Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Zarurete düşme terimi çok sıkıntılı bir durumu ve ekonomik şartları ifade eder. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca sözkonusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir. Somut olayda dosyadaki bilgi ve belgelerden; tarafların baba kız oldukları; davacının B...Üniversitesi'nde U......
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacının davasının kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 500 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; nafaka miktarını istinafa getirmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, yardım nafakası talebine ilişkindir. TMK.nun 328/1.maddesine göre ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Aynı yasanın 2.fıkrasına göre ise, Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitim sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 364.maddesine göre; Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacının davasının kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 500 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; nafaka miktarını istinafa getirmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, yardım nafakası talebine ilişkindir. TMK.nun 328/1.maddesine göre ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Aynı yasanın 2.fıkrasına göre ise, Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitim sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 364.maddesine göre; Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/07/2014 NUMARASI : 2014/302-2014/586 Taraflar arasındaki iştirak nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesi ile davalının özel bir hastanede çalışmaya başladığını, gelir elde etmesi nedeni ile nafakaya ihtiyacının kalmadığını ileri sürerek aylık 200.00 TL olan iştirak nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile davalının eğitiminin sürdüğünü, davacı aleyhine yardım nafakası davası açıldığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne, nafakanın kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili 19/01/2021 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacı tarafça açılan davanın kabulüne karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacının kaymakamlıktan yardım aldığı iddiasının araştırılmadığını, eksik inceleme yapılarak karar verildiğini, kendilerinin açtığı nafakanın artırımı davasında karar verilmeden bu dosyada karar verilmesinin yanlış olduğunu belirterek, verilen kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; iştirak nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davanın kabulü ile yardım nafakasının kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davayı kabul ettiğini, bu nedenle yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasının hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Her ne kadar kaldırılmasına karar verilen nafaka miktarı itibari ile karar kesin ise de, Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 2019/3116 Esas 2019/6326 Karar sayılı ilamı gereğince istinaf incelemesi yapılmıştır. Davalı lehine mahkeme kararı ile bağlanan yardım nafakasının, koşullarının değişmesi halinde kaldırılması da yine mahkeme kararı ile mümkündür....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davanın kabulü ile yardım nafakasının kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davayı kabul ettiğini, bu nedenle yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasının hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Her ne kadar kaldırılmasına karar verilen nafaka miktarı itibari ile karar kesin ise de, Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 2019/3116 Esas 2019/6326 Karar sayılı ilamı gereğince istinaf incelemesi yapılmıştır. Davalı lehine mahkeme kararı ile bağlanan yardım nafakasının, koşullarının değişmesi halinde kaldırılması da yine mahkeme kararı ile mümkündür....
Her nekadar mahkemece talep; iştirak nafakasının artırılması istemi olarak değerlendirilmiş ise de; dava niteliği itibari ile yardım nafakası talebine ilişkindir. TMK'nın 364/1 maddesi gereğince; herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan alt soyuna nafaka vermekle yükümlüdür. Aynı kanunun 328/2 maddesine göre; çocuk ergin olduğu halde eğitime devam ediyorsa, ana ve babasının durum ve koşullarına göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler. .... 07.06.1998 gün, 1998/656; 688 sayılı ilamında yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların yoksul kabul edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Tüm bu maddeler ışığında eğitim hayatı devam eden kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir....
Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana-babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir. 28/11/1956 tarih ve 15E-15K sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder....
Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması, fazla ödendiği iddia edilen 250 TL yoksulluk nafakası ve 3600 TL iştirak nafakasının iadesi ile 350 TL iştirak nafakasına hükmedilmesi istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Dosya kapsamına göre, tarafların 23.10.2007 tarihinde boşandıkları, davalı kadın için 125, 2003 doğumlu çocuk için 75 TL nafakaya hükmedildiği, kararın 24.3.2008 tarihinde temyiz edilmeksizin kesinleştiği, davacının, 28.12.2011 tarihinde velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması istemiyle dava açtıği, 30.11.2012 tarihinde, Bursa 2....