WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA TÜRÜ : Boşanma-Velayetin Tedbiren Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından kabul edilen kadının davasının tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Bölge adliye mahkemesinin gerekçeli kararının açıklama kısmında ''İlk derece mahkemesince kadın yararına hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile ortak çocuklar yararına hükmedilen tedbir ve iştirak nafakalarının miktarlarının az olduğu'' ve yine bölge adliye mahkemesinin gerekçeli kararının hüküm kısmında "Davacı-davalı kadının iştirak ve yoksulluk nafakalarının miktarlarına yönelik istinaf başvurusunun da kısmen kabulüne karar...

    Gerçekleşen bu duruma göre, evlilik birliğinin temelden sarsılmasında, kadının değil kocanın ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekirken, delillerin hatalı takdiri sonucu, kadın ağır kusurlu kabul edilip tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi isabetli bulunmamıştır. 2-Velayetleri davacıya bırakılan çocuklar için, yargılama sırasında Türk Medeni Kanununun 169. maddesi kapsamında tedbir nafakası takdir edildiğine göre, nihai hükümde bu çocuklar için hükmedilen iştirak nafakalarının, kararın kesinleşmesinden sonra da devamına karar verilecekken, hükmün kesinleşmesine kadar devamına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 3-Davacının yoksulluk ve çocuklar için tayin edilen iştirak nafakalarının, gelecek yıllardaki artış miktarının belirlenmesi talebiyle ilgili olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması doğru bulunmamıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı -Mal Rejimi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından kusur belirlemesi, kadın yararına hükmolunan tazminatlar ve müşterek çocuklar yararına hükmolunan iştirak nafakalarının miktarları yönünden, davalı tarafından ise yararına hükmolunan tazminatlar ile müşterek çocuklar yararına hükmolunan iştirak nafakalarının miktarları, ziynet alacağı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının tüm, davalının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine...

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen maddi ve manevi tazminat, tedbir ve iştirak nafakalarının miktarı ile aleyhine hükmedilen manevi tazminat yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise tedbir ve iştirak nafakalarının miktarı ile manevi tazminatın miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı kadının, davalı-karşı davacı erkeğin davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; İlk derece mahkemesince davalı karşı davacı erkeğin boşanma davasının kabulü, davacı-karşı davalı kadın tarafından istinaf edilmeyerek kesinleşmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafaka Artırımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * nafaka artırımı ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay * 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay *3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 02.05.2008 (Cuma)...

            'ın miktar artırımı istemi doğrultusunda maddi tazminat isteminin kabulüne, davacının talep ettiği 80.755,96 TL maddi tazminattan daha önceki karar ile kesinleşen 40.000,00 TL düşülerek, miktar artırımı yapılan 40.755,96 TL'nin davalı idarelere başvuru tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte anılan davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Daire kararının özeti: Davalı idarelerin temyiz başvurusu üzerine Danıştay Onuncu ve Sekizinci Dairelerinden oluşan Müşterek Kurul tarafından, İdare Mahkemesi kararının, hükmedilen tazminatın, miktar artırımı dilekçesiyle istenen 40.755,96 TL'lik kısmının miktar artırım dilekçesinin davalı idarelere tebliğ edildiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle faiz başlangıç tarihiyle ilgili kısmının bozulmasına, davanın esasına ilişkin kısmının ise onanmasına karar verilmiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ NUMARASI: 2017/1255 Esas - 2020/470 Karar TARİH: 23/09/2020 DAVA: Ticari Şirket (Sermaye Artırımından Kaynaklanan) KARAR TARİHİ: 25/04/2024 YAZIM TARİHİ: 09/05/2024 İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, Müvekkillerinin şirket hisselerini murisleri ... intikal ettiğini, davalı şirketle % 7 oranında hisse payına haiz olarak ortaklığa başlandığı, davalı şirketin;  08.10.1985 Tarihli Sermaye Artırımı Kararı  31.12.1986 Tarihli Sermaye Artırımı Kararı  03.07.1987 Tarihli Sermaye Artırımı Kararı  19.11.1991 Tarihli Sermaye Artırımı Kararı  23.12.1991 Tarihli Sermaye Artırımı Kararı  21.12.1995 Tarihli Sermaye Artırımı Kararı  24.06.1996 Tarihli Sermaye Artırımı Kararı  02.07.1998 Tarihli Sermaye Artırımı Kararı  02.07.2001 Tarihli Sermaye Artırımı Kararı  09.04.2003 Tarihli Sermaye Artırımı...

                AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/07/2014 NUMARASI : 2013/832-2014/575 Uyuşmazlık, velayetin değiştirilmesi, iştirak ve yoksulluk nafakalarının kaldırılması talebine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 30.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Dava konusunun boşanma davasıyla birlikte açılmış tedbir ve yoksulluk nafakalarının olduğu, müstakil açılmış nafaka davasının olmaması sebebine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 12/03/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Aile Mahkemesinde görülen 2008/58 E. sayılı boşanma davası ile müvekkilinin, davalı eski eşine aylık 350 TL yoksulluk nafakası, müşterek 3 çocuk için ise aylık 150’şer TL iştirak nafakası ödemesine karar verildiğini, ancak iflas eden müvekkili hakkında süregelen birçok ceza davası ile icra takibi bulunduğunu, malvarlığı ve geliri bulunmaması nedeniyle nafaka ve diğer borçlarını ödeyemeyen müvekkilinin ise halen cezaevinde olduğunu ileri sürerek; yardıma muhtaç hale gelen müvekkilinin ödemekle yükümlü olduğu yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılmasını, bunun mümkün olmaması halinde ise toplamı aylık 800 TL olan nafakaların 200 TL ye indirilmesini talep etmiştir.Davalı, davacının hüküm altına alınmış olan nafakaları ödemediğini savunarak davanın reddini dilemiş, bu dava ile birleşen davasında ise; yoksulluk nafakasının 600 TL ye, iştirak nafakalarının ise 250’şer TL ye artırılmasını talep etmiştir.Mahkemece; davacının halen bir kadınla birlikte yaşadığı, çocukları ile ilgilenmediği...

                      UYAP Entegrasyonu