WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir. Somut olayda; tarafların 08.06.2010 tarihli karar ile boşandığı, 1997 doğumlu müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiği, karar ile müşterek çocuk lehine 150,00 TL iştirak nafakasının davalıdan tahsiline karar verildiği, davacı-karşı davalının .... olduğu, aylık gelirinin 2.967,89 TL olduğu, davalı-karşı davacının hemşire olduğu, aylık gelirinin 1.410,81 TL maaş ve 641,83 TL ek ödeme olduğu tespit edilmiştir....

    ve müşterek çocuk için 350,00- TL.lik iştirak nafakasının günün ekonomik koşulları ve müşterek çocuğun büyümesi ve ihtiyaçlarının artması sonucu yetersiz kaldığını, davalının ekonomik durumundaki düzelme, yüksek enflasyon karşısında paranın alım gücündeki düşüş ve müşterek çocuğun ihtiyaçlarındaki artış da göz önünde bulundurularak bu davanın açılmasının zorunluluğu doğduğunu, iş bu dava ile birlikte müvekkilleri lehine hükmedilen nafaka miktarına her yıl için Üfe oranında artırım yapılması talep ettiklerini, bu nedenlerle davanın kabulü ile aylık 500,00- TL. olan yoksulluk nafakasının 500,00- TL. arttırılarak 1.000,00- TL.ye çıkarılmasına, aylık 350,00- TL. olan iştirak nafakasının ise 250,00- TL. arttırılarak 600,00- TL.na çıkarılmasına ayrıca artırılan nafaka miktarına her yıl değişen oranlarda Üfe endeksi de dikkate alınarak artırım yapılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Md 297/2). 2- Davalı tarafın yoksulluk nafakasına ilişen temyiz itirazının incelenmesinde; TMK. nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında, boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir....

      Mahkemece bozma kararına uyulmak suretiyle, davacının evlenmiş olduğu hususu nazar-ı dikkate alınmadan ve dava konusunun nafaka arttırım talebi olmasına rağmen davacı ve müşterek çocuk lehine ilk defa nafakaya hükmedilir gibi "... lehine 150 TL, ... lehine 175 TL nafaka taktirine" şeklinde hüküm tesisi uygun bulunmamıştır. O halde mahkemece yapılacak iş; davacı lehine iş bu davanın açıldığı tarihten davacının evlendiği 27.01.2011 tarihine kadar olan dönemi kapsayacak şekilde yoksulluk nafakasının arttırılması cihetine gidilmeli; hükmü ise iştirak nafakası ile yoksulluk nafakasının arttırılması şeklinde kurmak olmalıdır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın haksız ve yersiz olduğunu, davacının akli dengesinin yerinde olduğunu, nafakadan doğan yükümlülüklerden kurtulmak için davanın açıldığını, yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılmasının koşullarının oluşmadığını, davacının bu tarihe kadar hiç nafaka ödemediğini, raporların sahte olduğunu ve itibar edilemeyeceğini, adli tıptan rapor alınmasının zorunlu olduğunu, davanın reddine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir....

        yoksulluk nafakasının 1.000 TL müşterek çocuklar için de 500'er TL'den toplam 1.500 TL iştirak nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

        Dava; iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı talebine ilişkindir. 1- a-)Davalı tarafın arttırılan iştirak nafakasının miktarına dair yapmış olduğu istinaf başvurunun incelemesinde; TMK'nın 182. maddesine göre; boşanma kararı ile velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. TMK'nın 330. maddesindeki düzenleme, nafaka miktarının çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçlerine göre belirlenir şeklindedir. TMK'nın 331. maddesi uyarınca da; durumun değişmesi halinde hâkim, nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırabilir. TMK'nın 328/1. maddesinde “Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder.” Aynı yasanın 2. fıkrasında ise, “Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere,eğitim sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler.” hükmü mevcut bulunmaktadır....

        Somut olayda; mahkemece, taraf delillerinin toplandığı, delillerin değerlendirilmesinde hata yapılmadığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, paranın satın alma gücü, önceki yoksulluk nafakası kararı üzerinden geçen süre ve TMK. m.4'te yer alan hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında, mahkemece davacı yararına taktir edilen yoksulluk nafakası arttırımının düşük olmadığı, davacı kadın yararına arttırılan yoksulluk nafakası miktarlarının usul ve yasaya uygun olduğu, anlaşıldığından, davacı tarafın bu hususa yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.1 gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir. 3- Davacı Tarafın Müşterek Çocuklar Yönünden Hükmedilen Nafaka Miktarının Az Olduğu Yönündeki İstinaf Talebi İncelemesinde; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 19/02/2015 NUMARASI : 2014/595-2015/180 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; Konya 4. Aile Mahkemesinin 2011/1084Esas ve 2013/771 Karar sayılı boşanma dosyası ile davalı ile boşandıklarını, müşterek çocuğun velayetinin davacıya verildiğini, davalıya 200 TL yoksulluk nafakası bağlandığını, davalının yetim aylığı almaya başlaması nedeniyle 200 TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını ve müşterek çocuk için uygun miktarda iştirak nafakasına karar verilmesini talep etmiştir....

          sürerek, ödeyemediği ve ödeyemeyeceği nafakaların kaldırılmasına, ve geriye dönük biriken tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakalarının ödeyemediği bölümlerinin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu