Y A R G I T A Y K A R A R I Davada, anlaşmalı boşanma ile kabul edilen davalı kadın yararına aylık 350 TL yoksulluk ile müşterek çocuk için aylık 350 TL iştirak nafakasının artırılması yönünden davalı tarafından en son 10.02.2009 tarihinde açılan dava neticesinde, davalı kadın için aylık 530 TL yoksulluk, müşterek çocuk için aylık 660 TL iştirak nafakasına hükmedilip ayrıca nafakaların her yıl %15 oranında artırılmasına karar verildiği, ancak davalının boşanmadan sonra maddi durumunun iyileşmesi, davacının da işlerinin kötüye gitmesi ve gelirinin azalması nedeniyle hükmolunan nafakaların katlanılamaz hale geldiği belirtilerek öncelikle yoksulluk nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde aylık 150 TL'ye indirilmesi, iştirak nafakasının da aylık 150 TL'ye indirilmesi istenilmiştir....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ...’in yayınladığı ... oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ... Aile Mahkemesinin 09/04/2009 tarih ve E.2007/513-K.2009/299 sayılı kararı ile boşandıkları bu kararın 14/09/2010 tarihinde kesinleştiği ve davacı tarafından 22/12/2011 tarihinde iş bu davanın açıldığı anlaşılmış olup, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın ...’in yayınladığı ... oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Bununla birlikte, TMK. 175.maddesi hükmü gereğince; boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Müteakip 176/4.maddesine göre ise; “Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir”....
Ancak; TMK'nun 175.maddesine göre; ''Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.'' TMK'nun 176/4. maddesine göre de tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ispat edilmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile düşük nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
-2- Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen Dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ....’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; davacının ev hanımı olup gelirinin olmadığı, davalının ise ....ı olup 6.757 TL civarı gelirinin olduğu, davalının gelir durumunda nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı anlaşıldığından, mahkemece takdir edilen nafaka yüksektir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BOLVADİN ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 15/05/2014 NUMARASI : 2014/127-2014/187 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakanın artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde, boşanma ilamıyla lehine aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini; nafakanın, ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını belirterek, yoksulluk nafakasının 500,00 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde davanın reddini istemiştir. Mahkemece, yoksulluk nafakasının aylık 400,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir....
Tüm bu bilgiler ışığında somut olay irdelendiğinde; artırımı talep edilen yoksulluk nafakasının 26.11.2001 tarihinde kesinleşen boşanma ilamıyla belirlendiği, eldeki artırım davasının 06.05.2013 tarihinde açıldığı, tarafların ekonomik ve sosyal durumunda boşanmadan sonra olağanüstü bir değişiklik olduğuna dair bir iddianın ileri sürülmediği görülmüştür. Mahkemece, yoksulluk nafakasına karar verilen 26.11.2001 tarihinden arttırım davasının açıldığı 06.05.2013 tarihine kadar geçen süre ve yoksulluk nafakasının niteliği gözetilerek, nafakanın TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında arttırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yüksek oranda nafaka artışına karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerekmiştir....
İddia, tanık anlatımları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve tüm dosya içeriğine göre; taraflar arasında görülen boşanma davası sonucunda hükmedilen aylık 400,00- TL yoksulluk nafakasının işbu kararın kesinleşme tarihi olan 03.09.2018 tarihinde itibaren geçerli olduğu davalı-karşı davacının nafaka arttırım davasını 08.10.2018 tarihinde aradan otuzbeş gün geçtikten sonra açtığı bu süreçte davalı-karşı davacının ihtiyaçları ve gelir durumu ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre değişiklik bulunmadığı aksine boşanma davasının yargılaması sırasında herhangi bir işi ve geliri bulunmayan davalı-karşı davacının çalışmaya başladığı dikkate alındığında davalı-karşı davacının yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davalı-karşı davacının bu yöndeki istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafaka attırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, dava dilekçesinde; davalı ile boşandıklarını, müşterek çocuk Hatice'nin velayetinin kendisine verildiğini, boşanma kararı ile kendisine 200,00 TL yoksulluk, müşterek çocuk için 100,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, iştirak ve yoksulluk nafakasının günün ekonomik koşullarına göre yetersiz kaldığından, yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL’ ye, müşterek çocuğun iştirak nafakasının aylık 250,00 TL ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....