Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı 100,00 TL olan iştirak nafakasının 300,00 TL'ye çıkarılması istemiyle nafaka artırım davası açmış; yapılan yargılama sonucunda yerel mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilerek; aylık 100,00 TL olan nafaka miktarı 100,00 TL artırılarak 200,00 TL'ye çıkarılmıştır. Hüküm davalı tarafça temyiz olunmuştur. 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2013 tarihinden itibaren 1.820 TL'ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3-169 E- 235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Hüküm, yıllık nafaka (farkı) miktarı itibariyle kesin niteliktedir....

    Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; birikmiş nafaka alacaklarının, Yargıtay'ın yerleşik içtihatları ile adi alacak olarak değerlendirildiğini, icra dosyasının dayanağı icra emrinde yer alan nafaka taleplerinin biriktiğini nafaka alacağı niteliğinde olup, bu alacaklar için İİK 83. maddesinin uygulanmasının zorunlu olduğunu, icra emrinde tahsili talep olunan birikmiş nafaka alacağı için borçlunun emekli maaşına konulacak haciz tutarının, emekli maaşının 1/4'üne tekabül eden miktarı aşamayacağını, müvekkilinin aşkın hacze hiçbir muvakafati de bulunmadığını, Kanun ve Yargıtay kararları uyarınca, müvekkilinin dosya kapsamında emekli maaşına konulabilecek aylık haciz tutarının 486,96 TL'yi geçemeyeceğini, 2021 yılına ilişkin emekli maaşlarındaki artış nezdinde aşılamayacak haciz tutarına yönelik her türlü iddia, hak ve taleplerini saklı tutularak, istinaf başvurularının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını şikayetin kabulü ile İstanbul Anadolu 19....

    belirterek şikâyette bulunduğu, icra emrinin tebliği ile şikâyet tarihi arasında işlemiş en az bir aylık cari nafaka borcunun bulunmakta ise de, takip talebinde cari nafaka alacağı talep edilmeyip adi alacak niteliğindeki geçmiş dönem nafaka borçlarının tahsilinin talep edildiği, işleyecek aylık nafaka talebinin bulunmadığı, atılı suçun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, itirazın reddi yerine, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir."...

      Aile Mahkemesinin 2017/102 Esas, 2017/284 Karar sayılı ilamına dayanılarak nafaka alacaklarının tahsili amacıyla ilamlı icra takibi başlatıldığı, icra emrinin borçlu vekiline 26/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal 7 günlük süre içerisinde itfa iddiasında bulunduğu anlaşılmıştır. Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına göre, nafaka borcunun ödendiğine ilişkin iddianın ispatı yönünde sunulan ödeme belgelerinin geçerli olabilmesi için, açıkça nafaka borcuna atfen yapıldığının belgede yazılı olması gerektiğine ilişkin koşul, yeni uygulamalarla yumuşatılmış olup Yargıtay'ın son içtihatlarında nafaka borçları yönünden yapılan ödemelerin, aylık nafaka miktarına ve bu miktarın katlarına denk gelecek şekilde düzenli olarak yapılması durumunda, ödeme belgelerinde nafaka borcuna ilişkin olduğuna dair atıf olmasa dahi, bu ödemelerin, nafaka borcundan mahsubunun hakkaniyet kurallarına uygun düşeceği kabul edilmektedir....

      Hukuk Dairesinin son içtihatlarında, nafaka borçları yönünden yapılan ödemelerin, aylık nafaka miktarına ve bu miktarın katlarına denk gelecek şekilde düzenli olarak yapılması durumunda, ödeme belgelerinde nafaka borcuna ilişkin olduğuna dair atıf olmasa dahi, bu ödemelerin nafaka borcundan mahsubunun hakkaniyet kurallarına uygun düşeceği kabul edilmektedir. Zira, işleyen nafaka borcu bulunan bir borçlunun yaptığı ödemelerin bu borç dışında ahlaki bir ödeme olduğunu kabul etmek hak kaybına neden olacaktır. Aksi düşünce, aşırı şekilcilik olup, hak zayiine ve mükerrer ödemelere neden olacağından kabulü mümkün değildir. Davacı vekili bilirkişi raporuna itiraz ve istinaf dilekçelerinde, müvekkilinin davalı taraf ile anlaşarak müşterek çocuğun özel okul ücretlerini nafaka borcuna mahsuben ödediğini, bu hususun bilirkişi raporunda yer almadığını, müvekkilinin borcunun bulunmadığını belirtmiştir....

