Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yine davacı tarafça açılan nafakanın kaldırılması davası Ankara 6.Aile Mah'nin 2013/1463 E-2014/673 K. sayılı ilamı ile reddedilmiş ve karar Yargıtay denetiminden de geçerek 05.11.2018 tarihinde kesinleşmiştir....

Kabule göre de;davada nafakanın kaldırılması talep edildiğine göre en azından dava tarihi ile velayet kararının kesinleştiği tarih arasındaki dönem için nafakanın kaldırılması talebinin konusuz kaldığından bahsedilemez.(Benzer konuda Yargıtay 2.HD.nin 02.06.2014 tarih,2014/10055 E-2014/12236 K.sayılı ilamı).Bu döneme ilişkin talebin esastan incelenmesi ve değerlendirilmesi gerekir. Açıklanan gerekçeyle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

İştirak nafakasının kaldırılması talebi yönünden yapılan incelemede, boşanma kararıyla tarafların müşterek çocuğunun velayetinin davalı anneye verildiği, kaldırılması istenilen nafakanın miktarı ile tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları birlikte nazara alınarak nafakanın kaldırılması ya da indirilmesine gerek görülmemiş" şeklindeki gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davanın reddi yönünden yerel mahkeme kararının kaldırılarak, müvekkilinin talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, anlaşmalı boşanma ile belirlenen yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması/indirilmesi istemine ilişkindir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafakanın kaldırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı; davalı ile 2005 yılında boşandıklarını, kendisinin emekli olduğunu, bir kıraç tarlasının bulunduğunu, davalıya boşanma davası ile nafaka bağlandığını ve nafakanın 300,00 TL’ye artırıldığını, davalının oturduğu evin kendisi tarafından verilen ev olduğunu, davalının taşınmazlarının olduğunu, çalıştığını, maddi durumunun kendisinden çok daha iyi olduğunu, ödemekte olduğu nafakanın yüksek olduğunu belirterek, nafakanın kaldırılmasını talep etmiştir....

    Davada, davacı kocanın ilk nafakanın hükmedildiği tarihe göre gelirinde azalma olduğu, nafaka ödemekte zorlandığı ... sürülerek tedbir nafakasının kaldırılması talep ve dava edilmiştir. Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Kaldırılması istenen tedbir nafakası davalı kadının ayrı yaşamaktaki haklılığına ilişkin olarak verilmiştir. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği davacı (...) evlilik birliğinin giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır (TMK.186/3). Hakim, eşlerin birlikte yaşarken sürdükleri ... seviyesini ayrı yaşamaları halinde de korumaları gerektiğini gözetmelidir....

      Davada, davalının sigortalı olarak çalıştığı böylece yoksulluğunun ortadan kalktığı ileri sürülerek aylık 200 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması istenilmiş; mahkemece, davalının sigortalı olarak çalıştığı işyerinden kendi isteği ile (nafaka alabilmek için) ayrıldığı, bu durumun nafakanın devamını haklı kılmadığı gerekçesiyle nafakanın kaldırılmasına karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Kural olarak, yoksulluğun ortadan kalkması halinde nafakanın kaldırılmasına karar verilebilir (TMK.md.176). Yine yerleşik yargı uygulamasına göre, asgari ücretle çalışmakta bulunulması yoksulluğu ortadan kaldırıcı bir olgu olarak kabul edilmemiştir....

        Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması davası olup, mahkemece nafakanın, kaldırılmasına karar verilmiş, hangi tarihten itibaren kaldırıldığı belirtilmemiştir. Bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 1.fıkrasından "nafakanın kaldırılmasına" sözleri çıkartılarak yerine "nafakanın dava tarihinden itibaren kaldırılmasına" sözleri ilave edilmesi suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 21.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Kaldırılması - Nafakanın Arttırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından 20.11.2020 tarihli ek karar ve asıl davada kendi yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının reddi ve karşı davada kadının yoksulluk nafakasının arttırılması davasının kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 267.80 TL. temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafakanın kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Dava; nafakanın kaldırılması talebine ilişkindir. Nafaka davaları, Adli Tatilde de görülen davalardandır. (HMK md. 103/1-b).Mahkeme hükmü davacı vekiline, 12.08.2015 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise HUMK’nun 432. maddesinde öngörülen onbeş günlük yasal süre geçirildikten sonra 07.09.2015 tarihinde verilmiştir. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtay tarafından da karar verilebilir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davası ile "nafakanın kaldırılması" davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı (koca) tarafından, kusur belirlemesi, karşı davanın kabulü, kendi davasının reddi, diğer taraf yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden...

                UYAP Entegrasyonu