Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, kendi tazminat ve nafaka taleplerinin reddi ile kadın lehine hükmedilen maddi tazminat yönünden; davalı erkek kadın tarafından ise tüm yönlerden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek tarafından açılan boşanma davasında, ilk derece mahkemesince tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 200 TL tedbir nafakası, 10.000 TL. maddi ve 10.000 TL. manevi tazminata hükmedilmiş, davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin ise reddine karar verilmiştir. Karar, davacı erkek tarafından kusur belirlemesi ve tazminatlar, davalı ... tarafından tüm yönlerden istinaf edilmiştir....
Davacı kadın lehine takdir edilen tedbir nafakası karar tarihinden itibaren, yoksulluk nafakası ise boşanma hükmünün kesinleşme tarihinden itibaren ödenebilir (muaccel) hale geleceğinden, yoksulluk nafakasına boşanma hükmünün kesinleşme tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde “nafaka bedellerine karar tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına” şeklinde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı ise de; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7.maddesi gereğince hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, boşanma sırasında hükmedilen 30,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 300,00 TL’ye ve 30,00 TL iştirak nafakasının aylık 200,00 TL’ye arttırılmasına karar verilmesi istenilmiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ilişkin hükmü davalı tarafından temyizi üzerine dairemizin 28.11.2011 tarih ve 2011/20462-19009 sayılı ilamı ile boşanma davası sırasında yoksulluk nafakasına hükmedilmediği, hükmedilen nafakanın tedbir nafakası olduğu davadaki istemin artırım davası olmayıp boşanma davası sonrasında boşanmaya dayalı yoksulluk nafakası istemi niteliğinde olduğu gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiş, mahkemece, bozma ilamına uyulmuş yapılan yargılama sonucunda davacı lehine 200,00 TL yoksulluk nafakasına karar verilmiş, hüküm, süresinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.Kural olarak, TMK'nun 175. maddesinde, "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf...
Ortak çocuk Ebru lehine daha önce açılan bağımsız tedbir nafakası davasında takdir edilmiş olan nafaka da ergin olduğu tarih itibariyle ortadan kalkmıştır. Mahkemece boşanma davasının açıldığı tarihte ergin olan ve yardım nafakası talebi de bulunmayan ortak çocuk Ebru yararına boşanma davası süresince geçici tedbir nafakası ve devamında iştirak nafakası tayini doğru olmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 10.09.2018 (Pzt.)...
KARŞI OY YAZISI Mahkemece; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasını gerektiren olaylarda, her iki tarafın eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle, tarafların karşılıklı boşanma davalarının kabulü ile, davacı-davalı kadın yararına aylık 100 TL. yoksulluk nafakası ve velayeti anneye verilen çocuk içinde aylık 100 TL. iştirak nafakasına hükmedilmiştir. Taraflar 2004 yılında evlenmiş olup, boşanma davası 2010 yılında açılmıştır. Kadın kendisi için aylık 250 TL. yoksulluk nafakası talep etmiştir. Tarafların her ikisinin de çalışmadığı, kendi ailelerinin yanında, onların desteğiyle yaşamlarını sürdürdüğü, kadının ailesinin de çok yoksul olduğu, yaptırılan kolluk araştırmasıyla saptanmıştır. Bu durumda, kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası az/yetersiz olmuştur. Daha fazla ve uygun miktarda nafakaya hükmedilmek üzere, hükmün sadece yoksulluk nafakası yönünden bozulması gerektiğini düşünüyorum. ....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından, kusur belirlemesi ve birleşen tedbir nafakası ile birleşen boşanma davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacının tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Davalı-davacı tarafından talep edilen nafakanın yıllık toplam miktarı 18.000,00TL olup, istinaf üzerine bölge adliye mahkemesi karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 78.630,00 TL'yi aşmadığından 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında olup, bölge adliye mahkemesince verilen karar kesindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Yargıtay bozma ilamı ile, mahkemece verilen hüküm sadece yoksulluk nafakası yönünden bozulmuş, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümler onanmıştır. Bu nedenle, mahkemece verilen hüküm boşanma, velayet, kişisel ilişki, tedbir nafakası, tazminatlar yönünden kesinleşmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma ve Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı kadın tarafından, boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, davalı-davacı kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında hüküm kurulmaması ve tedbir nafakası miktarı yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 14.09.2015 günü temyiz eden davalı-davacı ... ... vekili Av. ... ...ar geldi. Karşı taraf davacı-davalı ... gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
Aile Mahkemesinin 2017/1623 esas, 2018/353 karar sayılı kararı ile erkeğin TMK 166/1 maddesine dayalı boşanma davasının reddine, kadının karşı davanın kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanunu’nun 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, davalı-karşı davacı kadın yararına aylık 400,00- TL yoksulluk nafakası ile 20.000,00- TL maddi ve 10.000,00- TL manevi tazminata hükmedilmiş, anılan karara karşı davacı-karşı davalı erkek tarafından kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Böylelikle ilk derece mahkemesince kadının karşı davasında verilen boşanma ve tazminata ile erkeğin boşanma davasının reddine ilişkin karar taraflarca istinaf edilmeyerek kesinleşmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; bozulmasına dair Dairemizin 07/03/2017 gün ve 23099-2441 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Taraflar 28.09.2017 tarihli dilekçeyle davalarından feragat ettiklerini bildirmiş iseler de, tarafların boşanmalarına ilişkin hükümler temyiz edilmeden kesinleştiğinden bu beyanlar boşanma hükümleri yönünden hukuken geçerli sonuç doğurmaz. Ancak davadan feragat davanın fer'ilerini de kapsar. Bu sebeple davalı-karşı davacı ...'in 28.09.2017 tarihli dilekçesindeki feragat beyanı gözetilerek bir karar verilmek üzere karar düzeltme talebinin kabulü, Dairemizin 07/03/2017 tarihli kararının kaldırılması ve hükmün iştirak nafakası, yoksulluk nafakası ve kadın yararına takdir edilen tazminatlara yönelik olarak bozulması gerekmiştir....