Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olaya gelince; davacı kadının ev hanımı olduğu, davalının ise polis memuru olduğu, davalının gelir durumu ile kadının ihtiyaçları göz önüne alındığında davacının talep ettiği yoksulluk nafakasının tamamına hükmedilmesinin adil olacağı düşünülmüştür. Davacı tarafından istenen yoksulluk nafakasının tamamının kabulü halinde dahi davacının ihtiyaçları için yetersiz olabileceği, istenen nafakanın tamamının kabulünün davalıyı ödeme güçlüğüne düşürmeyeceği anlaşıldığından 650 TL olan yoksulluk nafakasının talep edildiği gibi 850 TL arttırılarak 1.500 TL'ye çıkartılması gerekmiştir....

İştirak nafakasının artırılması yönünden yapılan istinaf incelemesinde; İştirak nafakası arttırılmak istenen müşterek çocukların davada ihtayari dava ortağı olup, her nafaka ayrı ayrı değerlendirilir (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2012/4119- 7991 Esas,Karar sayılı ilamı). Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka (farkı) miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Karar tarihi itibarıyla miktar veya değeri 4.400,00 Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir (6100 sayılı HMK m.341/2). Davada; müşterek çocuklar lehine daha önce hükmedilen 500,00'er TL iştirak nafakasının 700,00 'er TL'ye artırılmasına karar verilmiş olup, davacı tarafından talep 1.000,00'er TL olduğundan, reddedilen her bir çocuk için iştirak nafakası miktarı aylık 300,00 TL olup, ayrı ayrı reddedilen yıllık nafaka farkının toplamları 4.400,00 TL'yi geçmemektedir....

Aile Mahkemesinin 2016/52 Esas - 2016/140 karar sayılı dosyası ile davacı lehine 250TL yoksulluk nafakasına hükmolunduğu, davalının emekli olduğu ,evinin kendine ait olduğu ve başkaca kira gelirlerinin olduğundan bahisle yoksulluk nafakasının artırılması için açılan davada İlk Derece Mahkemesince 07/07/2020 tarihli karar ile davacı lehine aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 250 TL arttırılarak 500 TL ye yükseltildiği, bu kararın davalı tarafça istinaf edilmesi üzerine, HMK 341/2 maddesi gereğince miktar veya değeri 5.390,00 TL'yi geçmeyen mal varlığına ilişkin kararların kesin olduğu, İlk Derece Mahkemesince hükmedilen aylık 250,00 TL artışı olan yoksuluk nafakasının bir yıllık miktarının 3.000 TL'ye tekabül ettiği, dolayısıyla, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kesinlik sınırının altında kaldığı, bu durumda davalının yaptığı istinaf başvurusunun H.M.K'nun 352. maddesi gereğince reddine karar verilmesinin gerektiğine dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davacı ile boşandıklarını, ortak çocukların velayetlerinin anneye verildiğini, davalı kadına aylık 950 TL yoksulluk nafakası Şerife Sena için 150 TL, Zeynep Ahsen için 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aralarındaki protokol mucibince kadının nafakalara ÜFE TÜFE artırımı yaparak toplam 3421 TL aylık iştirak ve yoksulluk nafakasının tahsili için aleyhine icra takibi yaptığını, DSİ de teknisyen olarak çalıştığını, 9000 TL maaş aldığını, maaşının ÜFE oranında artmadığını, belirterek yoksulluk nafakasının 1000 TL'ye, iştirak nafakasının Şerife Sena için 380 TL'ye Zeynep Ahsen için 633 TL'ye indirilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın reddine karar verilmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, tarafların ... Aile Mahkemesinin 2010/352 E. 2011/563 K. sayılı ilamı ile boşandıklarını, kararla birlikte kendisi lehine 150 TL yoksulluk nafakasına, velayeti kendisine bırakılan müşterek çocuk lehine de 150 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen sürede nafakaların yetersiz kaldığını ileri sürerek, nafakaların ayrı ayrı 500 TL'ye artırılmasını talep etmiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir....

    Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2007/562 esas, 2009/15 karar sayılı ilamı ile davacı T1 için hükmedilen aylık 250,00- TL yoksulluk nafakasının dava tarihi olan 20/05/2021 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 647,00- TL arttırılmak sureti ile aylık 897,00- TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacı T4 için dava tarihi olan 20/05/2021 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 800,00- TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine hükmolunmuştur....

    ın velayetlerinin kendisine verildiğini, kendisi için aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasına, müşterek çocuklar.... için aylık 100,00 TL, Kayra için aylık 100,00 TL ve... için aylık 75,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen sürede, çocukların okul giderlerinin artması, paranın alım gücü ve nafakanın yetersizliği nedeniyle yoksulluk nafakasının 1.000,00 TL'ye ve iştirak nafakasının her üç çocuk için ayrı ayrı 500,00'er TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Duruşmadaki beyanında davanın reddini istemiştir....

      Hukuk Daresinin uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosya kapsamından; tarafların 17.02.2003 tarihinde boşandıkları, boşanma kararı ile birlikte davacı-davalı lehine 500 TL yoksulluk, çocuk yararına 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, yoksulluk nafakasının Kadıköy 4....

      Aile Mahkemesinin 2010/654 esas 2010/932 karar sayılı ilamı ile davacı için verilen yoksulluk nafakasının 07/03/2016 tarihi itibari ile 2.000,00 TL' ye yükseltilmesine, küçükler ...,... için verilen iştirak nafakalarının 07/03/2016 tarihi itibari ile 2.000'er TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, ilk derece mahkemesinin kararına karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince; Ankara 6. Aile Mahkemesi'nin 27/12/2017 tarih, 2016/403 Esas, 2017/2051 Karar sayılı hükmü usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan, tarafların istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş,hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-)Dava,yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir....

        Bu nedenle davacı kadına takdir edilen yoksulluk nafakasının TÜİK tarafından belirlenen yıllık Üfe oranı üzerinden artışı gerekir. İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü kararı isabetli olmakla birlikte ÜFE oranındaki artışın gözetilmemesi hatalı olup yoksulluk nafakasının yıllık ÜFE artış oranına göre 650,00 TL ye çıkarılmasına ve davacının istinafının kısmen kabulüne karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        UYAP Entegrasyonu