Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hal böyle olunca mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal-ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, davalı babanın geliri, ekonomik sosyal düzeyi, davalı babanın da ortak çocuğun bakım masraflarına katılma yükümlülüğünün bulunması, hali hazırda ödenen nafakanın belirlendiği tarihle eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen zaman, ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında; çocuğun menfaati üstün tutularak, nafakanın artırılmasında bir isabetsizlik bulunmamış ise de artış miktarının çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına göre yetersiz kaldığı aylık 500,00 TL nafakanın çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına TMK'nın 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine ve ölçülülük ilkesine uygun olduğu kabul edilerek kadının istinaf talebinin kısmen kabulü ile iştirak nafakası müşterek çocuk için 500,00 TL olarak belirlenmiş ve aşağıdaki hüküm tesis...

iştirak nafakasının 2.500,00 TL'ye artırılmasına her yıl ÜFE - TÜFE oranındaki artış oranına göre nafakanın da artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

olarak arttırılması istenilmiş , mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile DİE’nin yayınladığı TEFE(ÜFE) artış oranı nazara alındığında takdir edilen miktar çok olup, TMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1 nolu bendinde yer alan “ 700 TL. nafakanın 150 TL. arttırılarak 850 TL.’ye çıkartılmasına” sözlerinin çıkartılarak yerine “700 TL. nafakanın 80 TL. arttırılarak 780 TL.’ye çıkartılmasına” sözlerinin yazılarak hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 06.12.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre, özellikle davalının tesbit edilen gelir durumu nazara alındığında; takdir edilen (artırılan) yoksulluk nafakası miktarı az olup, TMK’nun 4.maddesi kapsamında hakkaniyete uygun değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün birinci maddesindeki "aylık nafaka miktarının 60 TL artırılmasına, 250 TL olan nafakanın 310 TL'ye çıkartılmasına" ifadesinin silinerek yerine "aylık nafaka miktarının 100 TL artırılmasına, 250 TL olan nafakanın 350 TL'ye çıkartılmasına" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 12.7.2010 günü oybirliğiyle karar verildi....

      Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayımladığı ÜFE(TEFE) artış oranı nazara alındığında mahkemece davacı ... için takdir edilen yoksulluk nafakası miktarı çok olup Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “davacı için takdir edilen 120 TL nafakanın 130 TL artırılarak aylık 250 TL olarak belirlenmesine” cümlesinin çıkartılarak yerine "120 TL nafakanın 80 TL artırılarak aylık 200 TL olarak belirlenmesine" ifade ve rakamının yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA 23.11.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında takdir edilen miktar çok olup, TMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 2.fıkrasının tamamen hükümden çıkartılarak yerine "dava tarihinden itibaren davacı asil Nevin için takdir edilen aylık nafakanın 150,00 TL ye, müşterek çocuk Gülsüm için takdir edilen nafakanın da aynı şekilde 150,00 TL ye yükseltilmesine" bendinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 1.85 TL.bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 5.7.2010 günü oybirliğiyle karar verildi....

          Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında takdir edilen miktar çok olup, TMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 2.fıkrasındaki “…100 TL yoksulluk nafakasının 350 TL artırılarak 450 TL’ye çıkartılmasına, 450 TL nafakanın …” rakam ve ifadelerinin çıkartılarak yerine “…100 TL yoksulluk nafakasının 200 TL artırılarak 300 TL’ye çıkartılmasına, 300 TL nafakanın…” rakam ve...

            hükmün 1. fıkrasından “nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına” sözleri çıkartılarak 2. fıkra başına “ dava tarihinden itibaren ” sözleri yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 38.25 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, 06.12.2012 günü oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından katılma yoluyla nafakanın süresi ve miktarı, vekalet ücreti yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise, nafakanın başlangıç süresi, miktarı, erkek lehine verilen vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına ve özellikle davalı-davacı kadın tarafından açılan bağımsız tedbir nafakası davasında hükmedilen nafakanın başlangıç tarihinin dava tarihi olacağının ve terke dayalı boşanma davasının reddedilerek kesinleşmesi sebebiyle davacı-davalı erkeğin kesinleşme tarihinden sonraki feragatinin...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Kaldırılması-Birleşen Dava Nafakanın Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm nafakaya ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi gereğince inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ :Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.21.02.2011(Pzt)...

                  UYAP Entegrasyonu