Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ....in yayınladığı ..... oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile ... nafaka takdiri doğru görülmemiştir." gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafaka davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; davalıdan boşandığını, boşanma ilamında lehine aylık 300,00 TL yoksulluk nafakası hükmedildiğini, aradan geçen zaman içerisinde nafakanın ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığını belirterek; nafakanın aylık 600,00 TL'ye yükseltilmesini talep etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile aylık 200,00 TL artırımla nafakanın aylık 500,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir....

      Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ....n yayınladığı ...oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda, davacının kolluk araştırmasına göre ev hanımı olduğu, herhangibir gelirinin bulunmadığı babasına ait evde kira ödemeden yaşadığı üzerine kayıtlı malvarlığının olmadığı; davalının ise emekli olduğu, 1300 TL maaş aldığı, kendi üzerine kayıtlı evde tek yaşadığı tespit edilmiştir. ./.. -2- Davacı, davalının yurt dışından ve ...den emekli olduğu, aylık gelirinin 5.000 TL olduğu, aradan geçen sürede kendisi için takdir edilen nafakanın ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığı ileri sürülerek nafakanın arttırılması talep edilmiştir....

        Tarafların ekonomik sosyal durumları, velayet sahibi annenin katkısı, döviz olarak belirlenen nafakanın TL olarak değeri, hakkaniyet dikkate alındığında nafakanın davanın tarihinden 50 Euro artırılmasının hakkaniyete uygun olacağına kanaat getirildiğinden davalı erkeğin iştirak nafakasının artırım miktarına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına davanın kısmen kabulü ile; Kırıkkale 2.Aile Mahkemesinin 06/04/2011 tarih, 2011/192 esas, 2011/166 karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk Batuhan için belirlenen aylık 100 Euro iştirak nafakasının, dava tarihi olan 11/10/2017 tarihinden geçerli olmak üzere aylık 150 Euro'ya yükseltilmesine, nafakanın küçüğe harcanmak üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, nafakanın yıllık artış oranına bağlanması talebinin reddine, davacı kadının artırım miktarına yönelik katılma yoluyla istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

        nun ilkokul 1. sınıf öğrencisi olduğu, günümüz koşulları ve ortak çocuğun paraya olan gereksinimi göz önüne alındığında aylık 300.000.000 TL. nafakanın yeterli olacağı sonucuna varılarak, daha önce hükmedilen aylık 100.000.000 TL katılım nafakasının 300.000.000 TL.ye çıkarılarak bu şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D- TEMYİZ EVRESİ, BOZMA VE DİRENME: Davalı vekilinin temyizi üzerine Özel Dairece; "Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine ve özellikle küçüğün yaş, eğitim düzeyi ile davalının gelirindeki artışa göre, yaklaşık bir yıl önce hükmedilen nafakada yapılan iyileştirme miktarı fazla olup, TMK.nun 4. maddesinde vurgulanan "hakkaniyet" ilkesine uygun bulunmadığı" gerekçesiyle yerel mahkeme karan bozulmuş, Yerel Mahkeme; "çocuğun eğitimi, bakımı ve korunması ile ilgili gelişen ihtiyaçları göz önüne alındığında hükmedilen nafakanın yeterli olacağı" görüşüyle ilk hükümde direnmiştir....

          kaldırılmasını ve yine, dosya alacaklısı Şermin Kıyıpınar'ın evlenmiş olması sebebiyle adına hükmedilen nafakanın kaldırılmasını talep etmiş olup, Zonguldak 1....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından nafakanın kaldırılması ve kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı erkeğin nafakanın kaldırılması davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür....

            Somut olayda, davaya konu nafakanın takdir edildiği önceki Mazgirt Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/77 E-2009/90 K.sayılı dosyasında ve ilamında; davacının davalıyı evden kovduğu ve yasa ile öngörülen yükümlülüklerini yerine getirmediği gibi birlik görevlerinden kaçtığı nedeniyle nafaka alacaklısı kadına ayrı yaşamada haklı olduğu gerekçesiyle tedbir nafakası bağlandığı anlaşılmaktadır....

              Davada, anlaşmalı olarak gerçekleşen boşanma davasında ... çocuk için kabul edilen aylık 5000 Euro iştirak nafakasının; davacının, ödeme gücünün bulunmaması, Euro’nun aşırı değerlenmesi, çocuğun ihtiyacından fazla olması ve anneninde gelirinin bulunması ve katkı sağlaması gerektiği ileri sürülerek 500 TL’ye indirilmesi istenilmiş mahkemece, davacının ödeme güçlüğüne düştüğü gerekçesiyle nafakanın 2000 TL ye indirilmesine karar verilmiştir. Tarafların 7.2.2007 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıkları, mahkemece anlaşma doğrultusunda velayeti anneye verilen ... için 5000 Euro iştirak nafakasına hükmedilmiş, aradan yaklaşık 1,5 yıl geçtikten sonra 08.08.2008 tarihinde yukarıda açıklanan iddialara dayalı olarak nafakanın 500 TL ye indirilmesi istemiyle dava açılmıştır. Mahkemece iddia ... görülerek nafakanın indirilmesine karar verilmiştir....

                Davada, davalının sigortalı olarak çalıştığı böylece yoksulluğunun ortadan kalktığı ileri sürülerek aylık 200 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması istenilmiş; mahkemece, davalının sigortalı olarak çalıştığı işyerinden kendi isteği ile (nafaka alabilmek için) ayrıldığı, bu durumun nafakanın devamını haklı kılmadığı gerekçesiyle nafakanın kaldırılmasına karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Kural olarak, yoksulluğun ortadan kalkması halinde nafakanın kaldırılmasına karar verilebilir (TMK.md.176). Yine yerleşik yargı uygulamasına göre, asgari ücretle çalışmakta bulunulması yoksulluğu ortadan kaldırıcı bir olgu olarak kabul edilmemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu