Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava; yoksulluk ve iştirak nafakasınının artırılması istemine ilişkindir. Davacı vekilinin, müşterek çocuk...için takdir edilen iştirak nafakasına yönelik temyiz itirazı yönünden; TMK.nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili dilekçesinde; ödenen iştirak ve yoksulluk nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek; davacı için yoksulluk nafakasının ....500 TL’ye, müşterek çocuk........için ise iştirak nafakasının 750 TL’ye çıkartılmasına karar verilmesi talep etmiştir....

      Mahkemece; boşanma davası sırasında davacı ve çocuk lehine sadece tedbir nafakasına hükmedildiği, bunun dışında davacının herhangi bir nafaka talebinin olmadığı, mahkemece de nafakaya hükmedilmediği, verilen boşanma kararının 26.05.2006 da kesinleştiği, bu tarihten itibaren bir yıldan fazla sürenin geçtiği, bu nedenle davacının kendi adına nafaka istemesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle yoksulluk nafakası bakımından davanın reddine, iştirak nafakası yönünden ise davanın kısmen kabulüyle 375 TL nafakanın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Dava dilekçesinde boşanma davası sırasında hükmedilen tedbir nafakasının artırılmasına karar verilmesi istenilmiş ise de ; boşanma davasının fer'i niteliğinde olan tedbir nafakası boşanma kararının kesinleşmesi ile sona erdiğinden davadaki istem boşanmanın kesinleşmesinden sonraki yoksulluk ve iştirak nafakası talebi olarak kabul edilmesi gerekmektedir....

        Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; taraflar 10.10.2006 tarihli ilamla boşanmışlar, boşanma ilamı 12.12.2007 tarihinde kesinleşmiş, boşanma ilamıyla davacı lehine aylık 100 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, eldeki artırım davası 13.10.2015 tarihinde açılmıştır. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, ekonomik göstergelerdeki değişiklikler ve ÜFE artış oranları dikkate alındığında, davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakası miktarı fazladır....

          K. için aylık 75,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen sürede, çocukların okul giderlerinin artması, paranın alım gücü ve nafakanın yetersizliği nedeniyle yoksulluk nafakasının 1.000,00 TL'ye ve iştirak nafakasının her üç çocuk için ayrı ayrı 500,00'er TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Duruşmadaki beyanında davanın reddini istemiştir. Mahkemece; yoksulluk nafakası yönünden davacı kadının maddi durumunun iyileştiği göz önünde bulundurularak yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine, iştirak nafakası yönünden tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında olağanüstü bir değişiklik olmadığından yerleşik Yargıtay kararlarına göre ÜFE oranında ve dava tarihi göz önünde bulundurularak B. Ç. için 150,00 TL, Kayra için 150,00 TL, Hüseyin Kenan için 100,00 TL ve her yıl ÜFE oranında artışına karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir....

            Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaçları, ekonomik göstergeler ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı, tarafların Uyaptan alınan Takbis kayıtları ve SGK hizmet döküm belgesi, davalının borç miktarı ve dosya kapsamındaki kanıtlar itibariyle hükmedilen iştirak nafakası miktarı TMK. 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine göre, mahkemenin kararında yazılı olduğu şekilde verilen karar usul ve yasa ve dosya kapsamına uygun bulunmuştur. Bu nedenle, davalı vekilinin iştirak nafakası yönünden istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir....

            Somut olayda; davacı yoksulluk nafakasını tahsil edemediğini belirterek, davalı babasından yardım nafakası talebinde bulunmuş, mahkeme tarafından davalının boşandığı eşinden yoksulluk ve iştirak nafakası aldığı, 2011 yılından beri nafaka arttırım davası açmadığı, annesinden kalan iki katlı evde yaşadığı, diğer evden kira geliri elde ettiği, davacının çalışmasına engel bur durumunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacının boşandığı eşinden yoksulluk ve iştirak nafakası alması, davalı babasından yardım nafakası almasına engel teşkil etmez. Davacı, boşandığı eşinden yoksulluk ve iştirak nafakasını tahsil edemediğini belirterek bu davayı açmış, delil olarak da Malatya 8....

            Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda;tarafların 1995 yılında boşandığı,boşanma neticesinde davacı lehine aylık 1,50 YTL olarak hüküm altına alınan yoksulluk nafakasının ...Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/167 Esaslı dosyası ile açılan nafaka artırım davası neticesinde mahkemenin 31.05.2007 tarihli kararı ile aylık 120 YTL'ye yükseltildiği,yine davacı tarafından 2009 yılında açılan nafaka artırım davasında ise yoksulluk nafakası artırım talebinin davacının kendisine yoksulluk nafakası bağlandığı tarihten sonra babası nedeniyle ...'dan dava tarihi itibariyle aylık 526,19 TL maaş alması nedeniyle reddedildiği anlaşılmaktadır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın yoksulluk nafakası yönünden feragat nedeniyle reddine, iştirak nafakası yönünden kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 2.080 TL'ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3-169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Hüküm, yıllık nafaka (farkı) miktarı itibariyle kesin niteliktedir....

                İştirak nafakası verilmesinde "isteğin aşılabileceği" yönündeki düşüncemi (Ömer Uğur GENÇCAN, Öğreti ve Uygulamada Boşanma, Tazminat, Nafaka, I. Cilt, Ankara 2000, Kısaltma: GENÇCAN-BOŞANMA, s.248) daha önce açıklamıştım. Dairem bugüne kadar ki uygulamasında istikrarlı bir şekilde "istek aşılarak iştirak nafakasına hükmedilemeyeceği" görüşünü sergilemiş koşulları uygun olmasına rağmen istek kadar kuralı yüzünden az sayılabilecek miktarlar bozma sebebi yapılmamıştır. İştirak nafakası yoksulluk nafakası gibi "isteğe bağlı" (DURAL/ÖĞÜZ/GÜMÜŞ, s. 144) bir nafaka türü olmadığından istekte bulunanın belirttiği rakam ancak "temenni" sayılır. İstek aşılamayacaksa "Uygun görülecek miktar iştirak nafakası istiyorum" diyen tarafa hâkim, "İstediğin miktarı açıkla çünkü isteği aşamıyorum" demek zorunda kalacaktır. Oysa Dairemdeki uygulamada yoksulluk nafakasında bu şekilde yaptığımız uygulama iştirak nafakasında yapılmamaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu