Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesi’nin 12.09.2019 tarih 2017 / 188 E. 2019 / 699 K. sayılı kararına uygun olduğunu, bahse konu nafaka artırımı kararına ilişkin nafaka artış hükmünün İstanbul Bölge Asliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi’nin 18.06.2020 tarih 2019 / 2441 E. 2020 / 775 K. Sayılı kesin kararı ile nafaka artış kararının onandığını ancak 08.03.2017 tarihi itibariyle 3.150,00 TL olarak belirlenen aylık nafakanın kesinleşme tarihi dikkate alınarak TÜİK tarafından açıklanacak ÜFE oranında artırılmasına karar verildiğini, şikayete konu edilen icra müdürlüğü işlemlerinin hükümsüz kalması sebebiyle davanın konusuz kaldığını iddia ederek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, icra memur muamelesini şikayete ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İİK'nın 16/2 ve devamı maddeleri 3....

    Davalı asil istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece takdir edilen nafaka miktarı yönünden, yerel mahkeme kararının kaldırılması istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İlk derece mahkemesinin karar tarihi itibariyle uygulanması gerekli HMK'nın 341.maddesi uyarınca miktar veya değeri 8.000 TL'sini geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 Esas 2005/235 Karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Somut olayda, davalı taraf aleyhine karar verilen nafakanın yıllık arttırım miktarının toplamı (400x12=4.800 TL), 8.000 TL kesinlik sınırı altında olduğundan, hüküm kesin niteliktedir. Bu nedenle, davalının istinaf kanun yoluna başvurma talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 Esas 2005/235 Karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Somut olayda, reddolunan nafakanın yıllık miktarının toplamı (500x12=6.000 TL), 8.000 TL kesinlik sınırı altında olduğundan, hüküm kesin niteliktedir. Bu nedenle, davacının istinaf kanun yoluna başvurma talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 Esas 2005/235 Karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Somut olayda, davalı aleyhine artırılmasına karar verilen nafakanın yıllık artırım miktarının toplamı (120,00 TL x 12 = 1.440,00 TL) 4.400,00 TL'nin altında olduğundan hüküm kesin niteliktedir. Bu nedenle davalının istinaf kanun yoluna başvurma talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir....

      Yukarıdaki açıklamalar ve tüm dosya kapsamında; tarafların tespit edilen ve gerçekleşen ekonomik sosyal durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, önceki nafaka kararın kesinleşme tarihi ile eldeki davanın açılış tarihi arasında geçen süre ile özellikle nafaka yükümlüsünün gelir durumu nazara alındığında; hükmedilen nafaka miktarının hakkaniyete uygun olduğu anlaşılmakla ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

      Buna göre; çocuk için nafaka arttırım miktarı aylık 360,00- TL ve yıllık 4.320,00- TL olup kesinlik sınırının altında kalmaktadır. Karar tarihi itibarıyla kabul edilen nafaka miktarı yıllık beşbinüçyüzdoksan-TL'nı geçmemektedir. Hüküm, kabul edilen yıllık nafaka arttırım miktarı itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların istinaf istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi (6100 sayılı HMK m.346) Bölge Adliye Mahkemesince de karar verilebilir. (6100 sayılı HMK m.352) Açıklanan nedenlerle, kabul edilen nafaka arttırım miktarı itibarıyla mahkeme kararı kesin olduğundan davalının istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

      Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararında da değinildiği gibi "nafaka davalarında kanun yolu başvuru sınırı yıllık nafaka miktarı üzerinden hesaplanır." 6100 sayılı HMK m.341/2 maddesine göre karar tarihi itibarıyla miktar veya değeri binbeşyüz Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Bu miktar karar tarihi itibariyle 8.000,00- TLdır. Buna göre; reddedilen nafaka miktarı aylık 600,00- TL'dan yıllık 7.200,00- TL olup kesinlik sınırının altında kalmaktadır. Karar tarihi itibarıyla reddedilen nafaka miktarı yıllık sekizbin-TL'nı geçmemektedir. Hüküm, reddedilen yıllık nafaka miktarı itibariyle kesin niteliktedir....

      ihtiyaçlarındaki artışın değerlendirilmediğini, müvekkilinin nafaka dışında herhangi bir gelirinin olmadığını belirterek; nafakanın 500TL' den 1.000TL'ye artırımına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir....

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/11/2015 Taraflar arasındaki yardım nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dilekçesinde; ... Mahkemesinin ... sayılı kararı ile aylık 300 TL yardım nafakası bağlandığını, aradan geçen zaman ve artan ihtiyaçları nedeniyle nafakanın yetersiz kaldığını belirterek nafakanın 600 TL'ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davanın reddini savunmuştur....

          UYAP Entegrasyonu