"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Kaldırılması , Çocukla Kişisel İlişkinin :Yeniden Düzenlenmesi KARAR DÜZELTME İSTEYEN :Davacı Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; kısmen bozulmasına, kısmen onanmasına dair Dairemizin 4.11.2013 gün ve 4451 - 25030 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Gerekçeli kararın hüküm kısmının 3. bendinde; "300 TL yoksulluk nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, nafakanın her yıl TEFE, TÜFE oranında artırılmasına" karar verilmiş ise de; tefhim edilen kısa kararda bu yönde bir hüküm kurulmamıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz (HMK. m.298/2). Buna göre, tefhim edilen hüküm sonucu yanlış da olsa, gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna uygun düzenlenmesi gerekmektedir....
Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Düzenlenmesi ve Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Dava Türk Medeni Kanununun 197. maddesi uyarınca birlikte yaşamaya ara verilmesi nedenine bağlı olarak diğer eşten nafakası isteğine ilişkindir. Tarafların evlilikleri devam ettiğine göre hükmedilen bu nafakanın tedbir nafakası olarak devam edeceği dikkate alınmadan mahkemece kararın kesinleşmesinden sonraki dönem için yoksulluk nafakası olarak devam edeceği yönünde hüküm oluşturulması doğru olmamıştır....
Mahkemece, kişisel ilişkinin kaldırılması veya yeniden düzenlenmesi davası açısından eksik harcın, iştirak nafakasının artırılması davası yönünden nafakanın bir yıllık tutarının toplamı üzerinden nispi harcın tamamlaması için süre verilip sonucuna göre işlem yapılması gerekirken (Harçlar Kanunu m. 30-32), bu eksiklik .../... giderilmeden yargılamaya devamla hüküm tesisi doğru görülmediğinden” bahisle bozulmuş, “Bozma sebebine göre tarafların iştirak nafakasının miktarı ve vekâlet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, davalı-davacının kabul edilen davasına yönelik temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına” karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyulmuştur....
Taraflar arasındaki nafakanın artırılması,kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi, hakim müdahalesi ile okul ve eğitim giderlerinin belirlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Mahkemece münhasıran açılan tedbir nafaka davasında kadın için hükmedilen nafakanın yıllık miktarı 4.800,00 TL , çocuk için hükmedilen nafakanın yıllık miktarı ise 6.000,00 TL olup, karar tarihinde kesinlik sınırı olan 72.070,00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir....
Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir. 3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına ve tarafların 2013 doğumlu ortak çocukları ...'un ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece Medeni Kanunun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir....
DAVA TÜRÜ : Nafakanın Arttırılması-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması-Tahliye Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, taraflara tefhim edilen kısa kararda davacının yoksulluk nafakası isteminin kısmen kabulüne, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında ise davalının yoksulluk nafakasının kaldırılması isteminin kısmen kabulüne denmek suretiyle kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturulmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Artırılması-Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişki Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından iştirak ve yoksulluk nafakalarının miktarı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden; davalı-karşı davacı tarafından ise iştirak ve yoksulluk nafakalarının miktarı ve velayet yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı-karşı davalı kadına takdir edilen yoksulluk...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından, temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece kısa kararda, sadece "davanın reddine" hükmolunduğu halde, gerekçeli kararın hüküm kısmında ise davalı kadın yararına "1.500.00 TL tedbir nafakası tayinine, bu nafakanın davanın açıldığı 28.05.2014 gününden başlamak üzere hükmün kesinleşmesine kadar her ay erkekten alınarak kadına ödenmesine," karar verilerek, kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm kısmı arasında çelişki yaratılmıştır. 60100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz....