düzenlemeler ve Yargıtay İçtihatları doğrultusunda davalı kadının gelirinin bulunması, hakkında hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektirmez. Bu durum yoksulluk nafakasının indirilmesi nedenidir. Bu nedenle davalı kadın hakkında yoksulluk nafakasının kaldırılması hakkaniyete uygun bulunmamıştır. O halde, mahkemece yapılacak işin; davalının sosyal ve ekonomik durumunun araştırılması, tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilip, nafaka takdir edilirken taraflar arasında mevcut olan denge durumu da dikkate alınarak, TMK'nun 4.maddesinde vurgulan hakkaniyet ilkesi gereğince nafaka miktarının makul bir oranda indirilmesi gerekirken, delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu yoksulluk nafakasının kaldırlması hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.2. maddesi uyarınca yoksulluk nafakasının, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile hakkaniyet ilkesi (TMK md.4) gözetilerek aylık 400,00TL'ye indirilmesine, usulü kazanılmış haklar gözetilerek nafakanın her yıl TÜİK tarafından belirlenen TEFE-TÜFE oranında artırılmasına hükmedilmek suretiyle kararın düzeltilmesine karar verilmiştir. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan sebeplerle; I-Davacı T1 istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Denizli 3. Aile Mahkemesinin 09.02.2021 tarih, 2020/217 Esas ve 2021/105 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA ve Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.2. maddesi uyarınca esas hakkında yeniden hüküm tesisine. 1- Davacı T1 yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine, 2- Davacı T1 yoksulluk nafakasının azaltılması talebinin kısmen kabulü ile; Denizli 3....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/11/2014 NUMARASI : 2013/982-2014/841 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davada, davacı lehine daha önce hükmedilen 50 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması talep edilmiş, mahkemece, yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2014 tarihinden itibaren 1.890 TL. ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3-169 E-235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....