Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının birleşen boşanma davasında tanık deliline dayanmadığı ve tedbir nafakası dosyasındaki beyanlara delil olarak dayandığının anlaşıldığı, bu kapsamda yapılan değerlendirmeye göre de; erkeğe yüklenen hakkında başka bir kadınla birlikte yaşadığı yönünde söylentiler çıktığı vakıasının yüklenmesinin hatalı olduğu, diğer kusurların doğru ve yerinde olduğu, bunun yanında kadın ve annesinin erkeğin annesini darp ettiklerinin de sabit olduğu geçimsizliğe sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu, birleşen boşanma davasında çocuk ve kadın için nafaka taleplerinin birleşen önlem nafakası davasında karara bağlandığından nafaka talepleri hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinin, önlem nafakası ile boşanmanın fer'îsi niteliğindeki tedbir iştirak ve tedbir yoksulluk nafakalarının birbirinden ayrı nafakalar olduğundan hatalı olduğu gerekçesi ile; ziynet alacağına ilişkin dosyanın...
katkıda bulunma yükümlülüğü nazara alındığında çocuklar için önlem nafakası verilmesinin doğru olduğu, miktarlarının yerinde olduğu, çocuklar için verilen önlem nafakası miktarlarının reddedilen kısımları yönünden kararın kesin olduğu, tüm bu nedenlerle kadın için verilen önlem nafakası yönünden davalı erkeğin istinaf talebinin kabulüne, davacı kadının istinaf talebinin reddine, çocuklar için verilen önlem nafakası miktarı yönünden reddedilen kısımların miktar itibari ile kesin olması nedeni ile davacı kadının istinaf talebinin reddine, müşterek çocuklar için verilen önlem nafakası miktarının yerinde olduğundan davalı erkek vekilinin istinaf talebinin reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulünü boşanma dosyası ile birleştirme kararı verilmemesini, boşanma davasında da tedbir nafakasına hükmedilmesi nedeni ile mükerrer nafakaya hükmedilmesini ve nafaka miktarını istinafa getirmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava önlem nafakası istemine ilişkindir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyalarından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır....
Davacı kadın vekili istinaf dilekçesi ile; TMK 197.maddeye dayalı önlem nafakası davasının boşanma davasının feri niteliğinde olmadığını, verilecek kararların birbirlerini etkileyecek nitelikte olmadığını, önlem nafakası davasının basit yargılama usulüne tabi olan tahkikat aşamasının tamamlandığını, boşanma davasının ilk celsesinin dahi yapılmadığını, birleştirme kararının yanlış olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, TMK 197.madde gereğince önlem nafakası davasıdır. İlk derece mahkemesince, davanın İstanbul Anadolu 17. Aile Mahkemesinde 27.07.2022 tarihinde açılan taraflar arasında derdest boşanma davası ile birleştirilmesine karar verilmiş, davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Dosya içeriğine göre ... kadın vekili tarafından önlem nafakası davasında temyize konu edilen yıllık toplam reddedilen nafaka miktarı Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 238.735,737 TL’nin altında kalmaktadır. Açıklanan nedenlerle ... kadının önlem nafakası davasının reddedilen kısmına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. ... kadın vekilinin diğer yönlerden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan boşanma ve fer'îlerine yönelik temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Hukuk Dairesinin 13/02/2019 tarih, 2017/3373 Esas ve 2019/1064 Karar sayılı ilamında işaret edildiği üzere, kadının ağır kusurlu olması önlem nafakası verilmesine engel değildir. Kadın için hükmedilen nafaka miktarının kadının yaşına ihtiyaçlarına, nafaka yükümlüsünün de ekonomik ve sosyal durumuna uygun olduğu, değerlendirilmiş kadına hükmedilen önlem nafakasına yönelen tarafların istinaf talepleri reddedilmiştir. Çocuk için hükmedilen nafaka miktarı ise çocuğun yaşına ihtiyaçlarına, tarafların gerçekleşen ekonomik ve sosyal durumuna göre düşüktür. Davacı davalı kadının çocuk için hükmedilen önlem nafakasına yönelen istinafı yerinde görülerek nafaka çocuk için aylık 500,00 TL olarak belirlenmiştir. Erkeğin çocuk için hükmedilen önlem nafakasına yönelen istinafı ise nafakanın yıllık miktarının 2019 yılı için kesinlik sınırı olan 4.400,00 TL'nin altında olması nedeniyle HMK'nın 341/4. maddesi hükmü gereği kesin niteliktedir....
Mahkemece, tarafların TMK 166/3 maddesi gereğince boşanma, velayet ve boşanmanın fer'i niteliğinde bulunan nafaka, maddi ve manevi tazminat hususlarında anlaşarak boşandıkları, arafların duruşmada alınan beyanlarında iştirak nafakası ve çocuğun okul giderlerinin karşılanması dışında nafaka talepleri olmadığını açıkça ifade ettikleri, mahkemenin de buna istinaden belirtilen iştirak nafakası dışında nafaka konusunda karar verilmesine yer olmadığına dair karar verdiği, takibe konu alacağın dayanağının ara karar olup bu konuda esas hakkında hüküm oluşturulmadığından ara kararından sarfinazar olunarak verilen hükmün kesinleştiğinin kabulü gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir....
Yoksulluk nafakası, bir bakıma evlilik birliği devam ettiği sürece söz konusu olan karşılıklı bakım ve geçindirme ödevinin devam ettirilmesi anlamını taşımaktadır (Akıntürk, T./Ateş, D., Aile Hukuku, C. 2, İstanbul 2019, s. 302). 23. Yoksulluk nafakasının amacı hiçbir zaman nafaka alacaklısını zenginleştirmek değildir. Yoksulluk nafakasıyla, boşanma sonucunda yoksulluk içine düşen eşin asgari yaşam gereksinimlerinin karşılanması düşünülmüştür. Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için nafaka talep eden eşin boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olmasının yanı sıra, nafaka talep edilen eşin de nafaka ödeyebilecek ekonomik gücünün bulunması, diğer bir ifadeyle kendi kusurundan kaynaklanmamak koşuluyla yoksul olmaması gerekmektedir....
nin 2016/17972 esas 2017/7121 karar sayılı ilamında da değinildiği üzere erkeğin reddedilen ilk boşanma davasını açmakla fiili ayrılığa sebebiyet verdiği, boşanma davasının reddinin kesinleşmesinden sonra erkeğin kadının müşterek konuta dönmesi için barışma girişiminde bulunmadığı, bu halde kadının ayrı yaşamada haklılığının kabulünün gerekmesine rağmen davacı kadının kendisi için talep ettiği önlem nafakası talebinin reddi kararının isabetsiz olduğu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaçları, anne yanında yaşıyor olması dikkate alınarak çocuk için takdir olunan önlem nafakasının yeterli olduğu, nafakaların dava tarihinden itibaren başlatılmasının gerektiği, bu yönüyle karar tarihinden itibaren hükmedilmesinin de isabetsiz olduğu anlaşılmakla; davacı kadın için kendisi lehine dava tarihinden itibaren 750,00 TL önlem nafakasına hükmedilmesine, müşterek çocuk için hükmedilen 650,00 TL önlem nafakasının dava tarihinden itibaren başlatılmasına karar verilerek...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1063 KARAR NO : 2022/969 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ŞUHUT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/10/2021 NUMARASI : 2020/47 ESAS 2021/205 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Önlem Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....