Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisinde olmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir. İştirak nafakası sözkonusu olduğunda tarafların daha önce bu yönde bir talepleri olmaması hatta olmayacağını dahi bildirmesi ileri ki dönemler yönünden tarafları bağlamaz....

Bu hali ile ; icra takibi dayanağı nafaka alacağı olup işleyen nafaka alacağı adi alacak değildir ve borçlunun maaşının haczi kabildir. Bu nedenle işleyen aylık nafakanın tamamı için maaşa haciz konulmasında yasaya aykırılık yoktur. Ancak birikmiş nafaka alacağı için genel nitelikteki düzenleme olan İİK'nun 83. maddesinin uygulanması zorunludur. İlamda hüküm altına alınan iştirak nafakası alacağı her ay tahakkuk edip ödenmesi gereken alacalardan olduğundan , iştirak nafakasının sona erdiğine veya kaldırıldığına ilişkin bir karar da bulunmadığından , borçlunun nafaka ödeme yükümlülüğünün sona erdiği söylenemeyeceğinden , alacaklının takipte devam eden aylar bakımından maaş haczinin ve kesintilerin devamı iradesinde bulunması halinde dahi haciz haksız haciz olmayacaktır....

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararında da değinildiği gibi "nafaka davalarında kanun yolu başvuru sınırı yıllık nafaka miktarı üzerinden hesaplanır." 6100 sayılı HMK m.341/2 maddesine göre karar tarihi itibarıyla miktar veya değeri binbeşyüz Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Bu miktar karar tarihi itibariyle 8.000,00- TLdır. Müşterek çocuk ve davacı arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olduğundan kesinlik sınırı her biri açısından ayrı ayrı hesaplanır. Buna göre; müşterek çocuk için kabul edilen aylık nafaka arttırım miktarı 500,00- TL olup yıllık 6.000,00- TL,davacı için ise aylık 450,00- TL olup yıllık 5.400,00- TL ile kesinlik sınırının altında kalmaktadır. Karar tarihi itibarıyla kabul edilen nafaka arttırım miktarları ayrı ayrı yıllık sekizbin -TL'nı geçmemektedir. Hüküm, kabul edilen her bir yıllık nafaka miktarı itibariyle kesin niteliktedir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2020 NUMARASI : 2019/398 E 2020/473 K DAVA KONUSU : Nafaka (Katılım Nafakası) KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dosyanın incelenmesinde; tarafların 22/11/2010 tarihinde evlendikleri, müşterek evlilik birliğinden ortak çocuk 2013 d.lu Alya Derin'in dünyaya geldiği, Adana 7....

DAVA KONUSU : Nafaka (Katılım Nafakası) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müşterek çocuklar için nafaka belirlenmesi ile her ay ayrı 1.000.00’er.-TL nafakanın hükmün kesinleşme tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalı tarafça ödenmesine ve dava devamınca çocuklar için tedbiren iştirak nafakasına hükmedilmesine karar verilmesi talebiyle dava açmıştır. SAVUNMA:Davalı cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davanın Kısmen Kabulü ile; İstanbul Anadolu 20....

Katılım nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur.Ancak, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir. Tarafların Denizli 3....

TMK'nun 364. maddesine göre; "Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür." Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir. Okumakta olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki, bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır....

Görüldüğü üzere; tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının değişmesi ve hakkaniyetin gerektirdiği hallerde taraflarca her zaman nafaka artırım davası açılabilir (HGK 15.07.2009 gün ve 3- 352 E/348 K) .İştirak nafakası takdir edilirken; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul çağında ise okul seviyesi, sosyal çevreye göre yaşam seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü birlikte değerlendirilip, hakkaniyete uygun bir nafakaya karar verilmelidir....

Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumuda gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir. Somut olayda; tarafların İstanbul 7.Aile Mahkemesi'nin 2016/546- 770 E-K sayılı ilamı ile boşandıkları, müşterek çocukların velayetinin davacı anneye verildiği ve çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 375,00'şer-TL katılım nafakasına hükmedildiği kararın 15.11.2016 tarihinde kesinleştiği ve eldeki bu davanın ise 12.06.2019 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır....

CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediğini, müşterek çocuk Yasin için nafaka ödemediği iddiasının doğru olmadığını, çocuğun 18 yaşını doldurmasına rağmen hükmedilen aylık 150- TL nafakayı ödediğini, kendisinin Akkent'de mobilya işi ile uğraştığını, pandemi süreci ve ekonomik kriz nedeniyle son zamanlarda işlerinin kötü olduğunu, bakmakla yükümlü olduğu çocukları olduğunu, kazandığı paranın geçimine yetmediğini, aylık sabit gelirinin dahi olmadığını, ayrıca aylık 500- TL nafaka ödediği gibi hakkında başlatılmış olan Denizli 3. İcra dairesinin 2016/6076 E.sayılı dosyasında aylık 2.000 TL taahhüt taksiti ödediğini, davanın reddini talep etmiştir....

UYAP Entegrasyonu