WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.(TMK. nun 329/1. maddesi) ./.. -2- Nafaka miktarı, çocuğun yaşı , ihtiyaçları, eğitim durumu ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur. (TMK. nun 330/1. maddesi) TMK.'nın 331.maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Somut olayda; tarafların ... Hukuk Mahkemesinin ....Karar sayılı ilamıyla boşandıkları; sözkonusu karar ile müşterek çocuk 2000 doğumlu ... için aylık 350 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini; iştirak nafakasının kaldırılması veya indirilmesi istemiyle açılan iş bu davanın yaklaşık iki yıl sonra açıldığı, davacının büro elemanı olduğu, aylık 900 TL maaşı olduğu, aylık 350 TL kira ödediği, davalının ise demir ustası olduğu, aylık 1000 TL civarı gelirinin bulunduğu, kira giderinin olmadığı anlaşılmıştır....

    yoksulluk nafakasının 200,00 TL’ye, iştirak nafakalarının 150,00 TL’ye indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      nafakasının kaldırılmasını gerektirir bir durum olmadığından iştirak nafakasının kaldırılmasına ilişkin talebin reddinin doğru ve yerinde olduğu, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin talebin kısmen kabulüne ilişkin karar açısından kabul edilen ve reddedilen miktarların kesin hüküm niteliğinde olduğundan her iki tarafın da istinaf talebinin usulden reddinin gerektiği, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin kısmen kabulüne karar verildiği nazara alındığında da reddedilen nafaka miktarı yönünden davalı lehine vekalet ücreti verilemeyeceğinden davalı taraf lehine vekalet ücreti verilmesinin hatalı olduğu, davacı taraf lehine vekalet ücreti verilmesinin ise doğru ve yerinde olduğu, Yargıtay 2....

      Davacı babanın boşanma döneminde protokol ile çocuklara iştirak nafakası ödemeyi kabul ettiği sıradaki sağlık durumu ile iştirak nafakasının kaldırılmasına ilişkin davayı açtığı sıradaki sağlık durumu arasında bir fark bulunmadığı; en son alınan sağlık kurulu raporunda belirtilen sağlık durumunun boşanma öncesinde de aynı olduğu; babanın durumunda bir değişiklik olmadığı; iştirak nafakasının kaldırılması için gerekli yasal koşulların bulunmadığı açıktır. Somut olayda çocukların büyüyen yaşları ile birlikte artan ihtiyaçları, yapılan harcamaların yoğunluğu, babanın durumunda bir değişikliğin olmayışı gözetilerek iştirak nafakasının kaldırılmasına ilişkin davanın yasal koşulları taşımaması ve hakkaniyete uygun olmaması karşısında reddedilmesi gerekir iken; yanılgılı değerlendirme sonucu kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

        Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, mahkemenizin 2005/188 Esas- 2005/306 sayılı kararı ile davalı ... lehine takdir edilen 350 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, müşterek çocuk ... için takdir edilen iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddine, müşterek çocuk ... için takdir edilen iştirak nafakasının ...'nin evlenerek reşit olması sebebiyle kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Yoksulluk ve iştirak nafakası; boşanma davası sonucunda, evlilik birliğinin sona ermesi ile (boşanma kararının kesinleşmesi sonucu) eş ve çocuklar için hükmedilen nafaka türleridir.Davacının kaldırılmasını istediği nafaka ise, evlilik birliği devam ederken, ayrı yaşamaya dayalı olarak hükmedilen tedbir nafakasına ilişkin bulunmaktadır.Mahkemece; kaldırılması talep edilen nafakanın niteliğinde yanılgıya düşülmüş, yoksulluk ve iştirak nafakası olarak nitelendirilip, bu çerçevede inceleme ve değerlendirme yapılmıştır....

          Mahkemece bozma ilamından sonra, asıl davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde Tuzla Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/504 Esas, 2005/363 Karar numaralı ilamıyla müşterek çocuk Fatih Gök için takdir olunan 100,00 TL iştirak nafakasının 125,00 TL'ye, davacı karşı davalı M.. G.. için takdir olunan 150,00 yoksulluk nafakasının 188,00 TL'ye çıkarılmasına, davalı-karşı davacı S.. G..'ün davasının reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Asıl dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması istemine ilişkin olup birleşen dava yoksulluk nafakasının kaldırılması, iştirak nafakasının kaldırılması veya 100 TL'ye indirilmesi talebine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı-karşı davacı S.. G..'ün temyiz itirazının reddine karar verilmiştir....

            Aile Mahkemesi’nin 2014/563 Esas 2014/678 Karar sayılı ilamı ile hükmedilen aylık 850,00 TL iştirak nafakasının dava tarihi olan 25.11.2020 itibaren aylık 850,00 TL arttırılarak aylık 1.700,00 TL’ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine , iştirak nafakasının hükmün kesinleştiği tarihten başlamak üzere müteakip yıllarda ÜFE oranında artırılarak ödenmesine, Karşı Dava Yönünden; Davalı-karşı davacının iştirak nafakasının kaldırılması olmadığı takdirde indirilmesi yönünden davanın reddine, İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-karşı davacı erkek istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararını reddedilen karşı dava, kabul edilen asıl dava yönünden istinaf ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava; müşterek çocuk adına iştirak nafakasının artırılması, karşı dava iştirak nafakasının kaldırılması ,indirilmesi istemiyle açılmıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada, 2006 yılında boşanma ile birlikte eş ve müşterek çocuklara bağlanan yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılması istenilmiştir. Mahkemece, ... ve ... için reşit olana kadar davacı babanın nafaka yükümlülüğünün devam ettiği gerekçesi ile davanın reddine, ... reşit olduktan sonra iştirak nafakasının kendiliğinden kalktığı gerekçesi ile konusu kalmayan davanın reddine ve eski eşi ...'nin 2008 tarihinde babasının ölümü üzerine mal varlığının arttığı nedeniyle yoksulluk nafakasının ve kızı ...'...

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince; davalının dava dışı bir erkek birlikte yaşadığı, Türk Medeni Kanunu’nun 176. maddesi koşullarının oluştuğu gerekçesiyle yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, müşterek çocuğun bakım ve giderlerine ebeveynlerinin ekonomik güçleri oranında katılmaları gerektiği gerekçesiyle de tarafların ekonomik durumları ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı kadın istinaf dilekçesinde özetle; davanın tümüyle reddi için kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava; yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması, bu talep kabul edilmediği takdirde indirilmesi istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

              de dikkate alınarak indirilmesi şartlarının mevcut olmadığı, iştirak nafakasının indirilmesine yönelik davanın reddine karar verilmesi gerektiği, tarafların boşanma davaları sırasında ve iş bu dava sırasında aynı işlerde çalıştıkları yaklaşık aynı masraflarının olduğu, davacı - karşı davalı kadının almış olduğu nafaka miktarının makul seviyede olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile hakkaniyet ilkesi de göz önüne bulundurularak nafakanın kaldırılması veya indirilmesi şartlarının mevcut olmadığı yönünde kanaat oluştuğundan davalı - karşı davacı erkeğin yoksulluk nafakasının kaldırılması, olmadığı taktirde indirilmesi talebinin reddine karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu