Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Uygun kişisel ilişki süresi, ebeveyni tatmin edeceği gibi, çocuğun açıklanan kişisel gelişimine de hizmet etmiş olacaktır. Ana ve babadan her biri, diğerinin çocuk ile kişisel ilişkisini zedelemekten, çocuğun eğitilmesi ve yetiştirilmesini engellemekten kaçınmakla yükümlüdür....
Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden çocuk ...ile baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması isabetsizdir. Açıklanan sebeplerle ortak çocuklar ile davalı baba arasında ayın belirli hafta sonları, resmi yarıyıl tatili, bayram ve yaz tatili döneminde daha uygun sürelerle kişisel ilişki kurulması gerekir. Açıklanan sebeple yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 14.09.2017 (Prş.)...
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından; kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayeti anneye verilen 04/04/2014 doğumlu küçük ile davalı-davacı baba arasında kurulan kişisel ilişkinin 5 yaşını doldurana kadar ve 5 yaşını doldurduktan sonraki dönem için olmak üzere, kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Değişen koşullara göre, çocukların yaşları ve eğitim durumları gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi ileriki yıllarda her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden ortak çocuk ile baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması doğru değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından kendisi ile çocuklar arasında kişisel ilişki kurulması, vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı anne, davalı ile evlilik dışı ilişkilerinden doğan ve fiilen baba yanında bulunan çocukları ..., ... ve ... ile kendisi arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece anne ile çocuklar arasında kişisel ilişki kurulması talebinin reddine, davalı baba ile ortak çocuklar arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir....
Mahkemece nafakaların kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, taraflar arasında görülen 5.11.2013 tarihli boşanma davasında kişisel ilişki kurulduğu gerekçesiyle kadının ... ile kişisel ilişki talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına kararı verilmiştir. Mahkemece, dava tarihleri ve boşanma davasının kişisel ilişkiye ilişkin kısmının eldeki davadaki karar tarihi itibariyle henüz kesinleşmediği dikkate alınmaksızın, davacı kadının ... ile kişisel ilişki talebi yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeyerek, münhasıran kişisel ilişki yönünden yazılı olduğu şekliyle hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir....
Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir. Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında ana ve/veya babalık duygularını tatmin de önemlidir. Çocuk ile babası arasında yeterli kişisel ilişki kurulamadığı taktirde güven duygusunun oluşamayacağı açıktır. Çocuğun babası ile yatılı kişisel ilişki kurulmasına engel somut bir olgu veya iddia bulunmamaktadır. Çocukla baba arasında tesis edilen kişisel ilişki süresi, babalık duygularını tatmine elverişli olmadığı gibi, çocuğun da baba ... ve şefkatini tatmasına da yeterli değildir....
Pazar günü saat 10:00'dan saat 17:00'ye kadar, dini bayramların 2. günü saat 12:00'den aynı gün saat 15:00'e kadar, her yıl 1 Temmuz saat 10:00'dan 10 temmuz saat 17:00'ye kadar” şeklinde kişisel ilişki düzenlenmesine karar verilmiş, taraflarca kişisel ilişki kurulması istinafa getirilmekle ilgili bölge adliye mahkemesince itirazlar esastan reddedilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 325. maddesinde "Olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı diğer kişilere, özellikle hısımlarına da tanınabilir" denilmektedir. Davacılar küçüğün büyük annesi ve büyük babası olup, torunlarını sevme, onunla kişisel ilişki kurulmasını isteme, en doğal haklarıdır. Baba ve davacılar arasında anlaşmazlık bulunması, davacıların torunları ile kişisel ilişki kurmasına engel teşkil etmemelidir....
Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını Türk Medeni Kanununun 324. maddesinin (1.) fıkrasında gösterilen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki kurma hakkı reddedilebilir veya kendilerinden alınabilir (TMK m. 324/2). Tarafların müşterek çocuğu 2016 doğumludur. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden kendisine kişisel ilişki hakkı tanınan davalının, bu hakkını amacına aykırı olarak kullandığını kabule yeterli delil mevcut olmadığı gibi, kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzurunun ciddi olarak tehlikede olduğuna ilişkin bir delil de bulunmamaktadır. Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır....
Davacıların küçüğün babaanne, dede ve amcası olmaları nedeniyle, küçüğü sevmek ve onunla kişisel ilişki kurulmasını istemek en doğal haklarıdır. Anne ile davacılar arasında anlaşmazlık bulunması, küçüğün akrabaları ile kişisel ilişki kurmasına engel teşkil etmemelidir. Babası uzakta bulunan çocuğun bu eksikliğini gidermesi için babasının yakınları ile vakit geçirmesi onun yararına olacaktır. Dosya kapsamında bulunan sosyal inceleme raporları da bu durumu teyit etmektedir. O halde davacılar ile küçük arasında kişisel ilişki kurulmasında bir isabetsizlik yoktur. Ancak, boşanma ilamında baba ile çocuk arasında şahsî ilişki kurulmuş olup, bu şahsî ilişki süresi yaz tatili ile yarıyıl tatilinde de düzenlenmiştir. Dava dışı babanın çocuk ile yarıyıl tatili ve yaz tatilinde şahsî ilişki kurmadığı iddia edilmediği gibi, bu şahsî ilişki süresi içinde davacıların çocuk ile görüşemedikleri yönünde bir iddia da mevcut değildir....
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulü ile, Eşme Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesinin 2018/304 Esas, 2018/373 Karar sayılı ilamı ile belirlenen kişisel ilişki tesisinin değiştirilerek, müşterek çocuk 31.10.2018 doğumlu Güneş Ayaz ile baba arasında terditli olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasına hükmedilmiştir....