Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. 3-Çocuklar ile ana veya baba arasında düzenlenen kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, düzenli kişisel ilişki elde etme ve sürdürme ana veya baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç, çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır. Velayeti anneye verilen ortak çocuk Eyüp Ensar ile baba arasında kurulan kişisel ilişki yetersiz olup babalık duygularını tatmine elverişli değildir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı anne tarafından açılan kişisel ilişkinin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, bu hükme karşı davacı anne tarafından tümüne yönelik istinaf başvurusunda bulunulmuş, bölge adliye mahkemesince davacı annenin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile hükmün kaldırılmasına, ortak çocuk ile baba arasında her ayın 1. ve 3. cumartesi günü saat 10:00 ile aynı gün18:00 e kadar, her yıl dini bayramların 2. günü saat 10:00 ile aynı gün 18:00 e kadar kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş, bu hüküm davalı baba tarafından temyiz edilmiştir. 2-Anne ve babasından veya bunlardan birinden ayrılan çocuğun ana veya babasıyla düzenli kişisel...
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;tarafların boşandığını, kararın kesinleştiğini, boşanma ilamı ile ortak çocuğun velâyetinin davalıya verildiğini,davacı açısından çocuk ile kişisel ilişki kurulması kararı verildiğini, davalının davacının çocukla kişisel ilişki kurmasını kaldırmak için mahkemeye başvurduğunu, İstanbul Anadolu 13. Aile Mahkemesinin ilamı ile çocukla kişisel ilişki kurma hakkının kaldırıldığını, kişisel ilişkinin yeniden düzenlendiğini, düzenlenen yeni kişisel ilişki davacının çalışma saatleri nedeni ile gerçekleşemediğini belirterek yeniden çocuk ile baba arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
Anne ve babasından veya bunlardan birinden ayrılan çocuğun ana veya babasıyla düzenli kişisel ilişki kurması ve sürdürmesi, çocuk için bir hak olduğu gibi ana veya baba için de bir haktır. Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında analık veya babalık duygularını tatmini de önemlidir. Somut olayda yapılan yargılama ve toplanan delillerden özellikle davacı-karşı davalı babanın 26.01.2015 tarihinde açtığı ve Yargıtay denetiminden geçerek 18.04.2016 tarihinde kesinleşen kişisel ilişki davasında düzenlenen kişisel ilişkinin kaldırılmasını gerektiren yeni bir iddia iş bu dosyada davalı-karşı davacı anne tarafından ileri sürülmediği gibi çocukla babası arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılmasını gerektiren somut bir olgu da ispat edilememiştir. Bu nedenle davalı-karşı davacı annenin davasının reddine karar verilmesi gerekirken davasının kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş kararın bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından incelemenin duruşmalı yapılması istemiyle temyiz edilmiş ise de; Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369. maddesinde çocukla kişisel ilişkinin düzenlenmesine ilişkin verilen kararların Yargıtayda duruşmalı olarak inceleneceğine dair bir düzenleme bulunmadığı gibi işin niteliği gereği temyiz incelemesinin öncelikli olarak yapılması zorunlu olduğundan, davacının duruşma isteğinin reddine karar verilip, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna...
DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen hüküm, duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhkameleri Kanununa 31.3.2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 30. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. madde hükmü uyarınca, uygulanması gereken 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde; çocukla kişisel ilişkinin kaldırılmasına ilişkin verilen kararların Yargıtay’da duruşmalı inceleneceğine ilişkin hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine, evrak üzerinde inceleme yapılmasına karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Çocukla kişisel ilişki kurulmasına veya kaldırılmasına ilişkin davalar basit yargılama usulüne (HMK m. 316) tabi işlerden olmadığı gibi çekişmesiz yargı işlerinden de değildir (HMK m. 382). O halde mahkemece, dilekçelerin teatisinin yapılarak (HMK m. 139), ön inceleme (HMK m. 140) ve tahkikat (IHMK m. 143 vd.) aşamaları tamamlanarak, gösterdikleri takdirde tarafların delilleri de toplanarak hasıl olacak sonuç uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, bu işlem ve aşamalar tamamlanmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usııl ve yasaya aykırıdır....
Aile Mahkemesinin 2014/961 esas sayılı dosyasında baba ile ortak çocuk arasında kurulan kişisel ilişki eldeki davada kurulan kişisel ilişki düzenlemesinden daha geniş nitelikte olup, baba ile ortak çocuk arasında babalık duygularını tatmin bakımından dosya kapsamına uygundur. ../.... Toplanan delillere göre, eldeki davada baba ile ortak çocuk arasında kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini gerektiren bir husus kanıtlanamamıştır. Bu sebeple, davacı annenin ortak çocukla baba arasında kişisel ilişki düzenlenmesi yönündeki talebinin reddine karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....
Aile Mahkemesinin 2017/291 e. ve 2017/357 k. sayılı 25/04/2017 karar tarihli ilamı ile çocuklar ile şahsi ilişki kurulmasına yönelik icra takibine başlandığı, söz konusu ilamın 06/06/2017 tarihinde kesinleştiği, sonrasında davacı tarafından açılan çocukla kişisel ilişki kurulması davasında İstanbul Anadolu 4. Aile Mahkemesinin 2020/194 E. 2021/296 K. sayılı kararında İstanbul Anadolu 5. Aile Mahkemesinin 2017/291 e. ve 2017/357 k. Sayılı kararıyla verilen çocukla kişisel ilişki kurulmasına yönelik kararın kaldırılmasına karar verildiği ancak verilen bu kararın 28/04/2021 tarihinde istinaf edildiği ve henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK'nun 367/2 maddesi gereğince aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemez. Çocuk teslimine ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına ilişkin ilamlar kesinleşmedikçe icra edilemez. (Baki Kuru-İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, 2013, 2.baskı, sayfa 923- 924)....
Mahkemece 2004 doğumlu müşterek çocuğun velayeti babaya verilmiş, çocukla anne arasında kişisel ilişki düzenlenmiştir....