Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, mahkemeden talep ettikleri ve yükseltilmesine karar verilen nafakanın her yıl Mahkemenin öngöreceği oranda artışına karar verilmesi taleplerinin dayanağının Türk Medeni Kanunu' nun 182/4....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, tarafların Bakırköy 2 Aile mahkemesinin 2003/1123 Esas, 2004/1563 karar sayılı kararıyla boşandıklarını, 100 TL yoksulluk nafakası takdir edildiğini, bu nafakanın günün ekonomik koşulları ve enflasyon sebebiyle müvekkilinin zaruri ihtiyaçlarının artması sonucu yetersiz kaldığını ileri sürerek, nafakanın aylık 400 TL'ye artırılmasını talep etmiştir. Davalı usulüne uygun tebligata rağmen duruşmaya katılmadığı gibi cevap dilekçesi de sunmamıştır. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile nafakanın aylık 350 TL'ye artırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....

    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile nafakanın aylık 475 TL'ye artırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK'nın 331. maddesi gereğince; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Yasada nafakanın yeniden belirlenebilmesi için belli bir zamanın geçmesi aranmamıştır. Buna göre mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı zorunlu kılması gerekmektedir. Artırım davasında; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı gözönünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle mahkeme, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır....

      Aile Mahkemesi' nin... sayılı boşanma dosyasında müvekkili lehine aylık 250 TL nafakaya hükmedildiğini, müvekkilinin hiçbir gelirinin olmadığını, üniversite öğrencisi olup .... okuduğunu, hükmedilen nafakanın müvekkilinin ihtiyaçlarını karşılamaya yetmediğini belirterek; nafakanın 1500TL'ye artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, cevap dilekçesinde; boşanma ilamının kesinleşmesi ile davacıya ödemekte olduğu nafakanın 350TL olduğunu, ödeme gücünün bulunmadığını savunarak; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, ....Aile Mahkemesince hükmedilen aylık 350TL yoksulluk nafakasının, dava tarihinden itibaren 300TL arttırılarak aylık 650 TL yoksulluk nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının artırımına ilişkindir....

        Bu itibarla; nafakanın kaldırılmasına dava tarihinden itibaren hükmolunması gerekmektedir (28.11.1956 günlü ve 15 E, 15 K.sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı). Buna göre, mahkemece; nafakanın dava tarihinden itibaren kaldırılmasına hükmedilmesi gerekirken, nafakanın karar tarihinden itibaren kaldırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, kanuna aykırı olan bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının 2.bendinde yer alan “... karar tarihi olan 23/01/2014 tarihinden itibaren KALDIRILMASINA” ifadesinin çıkartılarak yerine “dava tarihi olan 12/12/2012 tarihinden itibaren kaldırılmasına” ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 15.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Asliye (Aile) Mahkemesinin 2009/70 esas 2010/291 karar sayılı "nafakanın artırılmasına" yönelik ilamın henüz kesinleşmediği, bu karar kesinleşmedikçe nafakanın azaltılması istenemeyeceğinden, red kararının sonucu itibariyle doğru olduğunun anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.05.2013 (Pzt.)...

            Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, "Mahkememizce yapılan yargılamaya, taraf beyanlarına, tanık beyanlarına, ibraz edilen delillere ve celp ve tetkik olunan kayıtlara göre ve tarafların belirlenen mali ve içtimai durumlarına, nafakanın belirlendiği tarih ile dava tarihi arasında geçen süreye göre davalının ödemekte olduğu nafakanın dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, müşterek çocuk için ödenmekte olan nafakanın aylık 225,00 TL daha artırılmasına karar verilmiştir. " gerekçesiyle davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere ödenmekte olan aylık 300,00 TL nafakanın aylık 225,00 TL daha arttırılarak aylık 525,00 TL'ye çıkarılmasına, fazlaya dair talebin reddine" karar verilmiştir....

            GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, Ereğli 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/84- 248 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk için 100,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, daha sonra aynı mahkemenin 13/10/2011 tarih 2011/73- 489 Esas-Karar sayılı ilamı ile hükmedilen nafakanın 200,00 TL ye yükseltildiğini, davalının ekonomik durumunun iyi olduğunu ve çocuğun giderlerinin arttığını, hükmedilen nafakanın yetersiz kaldığını belirterek müşterek çocuk için hükmedilen nafakanın 600,00 TL artırılarak, 800,00 TL ye yükseltilmesini, nafakanın her yıl üfe oranında arttırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; müşterek çocuk lehine Ereğli 1....

            Davalı cevap dilekçesi ile özetle; açılan davayı kabul etmediğini, nafakanın her yıl ilam gereği ÜFE oranında otomatik arttırıldığını, eldeki davanın M.K 2. maddesine göre iyi niyet kuralı ile bağdaşmayıp, davacının kötü niyetli olduğunu, nafakanın hali hazırda 751,00 TL olarak kesildiğini, ancak 2021 yılı Temmuz ayından itibaren yeniden Üfe oranında artış yapılacak olup, tahmini olarak aylık nafakanın 840,00TL'ye ulaşacağını, %30 oranında talep edilen artış oranının fahiş olduğunu, gelirinde yüksek oranda bir artış yapılmadığını, maaşı dışında herhangi bir geliri bulunmadığını, uzman erbaş olarak çalıştığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir....

            Aile Mahkemesi'ne nafaka artırımı davası açtığını ve 3 Aile Mahkemesi 2019/485 esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama sonucunda nafakanın 300 TL yükletilmesine, her yıl tefe-tüfe oranına göre artırılmasına karar verildiğini nafakanın 2021 yılı itibariyle 456,69 TL olduğunu, nafakanın günün ekonomik koşulları ve müşterek çocuğun büyümesi ve ihtiyaçlarının artması, eğitim hayatına başlamasından kaynaklı masrafları nedeniyle yetersiz kaldığını, çocuğun bakımın müvekkili tarafından yapıldığını, aradan geçen süre zarfında davalının ekonomik durumunun düzeldiğini gelirinin arttığını, davalının erkek kuaför salonu işlettiğini ekonomik durumunun iyi olması nedeniyle takdir edilen nafakanın 1000 TL artırılarak aylık 1.456,69 TL'ye yükseltilmesini, yargılama gideri vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu