WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, Seyitgazi Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesince, 11.05.2011 tarihinde, davacı lehine aylık 270 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, bu kararın 14.06.2011 tarihinde kesinleştiği, aradan geçen zaman ve ihtiyaçlar gözetilerek 270 TL'nin 600 TL'ye çıkarılması istemiyle eldeki davanın açıldığı, davacı tarafın nafakanın irat olarak belirlenmiş olan ödenme şeklinin, toptan ödeme olarak değiştirilmesine yönelik bir talebinin bulunmadığı, ayrıca, nafaka yükümlüsü olan davalının, nafakanın toptan olarak ödenmesine ilişkin usulüne uygun olarak açılmış bir dava da bulunmadığı anlaşılmaktadır....

    Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine ve özellikle DİE'nin yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında takdir edilen miktar çok olup, TMK'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine uygun değildir. Ayrıca; dava dilekçesinde nafakanın gelecek yıllardaki artış oranının belirlenmesi istenilmiş olmasına rağmen bu hususta bir karar verilmemiş olması da doğru değildir....

      Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, Hükümde taraflara yüklenen hak ve borçların her biri hakkında açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekmesine (HMK.md.297/son) ve her davada açıldığı tarihte tespit edilen vaziyetin hükme esas alınmasına, böyle bir davada da talebinin kabule şayan olduğunu ispat eden davacıya karşı davanın ikamesiyle davalı mütemerrit hale düşmüş sayılmasına binaen nafakanın bağlanmasında, arttırılma veya eksiltmesine dair taleplerin kabulünde buna dava tarihinden itibaren hükmolunması icap ettiği 28/11/1956 tarih ve 1956/15-15 sayılı İBK.da kabul edilmesine rağmen nafakanın başlama tarihinin kararda gösterilmemesi, ayrıca dava dilekçesinde nafakanın...

        Hukuk Dairesinin 2007/4392-4739 sayılı ilamı ile düzeltilerek 50,00 TL’den 100,00 TL’ye çıkartılan nafakanın dava tarihi olan 10/05/2010 tarihinden itibaren KALDIRILMASINA,” söz ve rakamları yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine, ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 30.12.2010 günü oybirliğiyle karar verildi...

          Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, aradan geçen zaman içerisindeki ekonomik göstergelerdeki değişim, davacı annenin gelirine göre nafakaya katılması gereken miktar, davalının belirlenen gelir durumu nazara alındığında hükmolunan (artırılan) iştirak nafakası miktarları çok olup, TMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1. ve 2. fıkralarından “...müşterek çoçukları ... Kavlak'ın almakta olduğu 150 TL nafakanın 75 TL artırılarak aylık 225 TL'ye çıkartılmasına, müşterek çocukları ... 'ın almakta olduğu 150 TL nafakanın 75 TL artırılarak aylık 225 TL'ye çıkartılarak toplam 450 TL iştirak nafakasının...” ifade ve rakamlarının çıkartılarak yerine “...tarafların müşterek çocukları ... ve ...'ün iştirak nafakalarının aylık 150 TL'den 200'......

            Ayrıca tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile ...’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında nafakanın yıllık %10 artışına hükmedilmesi TMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış ise de bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1. fıkrasından “....senelik %10 artışın aynen muhafazasına...” ifadesinen çıkartılarak yerine “......

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki "boşanma" "karşı boşanma" ve "alacak" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (koca) tarafından, her iki boşanma davası ve boşanmanın fer'ileri yönünden; davalı-davacı (kadın) tarafından da, tedbir ve yoksulluk nafakasının başlangıcı, lehine hükmedilen manevi tazminatın miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-davacı (kadın) yararına 18.04.2013 tarihli oturumda ara kararı ile tedbir nafakası tayin edilmiş olup, ara kararında, tayin edilen nafakanın başlangıç tarihiyle ilgili ayrıca bir hüküm verilmediğine göre, nafakanın dava tarihinden itibaren geçerli olacağının tabii olmasına, nihai hükümle de, bu nafakanın karar tarihinden geçerli olacak şekilde aylık 200 liraya...

                Açıklanan nedenle, davacının temyiz dilekçesinin nafakanın indirilmesi davası yönünden reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen sebeple davacının nafakanın indirilmesi davasına yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 28.12.2021 (Salı)...

                  Nitekim mahkememizce bu yönde bir araştırma yapıldığında, yukarıda da tespit olunduğu üzere, davacı/karşı davalı yararına ilk defa nafakaya hükmedilen dönem ile daha önce nafakanın artırıldığı dönem bakımından aradan geçen zaman içerisinde davacı/karşı davalının mali durumunda nafakanın artırılmasını gerekli kılacak boyutta olumsuz bir değişmenin bulunmadığı (var ise ispat edilememiştir) ve hatta boşandıktan sonra babasından kaynaklı maaş alması nedeniyle olumlu yönde bir değişmenin yaşandığı, mevcut almakta olduğu nafaka bakımından mahkemece gelecek yıllardaki artış oranının da belirlenmiş olması nedeniyle nafakanın güncelliğini koruduğu; davalı/karşı davacının mali durumunda ise nafakanın kaldırılmasını gerektirecek bir olumsuz bir değişmenin bulunmadığı (var ise ispat edilememiştir) tespit olunmakla, her iki dava bakımından da 4721 S....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm asıl dava yönünden nafakanın artırılması, karşı dava yönünden nafakanın kaldırılması istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarihli 263 sayılı kararının 2. maddesi ve 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren 12.02.2016 tarih 2016/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 14.11.2016 (Pzt.)...

                    UYAP Entegrasyonu