Davalı-karşı davacı erkek vekilinin; iştirak nafakalarına yönelik istinaf talebinin incelenmesinde; Mahkemece oluşturulan hükümde, iştirak nafakalarının karar tarihinden geçerli olmak üzere ödenmeye başlanacağı belirtilmiştir. 28/11/1956 tarih ve 15 E.- 15 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder. Buna göre, iştirak nafakalarına karşı dava tarihinden itibaren hükmetmek gerekirken; müşterek çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakalarının ödenmesine karar tarihinden itibaren başlanacağının yazılmış olması doğru görülmemiştir....
Aile Mahkemesi'nin 03.12.2019 tarih E.2018/561- K.2019/1141 sayılı kararı ile hüküm altına alınan ayrı ayrı aylık 250,00 şer TL iştirak nafakalarının eldeki davanın açıldığı 30.12.2021 tarihinden geçerli olmak üzere ayrı ayrı aylık 600,00 er TL ye artırılmasına, ortak çocuklar yararına belirlenen aylık 600,00 er TL iştirak nafakalarının davalı babadan alınarak velayeten davacı anneye verilmesine, iştirak nafakalarının hükmün kesinleşmesini takip eden gelecek yıllarda Tüik tarafından belirlenen önceki yılın Üfe oranında kendiliğinden artırılmasına, fazlaya ilişkin isteğin reddine, 3- Davacı tarafça istinaf incelemesi nedeniyle yapılan 220,70 TL istinaf başvurma harcı, 31,00 TL tebligat ve 69,60 TL posta gideri toplamı 321,30 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5- Hukuk Muhakemeleri Kanununun 359/4. maddesi gereğince kararın ilk derece mahkemesince...
Bölge Adliye Mahkemesince; 25/05/2017 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısında 1 no'lu karar ile finansal tablolar ve bağlı konular ile ilgili gündemin 1 ay sonraya ertelendiği, finansal tablolar ile ilgili gündemin 1 ay ertelendiği halde bununla doğrudan bağlantılı olan sermaye artırımı niteliğindeki iptale konu 5 ve 7 no'lu kararların ertelenmemesinin yerinde olmadığı, öte yandan ortaklar Yusuf Ketencioğlu ve ...'nun davalı şirketten alacakları için bedelli sermaye artırımı yapılıp aynı oranda diğer ortaklar için bedelli sermaye artırımı yapılmamasının diğer ortaklar için bu oranda hiç bedelli sermaye artırımı yapılmaması ve bu yönde rüçhan haklarına ilişkin karar alınmaması anlamına geldiği gerekçesiyle davanın kabulüne dair kararda herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....
artırımı yapılan ve 30/11/2011, 31/07/2011, 30/09/2011 vadeli, ödenmeyen taksitlere ilişkin kısımlar) numaralı kalemlerinin, 5 sayılı ödeme emrinin 2011/3 (6111 sayılı Kanunun 7/1 maddesi uyarınca KDV matrah artırımı yapılan ve 31/07/2011, 31/03/2012, 31/07/2012, 30/11/2013, 30/09/2011, 30/11/2012, 31/03/2014, 31/01/2014, 31/03/2013, 30/11/2011, 31/07/2013, 31/05/2012, 30/09/2013, 30/06/2011, 31/01/2012, 30/09/2012 vadeli, ödenmeyen taksitlere ilişkin kısımlar), 2011/4 (6111 sayılı Kanunun 6/1-3 maddesi uyarınca kurumlar vergisi matrah artırımı yapılan ve 31/03/2013, 30/11/2012,31/07/2012, 30/06/2011, 30/11/2011, 31/03/2014, 31/03/2012, 31/05/2012, 31/01/2014, 31/07/2011, 31/01/2012, 31/07/2013, 30/11/2013, 30/09/2012, 30/09/2013, 30/09/2011 vadeli, ödenmeyen taksitlere ilişkin kısımlar) numaralı kalemlerinin, 6 sayılı ödeme emri içeriği amme alacaklarından 2011/3 (6111 sayılı Kanunun 7/1 maddesi uyarınca KDV matrah artırımı yapılan ve 31/07/2013, 30/09/2013 vadeli, ödenmeyen taksitlere...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, davacının yoksulluk nafakası talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, müşterek çocuklar yönünden iştirak nafakalarının kaldırılması veya azaltılması talebinin reddine karar verilmiştir. GEREKÇE : Dava, davalı lehine takdir edilen yoksulluk nafakasının kaldırılması, müşterek çocuklar lehine takdir edilen iştirak nafakalarının kaldırılması / indirilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı vekilinin süresi içerisinde kararı istinaf ederek, müşterek çocuklar yönünden iştirak nafakalarının kaldırılması veya azaltılması talebinin reddine karar verilmesinin doğru ve yerinde bir karar olduğunu, davacı tarafın talebinin reddedilmesine rağmen kendi lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür....
Temyiz Sebepleri Davalı kadın vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü kararının hatalı olduğu, ortak çocuklar yararına hükmedilen tedbir nafakalarının çok düşük olduğu, davacının ülke şartlarının çok üzerinde gelirinin olduğu, aynı zamanda bir firmanın gayri resmi ortağı olduğu, mühendis olan davacının ek iş yaparak gelir elde ettiği belirtilerek istinaf dilekçelerinde ileri sürülen gerekçeler ile tedbir nafakalarının miktarı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ortak çocuklar yararına hükmedilen tedbir nafakalarının miktarı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 169 uncu maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi. 3....
günün sosyal-ekonomik koşullarına ve müşterek çocukların artan ihtiyaçlarına göre nafakaların yetersiz kaldığını belirterek, yoksulluk nafakasının aylık 300 TL'ye, iştirak nafakalarının ise ayrı ayrı 400'er TL'ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....
GEREKÇE : Davanın iştirak ve yoksulluk nafakalarının artırım davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Her ne kadar davalı vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı hükmedilen nafaka miktarının müvekkilinin mali gücünü aştığı, hakkaniyete aykırı olduğu davacının nafakaları artırımı talebinin reddi gerektiği yönünde istinaf başvurusunda bulunulmuş ise de, dosya üzerinde yapılan incelemede; yerel mahkemece tarafların gerçekleşen ekonomik ve sosyal durumları, günün ekonomik koşulları ile T.M.K.'...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/12/2021 NUMARASI : 2021/12 ESAS-2021/893 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Artırımı KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Antalya 5.Aile Mahkemesinin 2018/395 Esas 2018/864 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, kararın kesinleştiğini, boşanma sonucu müşterek çocuklar Mehmet Efe ve Çağrı'nın velayetlerinin müvekkiline verildiğini, müşterek çocuklar lehine 300 er TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen zaman, günümüz koşulları, çocukların artan ve değişen ihtiyaçları sonucunda nafakanın yetersiz kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile öncelikle tedbiren nafakanın arttırılmasına, Antalya 5....
Tarafların boşanma kararından sonrasında gerçekleşen ekonomik ve sosyal durumlarına ve göre, kadının mali durumunda boşanma sonrası iyileşme olduğu, hakkaniyet ilkesi ile birlikte somut olay değerlendirildiğinde, ilk derece mahkemesinin davacının yoksulluk nafakasının artırımı talebi yönünden verdiği kararın usul ve yasaya uygun olduğu, tarafların tespit edilen ve gerçekleşen ekonomik sosyal durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları ile özellikle nafaka yükümlüsünün gelir durumu nazara alındığında; çocuk yararına hükmedilen nafaka miktarının hakkaniyete uygun olduğu anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....