      Nafaka, bir kimsenin bakmakla yükümlü olduğu kimseler lehine mahkemece takdir edilen aylık parasal katkı olarak tanımlanabilir. Yardım nafakası ise, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek üstsoy, altsoy ve kardeşleri bulunan herkesin bu kişilere olan yükümlülüğünü ifade eder. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 364, 365, 366. maddelerine göre, herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek üst soyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. Nafaka davası mirasçılıktaki sıra göz önüne tutularak açılır. Nafaka davası, nafaka alacaklısına bakmakta olan bakmakta olan resmî ve kamuya yararlı kurumlar tarafından da açılabilir. Korunmaya muhtaç kişilerin bakımı yükümlü kurum tarafından sağlanır. Bu kurumlar korunmaya muhtaç kişiler için yaptıkları masraflarını nafaka yükümlüsü kişiden talep edebilir....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince " Somut olayda, davalı vekili tarafından ibraz edilen ve müşterek çocuğun okul giderleri için yapılan bir takım giderlere ilişkin faturaların ahlaki ödemeler olduğu, nafaka borcundan mahsubuna dair herhangi yazılı bir belge bulunmadığı, nafaka alacaklısı tarafından nafaka borcuna mahsuben üçüncü kişilere yapılan ödemelerin kabul edilmediği nazara alındığında davalı vekilinin bu yönden yapılan itirazlarına itibar edilmemiştir....

        Sayılı ilamına dayanılarak işlemiş ve işleyecek nafaka alacağının tahsili için ilamlı icra takibine başlandığı, Manisa 3. İcra Müdürlüğü'nün 2015/6342 Esas sayılı takip dosyası borçlusu T1'ın bu dosyada nafaka alacaklısı olduğu görülmüştür. Niteliği itibari ile nafaka kişinin yaşamını sürdürmek için öncelikli ve zaruri olarak hükmedilen bir para olup, nafaka alacaklısının her ay hükmedilen nafakayı talep etmeyip birikmiş nafakayı tahsil etmesi bu paranın "alelade alacak niteliğine" dönüşmesi anlamım kazandırmaz. Çünkü, nafaka alacaklısı istediği an, hükmedilen nafakayı alma olanağına sahip olmalıdır. O halde, birikmiş nafaka alacaklarının da haczi mümkün değildir ( Yargıtay 12. HD'nin 15.01.2019 tarihli, 2018/4928 E, 2019/242 K. sayılı içtihadı). Her ne kadar davalı alacaklı vekili şikayetten sonra, icra dosyasında haczin kaldırılması talebinde bulunmuş ise de haczin kalktığına ilişkin icra dosyasına herhangi bir cevabi yazı yazılmadığından şikayet konusuz kalmamıştır....

        Dairenin 22.06.2022 tarihli bozma kararı ile; davacı baba tarafından davalı annenin banka hesaplarına birbirini takip eden aylarda belli miktar ödemeler yapıldığı, davacı tarafından davalının hesaplarına açıklamasız olarak yapılan ödemeler dışında Denizbank hesabına yapılan ve "nafaka ödemesi" açıklaması olan 4.445,00 TL olduğu, açıklamasız yapılan ödemelerin anne tarafından ortak çocuğun eğitim gördüğü kuruma aktarıldığı, babanın yaptığı bu ödemelerin ahlâki ödevin ifası niteliğinde olduğu, dolayısı ile bu ödemelerin nafakaya mahsuben ödendiği kabul edilemez ise de, nafaka borçlusu davacı babanın davalı annenin hesabına "nafaka" açıklaması ile yaptığı 4.445,00 TL tutarındaki ödeme nedeniyle bu miktarın nafaka borcundan mahsup edilmesi ve bu miktar nafaka borcundan sorumluluğunun ortadan kalkmasının gerektiği ve mahkemece "nafaka" açıklaması ile yapılan ödeme olan 4.445,00 TL yönünden davanın kısmen kabulü ile bu miktar yönünden nafaka borcu bulunmadığına, açıklamasız yapılan ödemeler ahlâki...

          İcra Müdürlüğü'nün 2017/20630 Esas sayılı takip dosyasında; alacaklısının Cansu Erman, borçlusunun T1 takip tarihinin 12.06.2017 olduğu, takibin nafaka alacağına ilişkin olması nedeniyle açık olduğu, 05.09.2019 tarihinde davalı kadının bizzat verdiği dilekçesine 08.08.2019 tarihli nafaka artırım kararını eklemek suretiyle "Yukarıda numarası yazılı nafaka dosyasında aylık nafaka alacağımın tahsili için İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Haller Müdürlüğüne maaş haczi müzekkeresi yazılmasını, aylık nafaka miktarına tahsil harcının da eklenmesini arz ve talep ederim" şeklinde dilekçe verdiği, İcra Müdürlüğü tarafından 09.09.2019 tarihinde nafaka dosya hesabı yapıldığı, 10.111,75 TL bakiye borç miktarı tespit edildiği, 29.11.2019 tarihinde yapılan nafaka dosya hesabında 358,27 TL bakiye borç miktarı çıkarıldığı, aynı tarihli olarak 29.11.2019 tarihinde alacaklı T3 tarafından harici ödeme nedeniyle 480,02 TL tahsil harcı ödendiği görülmüştür....

          UYAP Entegrasyonu