"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: NAFAKANIN ARTIRIMI Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 21.06.2012 günü oybirliğiyle karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/04/2022 NUMARASI : 2022/351 ESAS, 2022/335 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKANIN ARTIRIMI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğundan; Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle,nafakayı 24/11/2016 tarihinde almaya başladığını, o günden bugüne 350,00 TL'den fazla nafaka alamadığını, ekonomik koşullarda nafakanın yetersiz kaldığını belirterek nafakanın 1.000,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının davasının HMK.nun 119/2 maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiş, karara karşı davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nın 341/2 " Miktar veya değeri 8.000,00 Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....
Aralarında mecburi dava arkadaşlığı bulunmayan davacılardan her biri için istinafa konu hükmedilen nafaka miktarı 5.390,00 TL’yi geçmemektedir. HMK'nın 341/2 " Miktar veya değeri 5,390,00 Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. (Ek cümle: 24/11/2016- 6763/41 md.) " uyarınca hüküm, kabul edilen yıllık nafaka miktarı itibariyle kesin nitelikte olduğundan istinaf dilekçesinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- İlk derece mahkemesi kararı kesin olduğundan istinaf dilekçesinin REDDİNE, 2- İstinaf peşin harcının istek halinde yatırana İADESİNE, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle kesin olmak üzere karar verildi....
Aralarında mecburi dava arkadaşlığı bulunmayan davacılardan her biri için hükmedilen aylık nafaka artış miktarı ayrı ayrı 500,00'er TL olmakla yıllık nafaka artış miktarları 6.000,00'er TL'dir. HMK'nın 341/2 "Miktar veya değeri 8.000,00 Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. (Ek cümle: 24/11/2016- 6763/41 md.) " uyarınca hüküm, kabul edilen yıllık nafaka artış miktarı itibariyle kesin nitelikte olduğundan istinaf dilekçesinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- İlk derece mahkemesi kararı kesin olduğundan istinaf dilekçesinin REDDİNE, 2- İstinaf peşin harcının istek halinde yatırana İADESİNE, 3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle kesin olmak üzere karar verildi....
Aralarında mecburi dava arkadaşlığı bulunmayan çocuklardan her biri için istinafa konu hükmedilen aylık nafaka artış miktarı ayrı ayrı 750,00'şer TL olmakla yıllık nafaka artış miktarı 9.000,00'er TL'dir. HMK'nın 341/2 " Miktar veya değeri 17.830,00 Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. (Ek cümle: 24/11/2016- 6763/41 md.) " uyarınca hüküm, kabul edilen yıllık nafaka artış miktarı itibariyle kesin nitelikte olduğundan istinaf dilekçesinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- İlk derece mahkemesi kararı kesin olduğundan istinaf dilekçesinin REDDİNE, 2- İstinaf peşin harcının istek halinde yatırana İADESİNE, 3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle kesin olmak üzere karar verildi....
Aralarında mecburi dava arkadaşlığı bulunmayan çocuklardan her biri için aylık nafaka artış miktarı 500,00 'er TL olmakla yıllık nafaka artış miktarı 6.000,00'er TL'dir. HMK'nın 341/2 " Miktar veya değeri 8.000,00 Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. (Ek cümle: 24/11/2016- 6763/41 md.) " uyarınca hüküm, kabul edilen yıllık nafaka artış miktarı itibariyle kesin nitelikte olduğundan istinaf dilekçesinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- İlk derece mahkemesi kararı kesin olduğundan istinaf dilekçesinin REDDİNE, 2- İstinaf peşin harcının istek halinde yatırana İADESİNE, 3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle kesin olmak üzere karar verildi....
Aile mahkemesinin 2019/819 Esas ve 2019/1023 Karar sayılı ilamında verilen 375,00'şer TL nafakanın ayrı ayrı dava tarihinden itibaren arttırılarak her bir çocuk için 750,00'şer TL'ye çıkartılmasına, bu nafaka oranlarının her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiş, karara karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Aralarında mecburi dava arkadaşlığı bulunmayan davacılardan her biri için istinafa konu kabul edilen nafaka miktarı 8.000,00 TL’yi geçmemektedir. HMK'nın 341/2 " Miktar veya değeri 8.000,00 Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. (Ek cümle: 24/11/2016- 6763/41 md.) " uyarınca hüküm, kabul edilen yıllık nafaka miktarı itibariyle kesin nitelikte olduğundan istinaf dilekçesinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
TMK'nun 175.maddesine göre; ''Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.'' TMK.'nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....
Aralarında mecburi dava arkadaşlığı bulunmayan davacılardan her biri için istinafa konu hükmedilen nafaka miktarı 5.880,00 TL’yi geçmemektedir. HMK'nın 341/2 "Miktar veya değeri 5.880,00 Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. (Ek cümle: 24/11/2016- 6763/41 md.) " uyarınca hüküm, her bir çocuk yönünden kabul edilen yıllık nafaka artış miktarı itibariyle kesin nitelikte olduğundan istinaf dilekçesinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- İlk derece mahkemesi kararı kesin olduğundan istinaf dilekçesinin REDDİNE, 2- İstinaf peşin harcının istek halinde yatırana İADESİNE, 3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle kesin olmak üzere karar verildi....
Davacı tarafından birçok kez nafaka artırım davası da açılmıştır. 07/01/2005 tarihli nafaka artırım davası nedeniyle davalı tarafından verilen cevap dilekçesinde “ “Davacı ile 31/08/1992 yılında evlendiğini bu evlilikten Kübra isimli kızının olduğu, davacının annesinin müdahale ederek davacıyı etkilediğini, annesinin etkisinde kalan davacıda kişilik zafiyeti oluştuğunu, psikolojik tedavi gördüğünü bu nedenle evliliği yürütemediğini ayrıca kızı için aylık 223 YTL nafaka ödediğini, kendisinin huzursuz edilmek amacıyla nafakanın 350 YTL'ye çıkarılmak istendiğini, 7. sınıf bir öğrencinin ayda 700 YTL harcamasının imkansız olduğu” ” biçiminde savunmada bulunmuştur. Davaya konu cevap dilekçesi içeriği, davacıya ait doktor raporu birlikte gözetildiğinde davalının kişilik hakkını ihlal amacıyla yazılı ifade de bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davalının yasal savunma sınırı içerisinde kaldığı ve hukuka aykırı bir beyanın bulunmadığının kabulü gerekir....