Davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının kayyım atanmaması, velayetin değiştirilmesi, kurulan şahsi ilişkinin yetersizliği, çocuklar için hüküm altına alınan iştirak nafaka miktarlarının yüksek olması yönünden hatalı olduğunu belirterek kararı bu yönden istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava velayetin değiştirilmesi davasıdır. Resen kamu düzenin ilgilendiren haller ile tarafların istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda; İlk derece mahkemesince; tüm taraf delillerinin toplandığı ve gösterilen tanıkların dinlendiği usul hükümlerinin uygulanmasında ve kurulan ulaşılan nihai sonuçta bir hata edilmediği anlaşılmaktadır. Dosya kapsamına göre Sivas 1. Aile Mahkemesi'nin 2020/679 Esas 2020/653 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı boşandıkları, 2007 ve 2014 doğumlu çocukların velayetinin davalı babaya verildiği, davacı annenin de velayetin değiştirilmesi için dava açtığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki velayetin değiştirilmesi, nafaka, kişisel ilişkinin değiştirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı-karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; tarafların boşandıklarını, müşterek çocuğun velayetinin davalı anneye verildiğini, çocuk lehine aylık 2.000,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, hali hazırda boşanma davası sırasındaki koşulların değiştiğini belirterek; çocuğun velayetinin müvekkiline verilmesini, bu talep kabul edilmezse boşanma ilamı ile hükmedilen 2.000,00 TL iştirak nafakasının kaldırılmasını veya 1.657,38 TL'ye indirilmesini, velayetin değiştirilmesi halinde ise çocuk için aylık 1.500,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmesini,...
Hukuk Dairesinin 2017/5258 Esas 2017/11244 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere davacının talebinin terditli olduğu, davacının talebinin velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde kişisel ilişkinin düzenlenmesine, iştirak nafakasının indirilmesine ilişkin olduğu, bu taleplerinin birisi kabul, diğerleri ret olsa bile bu talepler açısından tam kabul gibi değerlendirilerek yargılama gideri ve vekalet ücreti takdir edilmesinin gerekeceği kaldı ki bu taleplerinin reddine karar verildiğinden davacı erkek lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu anlaşılmakla davalının bu yöne ilişkin istinaf talebinin kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Davacı-karşı davalı vekili son celsede "biz rapor doğrultusunda velayetin annede kalmasını müvekkilimiz ile çocuk arasında raporda belirtildiği şekilde kişisel ilişki kurulmasını ve nafakanın pandemi koşulları nazara alınarak makul bir miktarda indirilmesini talep ederiz" şeklinde beyanda bulunmuştur. Dava velayetin değiştirilmesi davası olarak açılmış, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine dair bir dava yoktur. Islah ya da karşı tarafın açık muvafakati de bulunmadığı dikkate alınarak son celsede davacı tarafın kişisel ilişkinin rapor doğrultusunda düzeltilmesi talebi dava olarak nitelendirilemez. İlk derece mahkemesince kişisel ilişki yönünden usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilmesi usul hükümlerine uygundur. Bu haliyle; erkeğin kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; A-Davacı erkeğin velayet degişikliğine yönelik istinaf talebinin ESASTAN REDDİNE, B-Davacı erkeğin şahsi ilişkiye yönelik istinaf talebinin KABULÜ ile; Karasu Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2020/127 E.- 2021/169 K. sayılı kararının şahsi ilişkiye yönelik 2 nolu bendinin tamamının KALDIRILMASINA, ve bu konuda yeniden hüküm tesisine Buna göre; -Tarafların şahsi ilişkinin yeniden tesisi hususunda talepleri olmadığından, müşterek çocuk Eylül Naz ile baba arasındaki şahsi ilişkinin Karasu 1....
GEREKÇE : Dava velayetin değiştirilmesi, bu talep yerinde görülmediği taktirde çocuk ile baba arasında şahsi ilişki kurulması talebine ilişkindir. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava velayetin değiştirilmesi, bu talep yerinde görülmediği taktirde çocuk ile baba arasında şahsi ilişki kurulması talebine ilişkindir. Terditli dava 6100 sayılı HMK'nın 111.maddesinde düzenlenmiştir. Terditli davalarda aynı davalıya karşı birden fazla talep aralarında bir aslilik, fer'ilik ilişkisi kurmak suretiyle aynı dava dilekçesinde ileri sürülebilir. Ancak bu talepler arasında hukuki bağlantının bulunması şarttır....
DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi - Nafaka - Kişisel İlişkinin Kaldırılması ve Yoksulluk Nafakasının Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davalı-karşı davacının velayetin değiştirilmesi kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Velayetin değiştirilmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 362/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz (HMK m. 362/1-ç)....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası olmadığı taktirde şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi istemine ilişkin olup terditli açılmış davadır. Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, velayet değiştirilmesini gerektirir bir değişiklik olmadığı anlaşılmakla velayetin değiştirilmesi ve buna bağlı iştirak nafakası istemine ilişkin davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddiaların asılsız olduğunu ve iftira olduğunu, davacı tarafın iddialarının asılsız olduğunu, davacı tarafın 200,00TL müşterek çocuk için nafaka ödediğini ve başkaca bir yardımı olmadığını, müvekkilinin nafaka artırım niyetini belirtmesi üzerine davacının mevcut davayı açtığını belirterek velayetinin müvekkilinde kalmasına karar verilerek şahsi ilişki günlerinin davacı ile günü birlik olacak şekilde düzenlenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; "Dava, velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir....
Asıl ve birleşen dava, müşterek çocuk ile kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi, velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakasına karar verilmesi talebine ilişkindir....