Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, dava tarihindeki şartlara göre; davacı (k.davalı) kadının yoksulluğunun zail olmadığı gözetilerek, davalının (k.davacı ) nafakanın kaldırılmasına yönelik davasının reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde yoksulluk nafakasının kaldırılması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulmasına karar verilmiştir.O halde Mahkemece yapılacak iş; davalının yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine dair davayı reddetmek; davacının nafakanın artırılması talebini ise; TMK'nın 4. maddesinde vurgulanan "hakkaniyet" ilkesini de gözeterek tarafların nafaka tesisi ile işbu dava tarihindeki sosyal ve ekonomik durumunu değerlendirerek; davalının gelir durumunun düşük olmasının nafakanın artırılması gerekliliğini büsbütün ortadan kaldırmayacağı hususunu dikkate almak suretiyle, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları ile nafakanın niteliğine göre değerlendirerek hasıl olacak sonucuna göre hüküm kurmak olmalıdır.Bu itibarla yukarıda açıklanan...

    SAVUNMA: Davalı vekili 14.12.2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davalının 73 davacının da 63 yaşında olduğunu, taraflar boşandıktan sonra davalının 2013 yılında İspanya'ya çocuklarının yanına yerleştiğini, davacı bilinçli olarak nafakasını yatırmadığı için davalının geçimini çocuklarının sağladığını, ödemekte olduğu nafakanın arttırımlarla 9.936,24- TL olduğunu, davalının yurt dışında yaşıyor olması ve aradaki kur farkı nedeniyle bu paranın yetersiz kaldığını ancak davalının kötü niyetli olmaması nedeniyle nafakanın arttırımı yönünde bir talepte bulunmadığını, davacının maddi durumunun iyi olduğunu, bolluk içerisinde rahat bir yaşam sürdüğünü bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : Karşıyaka 6.Aile Mahkemesi'nin 2020/488 E. 2021/664 K. sayılı 22/12/2021 tarihli kararı ile; davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının reddine, davacının yoksulluk nafakasının indirilmesi talebinin kısmen kabulü ile; Karşıyaka 2....

    Davacının nafakanın kaldırılması yönündeki talebi için ayrıca harç alınmamıştır. Kaldırılması talep edilen nafakanın yıllık tutarı üzerinden hesaplanacak nispi harç alınmadan (Harçlar Kanunu md. 30-32) davaya devam edilmesi yanlış olmuştur. O halde, mahkemece davacıya "nafakanın kaldırılması" yönündeki talebiyle ilgili nispi harcın tamamlattırılması ve sonucu itibariyle karar verilmesi gerekirken, eksik harçla yargılamaya devamla bu talep hakkında hüküm kurulmaması usul ve yasaya aykırıdır. 4-Davalı-karşı davacı kadının bağımsız olarak açtığı maddi tazminat davası kısmen kabul edildiğine göre, bu dava için yapılan yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre hesaplanarak tarafların sorumlu olduğu miktara karar verilmesi gerekirken, tamamının davacı-karşı davalı erkekten alınarak, kadına verilmesine şeklinde hüküm kurulması doğru olmamıştır....

      Davada, davacı kocanın ilk nafakanın hükmedildiği tarihe göre gelirinde azalma olduğu, nafaka ödemekte zorlandığı ... sürülerek tedbir nafakasının kaldırılması talep ve dava edilmiştir. Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Kaldırılması istenen tedbir nafakası davalı kadının ayrı yaşamaktaki haklılığına ilişkin olarak verilmiştir. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği davacı (...) evlilik birliğinin giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır (TMK.186/3). Hakim, eşlerin birlikte yaşarken sürdükleri ... seviyesini ayrı yaşamaları halinde de korumaları gerektiğini gözetmelidir....

        Davada, davalının sigortalı olarak çalıştığı böylece yoksulluğunun ortadan kalktığı ileri sürülerek aylık 200 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması istenilmiş; mahkemece, davalının sigortalı olarak çalıştığı işyerinden kendi isteği ile (nafaka alabilmek için) ayrıldığı, bu durumun nafakanın devamını haklı kılmadığı gerekçesiyle nafakanın kaldırılmasına karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Kural olarak, yoksulluğun ortadan kalkması halinde nafakanın kaldırılmasına karar verilebilir (TMK.md.176). Yine yerleşik yargı uygulamasına göre, asgari ücretle çalışmakta bulunulması yoksulluğu ortadan kaldırıcı bir olgu olarak kabul edilmemiştir....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/05/2022 NUMARASI : 2021/175 ESAS-2022/202 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Artırımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Denizli 3. Aile Mahkemesinin 2015/6 E. 2015/8 K. Sayılı ilamı ile boşandıklarına, boşanma kararı ile müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiği ve müşterek çocuk lehine aylık 200,00- TL iştirak nafakasına hükmedildiği, müvekkilin başvuruları neticesinde birçok kez düşük miktarlarda nafaka arttırımı yapıldığını, son olarak Denizli 1. Aile Mahkemesinin 22/08/2019 tarih, 2019/228 E. 2019/593 K....

          Dava taraflarının ekonomik durumlarının olağanın dışında değişmesi halinde nafaka miktarının yeniden değerlendirilmesi mümkün olduğu gibi davalının yoksulluk durumunun ortadan kalkması halinde de nafakanın tamamen kaldırılması olasıdır. Somut olayda davalının geliri bulunmadığı, oturduğu evin kendisine ait olmasının yoksulluk durumunu ortadan kaldırmayacağı gibi boşanma sırasında davacı tarafından bırakıldığı dikkate alındığında yeni bir ekonomik gelişme olarak değerlendirilemeyeceği, tarafların dosyaya yansımış ekonomik durumları dikkate alındığında nafakanın kaldırılması yada azaltılması şartlarının oluşmadığı, bu hali ile mahkeme kararının hak ve nesafet kurallarına uygun olduğu değerlendirilmiş ve davacı tarafın ilk derece mahkemesi kararına karşı yaptığı istinaf başvurusunun esastan reddi gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Asıl dava, nüfus kayıt düzeltimi ve nafakanın kaldırılması, birleşen dava nafakanın artırılması istemine ilişkin olup, davaya aile mahkemesinde bakılarak karar verilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 3.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 3.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 26.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            A.H. ( Aile ) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm *nafakanın kaldırılmasına ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay * 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay *3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 08.05.2007...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Uyuşmazlık; asıl dava, müşterek çocuğun velayetinin değiştirilmesi ve nafakanın kaldırılması; birleşen dava, nafakanın artırılması talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 20.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu