Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20.01.2022 NUMARASI : 2021/69 ESAS, 2022/38 KARAR DAVA KONUSU : YARDIM NAFAKASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğundan; Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalının kızı olduğunu, anne ve babasının 15 yıl önce boşanması nedeniyle anne yanında yaşadığını, reşit olduğu için iştirak nafakası da almadığını, halihazırda işi ve geliri olmadığını belirterek aylık 1.500,00 TL yardım nafakasının her yıl TEFE/ÜFE oranında artırılarak davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının işsiz olduğunu, davacının yardım nafakasına hak kazanmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

Kimlik numaralı Müşterek çocuk İpek Kocaman lehine dava tarihi olan 19/12/2019 tarihinden itibaren aylık 1.400,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, küçük reşit olduğunda nafakanın kaldırılmasına karar verilmiştir. Davalı vekili, nafaka takdiri ve miktarı yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde, istinaf talebinin reddi ile kararı onanmasına karar verilmesini talep etmiştir. TMK'nun 328/1. maddesi gereğince; ana ve babanın bakım borcu çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. (TMK.182/2) TMK'nun 331. maddesi uyarınca; “durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır.” Kural olarak; anne babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder....

Ancak Dairemizce oluşturulan yeni İçtihat gereğince borçlunun, somut olayda da gözlendiği gibi birbirini takip eden tarihlerde, tüm nafaka borçlarını kapsamasa dahi birtakım ödemeler yaptığı ve yapılan bu ödemelerin nafaka borcuna ilişkin olduğuna dair bir açıklama olmasa bile, ödenen miktar nispetinde nafaka borcundan kurtulacağının kabulü gerekmektedir. Zira işleyen nafaka borcu bulunan bir borçlunun, yaptığı ödemelerin, bu borç dışında, ahlaki bir ödeme olduğunu kabul etmek hak kaybına neden olmaktadır. Kaldı ki, zorunlu olsa dahi, nafaka borcu da nitelik itibariyle temelde ahlaki bir ödemedir. Açıklanan nedenlerle Dairemizce içtihat değişikliğine gidilmiş ve az yukarıda belirlenen ilkeler kabul edilmiştir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 21.04.2021 NUMARASI : 2019/953 ESAS, 2021/562 KARAR DAVA KONUSU : KATILIM NAFAKASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalı ile Gaziosmanpaşa 5.Aile Mahkemesinin 2019/189 Esas, 2019/807 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı boşandıklarını, çocukları Mert ve Ömer'in velayetinin kendisine verildiğini, davalının kendisi ve çocuklar için nafaka talebinde bulunma, "ben senin ve çocukların her türlü maddi ve manevi masrafını karşılarım" dediğini, bu nedenle nafaka istemediğini, ancak çocukların ihtiyaçlarını karşılamadığını belirterek her bir çocuk için 750,00'Şer TL olmak üzere...

    Aile Mahkemesinin 28/06/2016 tarih ve 2016/163 Esas sayılı kararı ile boşandıklarını, ortak çocuğun velayetin davacı anneye verildiğini, anlaşmalı protokolde talep edilmediğinden iştirak nafakası yönünden karar verilmediğini, müşterek çocuk Elif'in Özel Cebir Anadolu Lisesi 1. sınıf öğrencisi olduğunu, üniversite hazırlıklarının başlaması, akabinde artacak eğitim ve kişisel masraflarını asgari ücretle çalışan müvekkilinin tek başına karşılamasının imkansız olduğunu belirterek tarafların müşterek çocuğu Elif için dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 2.500,00 TL iştirak nafakasının davalı babadan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır....

    BOŞANMAMANEVİ TAZMİNATYOKSULLUK NAFAKASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 174 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 175 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 253 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, manevi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Kadının açtığı boşanma davasında, davalı kocanın kesin mehil sonucu tanıklarının dinlenmemesine karar verilmiş olması kocanın daha sonra açtığı ve bu dava ile birleşen boşanma davasında delil göstermesine ve tanıklarının dinlenmesine engel değildir....

      Dava, velayet hakkı kendisine bırakılan anne tarafından açılan çocuk için iştirak nafakası davasıdır. 4721 Sayılı TMK.nun 185/2 maddesine göre; “eşler çocukların bakımına, eğitim ve gözetimine beraberce özen göstermekle yükümlüdürler. Aynı Kanun’un 327/1 maddesine göre “çocuğun bakımı, eğitim ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır.” 4721 Sayılı TMK.nun 330. maddesine göre de; “nafaka miktarı çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenecektir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur.” Dava iştirak nafakası davasıdır. İlk derece mahkemesince kısa karar ve gerekçeli kararın hüküm kısmında iştirak (katılım) nafakası yazılması gerekirken tedbir nafakası ibaresi kullanılması doğru görülmemiş ise de, bu hususun ilk derece mahkemesince maddi hata olması nedeniyle her zaman düzeltilebileceği görülmekle hataya değinilmekle yetinilmiştir....

      DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı dava dilekçesiyle özetle: boşanmaya, müşterek çocuk Sude Gün'ün velayetinin dava sürecinde tedbiren dava sonunda tarafına verilmesini ve 250.000- TL maddi ve 100.000- TL manevi olmak üzere toplam 350.000- TL tazminat ile dava sonunda iştirak ve yoksulluk nafakasına dönüştürülmek üzere müşterek çocuk için 500- TL, kendisi için 1.000- TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, aylık 1.500- TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesini, davalının kendisine ve müşterek çocuğa yaklaşmasının önlenmesi için gerekli tedbirlerin alınması talep ve dava etmiştir....

      Her ne kadar davalı vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı hükmedilen iştirak nafakası miktarının fahiş olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulmuş ise de; yerel mahkemece toplanan deliller neticesinde,müşterek çocuğun davalı baba tarafından tanındığı ve hali hazırda davacı anne ile birlikte kaldığı, babanın müşterek çocuk için düzenli olmayan bir şekilde zaman zaman destek sağladığı, çocuğun kreşe gittiği, müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaçları, TÜİK’in yayınladığı TÜFE oranları, davalının yaşadığı ülke dikkate alınarak döviz kurundaki değişimler ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak, talebin kısmen kabulü ile dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 1.500 TL İştirak nafakasının davalı babadan alınarak davacı anneye verilmesinde usul ve esas açısından herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı gibi, hükmedilen nafaka miktarının yerinde olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi yönünde karar verilmesi gerektiği kanaat ve düşüncesiyle aşağıdaki şekilde...

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27.03.2023 NUMARASI : 2021/1423 ESAS, 2023/505 KARAR DAVA KONUSU : YARDIM NAFAKASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğundan; Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 2003 doğumlu olup anne ve babasının Bakırköy 5.Aile Mahkemesi'nin 2009/658 Esas, 2009/712 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, davacının velayetinin annesine verildiğini ve aylık 200,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, davacının 27.01.2021 tarihinde reşit olduğunu ve reşit olduğu tarihte iştirak nafakasının kesildiğini, üniversite sınavına hazırlandığını belirterek günümüz ekonomik koşulları dikkate alınarak aylık 1.500,00 TL yardım nafakasının her yıl ÜFE-TÜFE ortalaması oranında arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

      UYAP Entegrasyonu