Büyükçekmece 1.Aile Mahkemesinin 2020/265 E sayılı dosyasından verilen 27/07/2020 tarihli ara karar ile davacı alacaklı lehine aylık 5.000- TL yardım nafakasına hükmedildiği, 26/01/2021 tarihli ara kararla 27/07/2020 tarihinde verilen aylık 5.000- TL yardım nafakasının 2021 yılı 1 ve 8. aylar arasındaki toplam tutarı olan 40.000- TL'nin davalıdan alınarak davacı T1 verilmesine karar verilmiştir....
Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca sözkonusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinmelerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....
Mahkemece; aylık 600 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, karar Dairemizin 10.05.2016 tarih ve 2015/15603-2016/7386 sayılı kararı ile hükmedilen yardım nafakasının az olduğu gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 1.000.-TL yardım nafakasına karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1)Her ne kadar, mahkemece; bozma kararına uyulmasına karar verilmiş ise de, gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Eğitimine devam etmekte olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki, bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır....
Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Zarurete düşme terimi çok sıkıntılı bir durumu ve ekonomik şartları ifade eder. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca sözkonusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinmelerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir. Somut olayda dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacının .... Üniversitesi ........
Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Zarurete düşme terimi çok sıkıntılı bir durumu ve ekonomik şartları ifade eder. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca sözkonusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinmelerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey, kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki, bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....
Mahkemece, davanın her iki davalı yönünden kısmen kabulü ile, dava tarihinden geçerli olmak üzere 150 TL yardım nafakasının davalı ...'ten, 250 TL yardım nafakasının davalı ...'ten alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalılarca temyiz edilmiştir. 1-Davalı ...'in temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede; 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK. nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2016 tarihinden itibaren 2.190 TL'ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3-169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Hüküm, aralarında mecburi dava arkadaşlığı bulunmayan davalılardan her biri için ayrı ayrı hüküm altına alınan yılılk nafaka miktarı itibariyle kesin niteliktedir....
Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana-babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....
Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca sözkonusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinmelerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un ....maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir. Somut olayda dosyadaki bilgi ve belgelerden; tarafların baba kız oldukları; davacının ... ............. Üniversitesi ... Fakültesi'nde eğitim gördüğünü, yıllık okul ücretinin ....680,00 TL olduğu, tanık beyanlarına göre de davacının davalının bilgi ve onayı ile özel okula gittiği anlaşılmaktadır....
Davalı cevap dilekçesinde; boşanma davasında davacının müşterek çocuk için nafaka talebinde bulunmadığını ve bu kararın kesinleştiğini, talep edilen nafakanın fahiş olduğunu, kendisinin emekli olup bir çok kuruma borcu bulunduğunu, ailesinin yanında ikamet ettiğini, talep edilen nafakayı ödeyecek maddi gücü bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; davacının dava tarihinden sonra reşit olduğu gösterilerek dava tarihinden itibaren davacı lehine takdir edilen aylık 100 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yardım nafakası talebine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 364/1. maddesine göre; herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan alt soyuna nafaka vermekle yükümlüdür....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2017/2266 KARAR NO : 2017/1076 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BOLU AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/07/2017 NUMARASI : 2016/497 ESAS 2017/493 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandığını, Bolu Aile Mahkemesinin 2015/266 esas 2015/494 karar sayılı kararı ile aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verildiğini, davalının boşanma sonuçlanmasının ardından Kocaeli Kandıra ilçesine gidip Hasan Çelebi isimli kişi ile evli olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşamaya başladığını bu durumun yoksulluk nafakasının kalkmasını...