"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacı ile davalının evli olup ayrı yaşadıklarını beyan ederek, davacı ve iki çocuğu için toplam 950 TL. tedbir nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davacı için 200 TL. her bir çocuk için 75 TL. olmak üzere toplam 350 TL. nafakaya karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece,davanın kısmen kabulü ile tedbir nafakasının aylık 280 TL’ye yükseltilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tedbir nafakasının artırılması talebine ilişkindir. 4721 sayılı MK.nun 195.maddesi uyarınca, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilir. Hakim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine konunda öngörülen önlemleri alır. TMK 196.mad. gereğince, eşlerden birinin istemi üzerine hakim ailenin geçimi için herbirinin yapacağı parasal katkıyı belirler denilmektedir. Türk Medeni Kanunun 186/3 maddesinde; "eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılırlar" denilmektedir....
Mahkemece; davalının ekonomik durumunda gerileme olduğu bunun yanısıra davacı taraf çocuğun ihtiyaçlarının arttığını iddia etmişse de davalının da aynı oranda katkısının arttığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. TMK.nun 182.maddesine göre; boşanma kararı ile velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. TMK.nun 330.maddesindeki düzenleme, nafaka miktarının çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçlerine göre belirlenir şeklindedir. TMK'nun 331.maddesi uyarınca da; durumun değişmesi halinde hakim nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırabilir. Söz konusu hüküm gereğince; nafaka miktarının yeniden belirlenmesi için aradan uzunca bir zamanın geçmesi gerekli olmayıp, tarafların gelirlerinde veya küçüklerin ihtiyaçlarında artış olması halinde her zaman artırım istemi ile dava açılabilir....
Ancak, nafaka alacaklısının istemi halinde, takdir olunan nafakanın gelecek yıllarda TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında artışa karar verilmesi gerekirken, mahkemece, takdir edilen nafaka miktarının yıllık TÜFE oranında artırılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ne var ki; bu yanılgının düzeltilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün 2.fıkrasında yeralan "...her yıl TÜFE oranında artışının sağlanmasına” ifadesi hükümden çıkarılarak yerine “...her yıl TÜİK tarafından açıklanan ÜFE oranında artışının sağlanmasına" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.11.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.Başkan...
ASLİYE(AİLE) HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/10/2020 NUMARASI : 2019/128ESAS - 2020/133 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Yoksulluk Nafakası) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı dava dilekçesinde özetle:"İbrahim Beder ile resmi evli olduğunu, bu evlilikten bir adet Bülent Beher isimli çocukları olduğunu, davalı eşin SGK emeklisi olduğunu, ikinci gayrı resmi evliliğini yaptığını, müşterek evlerini terk ederek ikinci eşi ile birlikte yaşamaya başladığını, hiç bir geliri olmadığından nafaka davasını açma zorunda kaldığını, belirterek, aylık olarak 750 TL nafaka bağlanmasını talep ve dava etmiştir....
ASLİYE(AİLE) HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/10/2020 NUMARASI : 2019/128ESAS - 2020/133 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Yoksulluk Nafakası) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı dava dilekçesinde özetle:"İbrahim Beder ile resmi evli olduğunu, bu evlilikten bir adet Bülent Beher isimli çocukları olduğunu, davalı eşin SGK emeklisi olduğunu, ikinci gayrı resmi evliliğini yaptığını, müşterek evlerini terk ederek ikinci eşi ile birlikte yaşamaya başladığını, hiç bir geliri olmadığından nafaka davasını açma zorunda kaldığını, belirterek, aylık olarak 750 TL nafaka bağlanmasını talep ve dava etmiştir....
Türk Medeni Kanunu'nun 327/1. maddesinde; çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır. Aynı yasanın 328/1.maddesi hükmü gereğince ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.(TMK. nun 329/1. maddesi) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun giderleri de göz önünde bulundurulur. (TMK. nun 330/1. maddesi) TMK.'nın 331.maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Tüm bu maddeler doğrultusunda mahkemece iştirak nafakası miktarı belirlenirken; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır....
Türk Medeni Kanunu'nun 327/1. maddesinde "çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı", 328/1. maddesinde "ana ve babanın bakım borcunun, çocuğun ergin olmasına kadar devam edeceği", 329/1. maddesinde "küçüğe fiilen bakan ana veya babanın diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabileceği", 330/1. maddesinde "nafaka miktarının, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirleneceği, nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun giderlerinin de göz önünde bulundurulacağı" ve 331. maddesinde "durumun değişmesi halinde hakimin istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirleyeceği" hükme bağlanmıştır. Tüm bu maddeler doğrultusunda mahkemece iştirak nafakası miktarı belirlenirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır....
Türk Medeni Kanunu'nun 327/1. maddesinde "çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı", 328/1. maddesinde "ana ve babanın bakım borcunun, çocuğun ergin olmasına kadar devam edeceği", 329/1. maddesinde "küçüğe fiilen bakan ana veya babanın diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabileceği", 330/1. maddesinde "nafaka miktarının, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirleneceği, nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun giderlerinin de göz önünde bulundurulacağı" ve 331. maddesinde "durumun değişmesi halinde hakimin istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirleyeceği" hükme bağlanmıştır. Tüm bu maddeler doğrultusunda mahkemece iştirak nafakası miktarı belirlenirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır....
Türk Medeni Kanunu'nun 328/1. maddesinde "ana ve babanın bakım borcunun, çocuğun ergin olmasına kadar devam edeceği", 330/1. maddesinde "nafaka miktarının, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirleneceği, nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun giderlerinin de göz önünde bulundurulacağı" ve 331. maddesinde "durumun değişmesi halinde hakimin istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirleyeceği" hükme bağlanmıştır....