TMK 364/1 maddesine göre; Herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üst soyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde yoksulluğa düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Yoksulluğa düşme terimi açıkça çok sıkıntılı bir durumu ve ağır ekonomik koşulları ifade eder. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemelidir. Yoksa, yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinmelerinin sağlanması ve somut olayda olduğu gibi bir zenginleşme aracı olarak kullanılması söz konusu değildir. Zira mevcut ekonomik ve sosyal durumda davacının yoksulluk içinde olduğu kabul edilemez. Bütün bu yönler göz önünde tutulmadan yardım nafakasının amacını aşar bir yorumla davacı lehine yardım nafakasına karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesi ile; davacı için ödenen aylık 100.00.- TL yoksulluk nafakasının yeterli olmadığını ileri sürerek 1.500.00.- TL ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir . Davalı , cevap dilekçesi ile ; davanın reddini istemiştir . Mahkemece ; davanın kısmen kabulüne , yoksulluk nafakasının aylık 700.00.- TL ye yükseltilmesine karar verilmiş,hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir . TMK'nun 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....
Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur.” (TMK.330/....maddesi) Dosya içeriğinden; taraflar arasında görülen iştirak nafakasının artırılması davasının 04/.../2007 tarihinde açıldığı, bu davanın ise ....09.2012 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Artırılması istenen nafaka 04/.../2007 tarihindeki koşullara göre verilmiş olup, bu davanın açıldığı ....09.2012 tarihine kadar geçen süre içinde tarafların sosyal ve ekonomik koşullarında değişme ve gelişme olduğu açıktır....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
Nafaka artırım davasının açılması belli bir zaman geçmesine bağlı tutulmadığı gibi, her dava açıldığı tarihe göre değerlendirilmelidir. Cari nafakanın belirlendiği nafaka artırım davasında dava tarihi ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında 2 yıldan fazla süre geçmiştir. Bu süre içinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları değiştiği gibi, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları da doğal olarak artmıştır. Cari iştirak nafakasının belirlendiği Aksaray 3....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/11/2022 NUMARASI : 2022/407 ESAS 2022/935 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını ortak çocuk Ali Ayberk'in velayetinin müvekkiline verildiğini, ortak çocuk için güncel nafakanın 650 TL olduğunu nafakanın yetersiz kaldığını belirterek nafakanın aylık 2000 TL artırımı ile aylık 2650 TL olarak belirlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Cevap dilekçesi: Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı ile boşandıktan sonra müşterek çocuk Abdülkadir'in velayetinin davacıya verildiğini, lehine 90,00 TL nafaka bağlandığını, nafakanın icraya verildiğini, takipsiz kaldığından dolayı takip dosyasının işlemden kaldırıldığını, velayeti davacıda bulunan ve nafaka artırımı istenen müşterek çocuk T6 27.05.2001 doğumlu olduğunu, yakında reşit olacağını, ayrıca maddi durumunun davacının belirttiği kadar iyi olmadığını, asgari ücretle çalıştığını, ancak 150,00 TL nafaka ödeyebileceğini belirtmiştir....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
Aile Mahkemesinin 2017/44 esas 2017/64 karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk Zeki GÖK lehine hükmedilen aylık 300,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 700,00 TL artırımı ile aylık 1.000,00 TL'ye yükseltilmesine, hükmedilen nafakanın her yıl TÜİK tarafından açıklanan yıllık ÜFE oranında artırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davalı tarafından davanın kabulüne yönelik olarak istinaf edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava; iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Tarafların Konya 2. Aile Mahkemesinin 2017/44 Esas- 2017/64 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, boşanmanın 23.02.2017 tarihinde kesinleştiği, cari iştirak nafakasının boşanma ilamı ile belirlendiği anlaşılmaktadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davacı lehine bağlanan yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 400 TL artırılarak aylık 600 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; nafaka artışının yetersiz olduğundan bahisle talepleri gibi nafakanın aylık 1500 TL'ye yükseltilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Tüm dosya kapsamından tarafların Konya 3. Aile Mahkemesinin 2010/979 Esas- 2013/498 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, boşanmanın 18/03/2014 tarihinde kesinleştiği, cari yoksulluk nafakasının boşanma ilamı ile belirlendiği anlaşılmaktadır. TMK.nun 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....