DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı dava dilekçesinde özetle; davasının kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, iştirak nafakasının aylık 4.500,00 TL olarak davalıdan alınarak tarafına ödenmesini, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. SAVUNMA:Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin kabulü ile iştirak nafakası artırılması talebinin reddini, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Dava dosyası....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2002/37 E ve 2003/379 K sayılı ilamı ile aylık 100,00 TL olarak hükmedilen yoksulluk nafakasının 400,00 TL artırımı ile aylık 500,00 TL'ye çıkarılması istenilmiş; mahkemece davanın kısmen kabulüyle yoksulluk nafakasının aylık 300,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak 6100 sayılı HMK'nun 340. maddesi "Adli yardımdan yararlanan kişi için mahkemenin talebi üzerine baro tarafından görevlendirilen avukatın ücreti, yargılama gideri olarak Hazineden ödenir" hükmünü amirdir....
Mahkemece; yoksulluk nafakasının 325 TL'ye, iştirak nafakasının 350 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davacı tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının yoksulluk nafakasına dair temyiz itirazları ile iştirak nafakası yönünden sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, TMK.'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 21/10/2014 NUMARASI : 2013/677-2014/729 Taraflar arasındaki iştirak ve yoksulluk nafakalarının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesi ile; ikiz ortak çocuklar için ödenen aylık 150.00.- şer TL iştirak nafakasının ve davacı için ödenen 200.00.- TL yoksulluk nafakasının yetersiz olduğunu ileri sürerek, nafakaların 300.00.- er TL ye yükseltilmesine ve nafakaların her yıl artması için oran belirlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
HD 2018/757 Esas- 2018/2552 Karar sayılı ilamıyla ilk derece mahkemesince hükmolunan yoksulluk nafakasının 1.000 TL'ye yükseltilmesine yönelik karar) 1.000 TL olarak hükmolunan ve 05/11/2018 tarihinde kesinleşen davacı T1 lehine hükmolunan yoksulluk nafakasının 26/10/2022 dava tarihi itibariyle 2.180,00 TL arttırılarak aylık 3.180,00 TL'ye YÜKSELTİLMESİNE, hükmolunan yoksulluk nafakasına kararın kesinleşme tarihi ve yıl dönümlerinden itibaren ÜFE oranında arttırım yapılmasına, Çarşamba 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) 2017/243 Esas- 2018/7 Karar sayılı ilamıyla ( Samsun BAM 4....
sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Asıl davada artırılmasına karar verilen iştirak ve yoksulluk nafakalarının yıllık miktarları ayrı ayrı (300,34 XX 304) 3.600,00 TL, karşı davada ise davalı - davacı tarafından kaldırılması talep edilen ve mahkemece reddedilen yoksulluk nafakasının yıllık miktarı (500,00 TL X 12) 6.000,00 TL olup 8.000,00 TL'nin altındadır. Hüküm, davalı - davacı yönünden yıllık nafaka miktarı itibariyle kesin niteliktedir. (Yargıtay 3. HD. 26.03.2012 tarihli ve 2012/4119 Esas- 2012/7991 Karar sayılı kararı) Karar tarihi itibariyle, HMK.'...
sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Asıl davada artırılmasına karar verilen iştirak ve yoksulluk nafakalarının yıllık miktarları ayrı ayrı (300,34 XX 524) 3.600,00 TL, karşı davada ise davalı - davacı tarafından kaldırılması talep edilen ve mahkemece reddedilen yoksulluk nafakasının yıllık miktarı (500,00 TL X 12) 6.000,00 TL olup 8.000,00 TL'nin altındadır. Hüküm, davalı - davacı yönünden yıllık nafaka miktarı itibariyle kesin niteliktedir. (Yargıtay 3. HD. 26.03.2012 tarihli ve 2012/4119 Esas- 2012/7991 Karar sayılı kararı) Karar tarihi itibariyle, HMK.'...
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, karşı dava olan yoksulluk artırımının davacısı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, asıl dava olan yoksulluk davasının indirimi davacısı ... ... vekilinin ise sair temyiz itirazların reddine, Ancak, karşı dava olan yoksulluk nafakasının artırılması davasının tümden reddedilmiş olmasına göre bu davada kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunan davalı ... lehine vekalet ücretine hükmolunması gerekirken bu konuda bir karar verilmemiş olması doğru değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün son fıkrasından önce gelmek üzere "reddedilen yoksulluk nafakası artırımı davasında davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesaplanan 2160 TL vekalet ücretinin karşı davacı Lerzandan alınarak...
Aile Mahkemesi'nin 2018/1031 Esas sayılı dosyası ile iştirak nafakasının artırımı davası açıldığı, mahkemenin 17/09/2019 tarih, 2019/688 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk için bağlanan iştirak nafakasının aylık 350,00TL'ye çıkarılmasına karar verildiği, davacı tarafından davalı kadın için bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırılmasının ve fazla ödenen nafaka miktarının istirdatının talep edilidği, ilk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama neticesinde davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi yönünden hukuki yarar yokluğundan reddine, yoksulluk istirdatına ilişkin davasının ise reddine karar verildiği, ilk derece mahkemesi kararının usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edildiği, davacı tarafça verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle istinaf kanun yoluna başvurulduğu, tüm dosya kapsamına göre davacı kadın tarafından Adana 5....
-TL yoksulluk nafakasının arıtrımına ilişkin olduğu, söz konusu kararın kesinleşmesinden itibaren yaklaşık 4 yıl geçtiği, bu arada paranın satın alma gücünde azalma olduğu ve davacının ihtiyaçlarının arttığı, ayrıca sağlık sorunları nedeniyle çalışamadığı, geçimini çocuklarının sağladığı anlaşılmakla, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, davalının da yeniden evlendiği, bakmakla yükümlü bir eşinin olduğu ve şuan emekli olduğu da göz önüne alınarak hakkaniyet ilkesi çerçevesinde davacı için takdir edilen yoksulluk nafakasının uygun miktarda artırılmasına ve nafakaya her yıl TÜİK tarafından belirlenen ÜFE orarında artırım uygulanmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "1- Davanın KISMEN KABULÜNE, Mahkememizin 2015/671 E - 2016/461 K sayılı dosyasından davacı için hükmedilen aylık 600,00.-TL yoksulluk nafakasının dava tarihi itibariyle aylık 300,00.-TL artırılarak, aylık 900,00....