GEREKÇE : Dava, davacı Filiz yönünden yoksulluk nafakasının artırılması, müşterek çocuk Göktuğ Muhammet yönünden iştirak nafakasının artırılması, davacı Hasan Efdal yönünden yardım nafakası ve tüm nafakalar için yıllık artış oranının düzenlenmesi davasıdır. Mahkemece, davacı kadının yoksulluk nafakasının aylık 400 TL artırım ile 600 TL'ye, müşterek çocuk Muhammet Göktuğ'ın iştirak nafakasının aylık 650 TL artırımı ile 800 TL'ye yükseltilmesine, davacı Hasan Efdal'in yardım nafakası talebinin kısmen kabulü ile aylık 450 TL yardım nafakasına hükmedildiği, tüm nafakalar için her yıl ÜFE oranında artış yapılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Hükme karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. 6763 sayılı yasanın 41.maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....
ın birlikte Ankara'da ikamet ettiklerini, kendisinin Eleşkirt'te ikamet ettiğini, bu nedenle iştirak nafakasının artırımı davası için Çankırı Mahkemesinin yetkili olamayacağını, yetkili mahkemenin Eleşkirt Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle öncelikle yetki itirazında bulunduğunu, davacı tarafın nafaka arttırımına ilişkin gerekçelerinin gerçeği yansıtmadığını, davacı ile Çankırı 1....
Somut olayda istenilen nafaka mahiyeti itibariyle TMK'nun 364/1. maddesi yardım nafakası niteliğindedir. TMK.'nun 364/1. maddesinde; "Herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üst soyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür". TMK.'nun 365/2 maddesinde; "Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir" düzenlemesi yer almaktadır. Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir....
Yardım nafakası, aile birleylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlâk kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanunî bir ödev olarak düzenlemiştir. Buna göre belirlenecek nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olması gerekir. Mahkemece nafaka miktarı tayin edilirken; davacının ihtiyaçları ve nafaka yükümlüsünün geliri göz önünde bulundurulmalı, TMK'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi gözetilmelidir....
sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....
Ancak dosya içerisinde mevcut boşanma ve nafakaya ilişkin dava dosyasında, davacıya boşanma kararının kesinleşmesine kadar 150.00 TL tedbir, karar kesinleştikten sonra aynı miktarda yoksulluk nafakası olarak nafaka bağlandığı anlaşılmaktadır. Davacı, dava dilekçesindeki talebinde de 150.00 TL olan yoksulluk nafakasının 350,00 TL'ye yükseltilmesini talep etmiş olduğuna göre, mahkemece "davacının yoksulluk nafakası artırımı davasının kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren aylık 100.00 TL'ye yükseltilmesine" ilişkin verdiği karar, (mevcut yoksulluk nafakasının da altına indirilerek) yanılgılı değerlendirmeye dayanmaktadır. O halde, mahkemece dava dilekçesindeki talep ve delil dosyaları nazara alınarak sonucuna uygun bir karar vermek gerekirken yazılı ve yanılgılı şekilde davacının yoksulluk nafakasının indirilmesine yol açacak şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/787 Esas 2016/129 Karar sayılı ilamı ile hükmolunan aylık 270,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 215,00 TL arttırılmak suretiyle 485,00 TL yoksulluk nafakasının her ay davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı Emin Kumru'nun davasının REDDİNE, karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılardan T2 vekili kararı, reddedilen yardım nafakası yönünden istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava yoksulluk nafakasının artırımı ve yardım nafakası isteminden ibarettir. İlk Derece Mahkemesince davacı kadının yoksulluk nafakası artırım talebi kısmen kabul edilmiş, cari aylık 270,00 TL olan nafaka 215,00 TL artırılarak aylık 485,00 TL'ye yükseltilmiştir. Yoksulluk nafakasının artırım kararına karşı taraflar istinaf yoluna başvurmamışlardır. Bu itibarla yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin karar istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir....
GEREKÇE : Dava kadının davasında yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı,erkeğin birleşen davasında velayet-iştirak nafakasının kaldırılması ve lehine iştirak nafakasına karar verilmesi taleplerinden ibarettir. HMK'nun 355. maddesi gereğince; istinaf dilekçesinde sayılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Tüm dosya kapsamı ile; 1- )Davalı-birleşen davacı vekilinin nafakanın artırımı ile ilgili davada verilen karara ilişkin istinaf başvurusu yönünden; Davalı-birleşen davacı yanın istinaf başvuru dilekçesindeki büfe işletmesi ile ilgili kısım sebebiyle kadının açtığı nafakanın artırımı davasındaki karara ilişkin de istinaf başvurusunda bulunduğunun kabulü gerekmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....
nafakası hükmedildiği, davacı müvekkil daha sonra 21/09/2016 tarihinde Boğazlıyan Asliye Hukuk Mahkemesine 2016/485 esas sayılı dosyalı ile nafaka artırımı dava açtığı, ilgili davanın yargılaması sonucu 16/05/2017 tarihli 2017/216 karar sayılı kararı ile yoksulluk nafakasının 200 TL'ye iştirak nafakalarının ayrı ayrı 100 TL'ye çıkarılmasına karar verildiği, kararının 07/07/2017 tarihinde kesinleştiği, velayeti müvekkilde olan müşterek çocuklar için 100'er TL olan iştirak nafakasının 1400 TL artırılarak her bir çocuk için aylık ayrı ayrı 1500 TL olmak üzere toplamda aylık 3000 TL'ye çıkartılmasını, aylık 200 TL olan yoksulluk nafakasının ise 800 TL artırılarak 1000 TL'ye çıkartılmasını ve her yıl ÜFE-TÜFE oranları üzerinden resen artırılmasını, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/02/2019 NUMARASI : 2018/223 ESAS 2019/135 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması)|Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....