Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmne karşı kadın vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı/k.davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin şahsi ilişki düzenlemesine bir itirazları olmadığını, tarafların yapılan sosyal ve ekonomik durumları, gelen yazı cevapları tüm dosya kapsamı, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları değerlendirildiğinde çocuğun masraflarının arttığını, nafakanın artırılması gerekirken, azaltılmasına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılarak, nafakanın azaltılması yönünden reddine, taraflarınca açılan karşı davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Asıl davanın çocukla kişisel ilişkinin düzenlenmesi, nafakanın azaltılması, karşı dava ise nafakanın arttırılması davası olduğu anlaşılmıştır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakasının Kaldırılması Olmazsa Nafakanın Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacının ortak çocukla kişisel ilişki sırasında davalıya tehdit ve hakaret ettiğinin, bu suçlardan dolayı cezalandırıldığının, bu sebeple küçükle arasında icra yoluyla kişisel ilişki kurulmasında davalıya yüklenecek bir kusur bulunmadığının anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu...

    çıkılarak aşırı bir şekilde düzenlenen kişisel ilişki tesisinin makul sınırlara çekilmesi olduğunu, mahkemece bu hususun göz ardı edildiğini, taleplerinin sadece kişisel ilişki tesisinin tamamıyla kaldırılması, şeklinde yanılgılı değerlendirme ile red edildiğini, müvekkilinin, aldatıldığından habersiz bir şekilde davalının ısrarlı boşanma talebi üzerine medeni bir şekilde boşanmayı kabul ettiğini, müşterek çocukların bu süreçten en az zararla sıyrılmaları amacıyla velayet kendisinde olmasına rağmen haftanın 4 günü davalı annede kalacak şekilde kişisel ilişki tesisini kabul ettiğini, gelinen nokta itibariyle davalı ile bu şekilde bir ilişki sürdürmesinin imkansız olduğunu, kişisel ilişki tesisinin müşterek çocukları ve müvekkilini yıprattığını, çocuklarda derin travmalar oluştuğunu, çocuklar açısından hiç bir yararın kalmadığını, davalı tarafın boşanmadan sonra herkese zarar vermeye başladığını, intihar girişiminde bulunduğunu, davalı ve erkek kardeşi hakkında kişinin huzur ve sükununun...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Tarafların boşanmaları ile 2012 doğumlu ortak çocuk...'nın velayeti davacı annesine verilmiş, davalı baba ile de kişisel ilişki kurulmuştur. Davacı anne, çocuğun baba yanına gittiğinde sağlığının olumsuz etkilendiğini, babanın çocuğu yanına aldığında il dışına götüreceğini, yaşı dikkate alındığında çocukla baba arasında yatılı olmayacak şekilde yeniden kişisel ilişki kurulmasını talep etmiş, mahkemece; çocuğun yaşı gereğince yatılı kalmasında bir sakıncanın bulunmadığı kabul edilerek, çocuk ile baba arasında daha önce kurulan kişisel ilişki sürelerin azaltılması şeklinde yeniden düzenlenmiştir....

      O halde; müşterek çocukla baba arasında yatılı şekilde kurulacak kişisel ilişki sonucunda, küçüğün güven duygusunun ve baba sevgisinin gelişmesi onun üstün yararınadır. Müşterek çocukla davalı baba arasında..... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Aile mahkemesi sıfatıyla) 2011/302 esas 2012/106 karar sayılı kararı ile kurulan kişisel ilişkide babalık duygularının tatmin edilmesi yönünden yeterli sürenin verilmediği anlaşılmaktadır. Tarafların müşterek çocuğu ....'nın yaşı dikkate alındığında, davacı baba ile çocuk arasında babalık duygularının tatmini de dikkate alınarak yatılı kişisel ilişki kurulmasının, çocuğun sağlığını, ahlaki ve bedensel gelişimini tehlikeye düşüreceğine ilişkin bir delil bulunmadığına göre, müşterek çocuk ile davacı baba arasında ayın belirli haftasonlarında, yarıyıl tatili ve yaz tatillerinde yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir....

        Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. 3-Çocuklar ile ana veya baba arasında düzenlenen kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, düzenli kişisel ilişki elde etme ve sürdürme ana veya baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç, çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır. Velayeti anneye verilen ortak çocuk Eyüp Ensar ile baba arasında kurulan kişisel ilişki yetersiz olup babalık duygularını tatmine elverişli değildir....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/06/2021 NUMARASI : 2020/576 ESAS - 2021/422 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Azaltılması) - Çocukla Kişisel İlişki KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla; HMK'nun 353. maddesi gereğince; duruşma yapılmadan incelenmesi uygun görülerek dosya incelendi,gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;"...Tarafların Samsun 3.Aile Mah.nin 2018/407 E-2018/497 K.sayılı ilamı ile boşandrıklarını,müşterek çocuğun velayetinin davalı anneye verildiğini ve müvekkili ile kişisel ilişki tesis edildiğini,sonrasında davacı müvekkilinin yurtdışına taşındığını,bu nedenle müvekkili baba ile çocuk arasındaki kişisel ilişkinin talep ettikleri gün ve saatler şekilde yeniden düzenlenmesini,ayrıca çocuk için belirlenen aylık 500 Euro nafakanın müvekkilinin ödemekte zorlanması sebebiyle aylık 1.000 TL.ye indirilmesine karar verilmesini"talep...

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; davacının çocukla kişisel ilişki kurulmasına yönelik davasının kısmen kabulü ile, velayeti annesinde bulunan müşterek çocuk ile baba arasında şahsi ilişki tesisine, davacının nafakanın arttırılması talebinin kabulü ile;müşterek çocuk için hükmedilen 300 TL iştirak nafakasının 300 TL arttırılarak 600 TL'ye çıkarılmasına, bu nafakanın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine ve bu miktar nafakanın her yıl TÜİK tarafından belirlenen TÜFE oranında arttırılmasına, aynı kararın hüküm kısmının 5 numaralı bendinin dava tarihinden itibaren infazda tereddüt yaratması nedeniyle kaldırılmasına karar verilmiştir....

          O halde tüm bu açıklamalar ışığında; kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yüksek yararı, yaşı ve anne ve babalık duygusunun tatmini ve infaz edilebilir nitelikte olması hususları birlikte değerlendirilerek çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir. Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir. Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında ana ve/veya babalık duygularını tatmin de önemlidir. Çocuk ile babası arasında yeterli kişisel ilişki kurulamadığı takdirde güven duygusunun oluşamayacağı açıktır. Çocuğun babası ile yatılı kişisel ilişki kurulmasına engel somut bir olgu ve delil bulunmamaktadır....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/11/2022 NUMARASI : 2021/606 ESAS 2022/490 KARAR DAVA KONUSU : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının 16/03/2009 tarihinde evlendiklerini, tarafların Aksaray 2....

          UYAP Entegrasyonu