İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın vekili hükmün; velayetin tarafına verilmesi gerektiği ve davalı tarafın reddedilen nafaka talebi üzerinden vekalet ücreti verilmesi gerektiğini ileri sürerek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı erkek istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir....
için hükmedilen iştirak nafakasına yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde; TMK. nun 327/1. maddesi “Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler anne ve baba tarafından karşılanır” hükmünü içermektedir.Aynı kanunun 330/1. maddesi ile nafaka miktarının, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirleneceği, 331. madde ile de durumun değişmesi halinde hâkimin, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirleyeceği hüküm altına alınmıştır.Yukarıda belirtilen hükümler uyarınca, iştirak nafakasının miktarı tayin edilirken müşterek çocuğunn ihtiyaçları yanında nafaka yükümlüsünün gelir durumunun da dikkate alınacağı ve durumun değişmesi halinde nafakanın miktarının yeniden belirleneceği açıktır.Somut olayda; tarafların ... 2....
İİK’nın 101/1. maddesi takipsiz iştirakin borçlu ve alacaklılara bildirilerek itiraz edilmemesi halinde mümkün olabilen alacakları belirlemiş, İİK’nın 101/3. maddesi ise nafaka alacaklarının kötü niyet hali müstesna olmak üzere takipsiz aynı derecede hacze iştirak edebileceğini hüküm altına almıştır. Şikayetin konusu nafaka alacağı olduğu için İİK’nın 103/3. maddesi olayın çözümünde uygulanacak maddedir. Yukarıda belirtildiği gibi iştirak kanunun 100. maddesinde düzenlenmiştir. İlk hacze iştirak edebilecek alacaklının maddede 4 bent halinde sayılan hallerden birine sahip olması gerekir. Somut olaya geldiğimizde şikayet edilen ilk haciz sahibi ...'na ait Adana 12. İcra Müdürlüğü’nün 2012/2313 E sayılı dosyasının takip tarihi 16.03.2012 tarihidir. Bu takip ilamsız icra takibi olduğu için bu takipte konulan ilk hacze iştirak edecek alacaklının İİK’nın 100/2 bendi uyarınca “takipten önce açılmış bir dava üzerine alınan ilama” istinat etmesi gerekir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle tarafların daha önce aralarındaki “velayetin değiştirilmesi” ve “nafaka artırılmasına” ilişkin davaların görülmesi sırasında yaptıkları 22.02.2008 tarihli uzlaşma tutanağında davacının, kızları için ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği nafaka, “üçüncü kişi yararına sözleşme” (B.K.md.111) niteliğinde olduğunun anlaşılmasına, davacının akit tarihinden bu yana ekonomik durumunda önemli ölçüde olumsuz yönde bir değişiklik bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın...
Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları göz önünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ancak, TMK. 330/1.md. göre; nafaka miktarı çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur. Yine, aynı kanunun 331. md. göre; Durumun değişmesi halinde, hâkim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dilekçesinde; 2009 yılında boşanma davasıyla birlikte davacı için 200 TL yoksulluk, müşterek çocuk için 200Tl iştirak nafakasına hükmedildiğini, işsiz olduğunu, nafakaları ödeyemediğini, nafaka borçlarını ödeyememesi nedeniyle hapis cezası aldığını, bu nedenlerle iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu nedenle mahkeme, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır. ./.. -2- Dairemizin yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsünün gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası.oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; . sayılı ve 03.04.2013 tarihli ilamı ile davacı için bağlanan 100,00 TL yoksulluk nafakasının 50,00 TL daha artırılarak 150,00 TL'ye, müşterek çocuk için bağlanan iştirak nafakasının da 100,00 TL daha artırılarak 150,00 TL'ye çıkarılmasına kesin olarak karar verilmiş, eldeki artırım davası 14.08.2015 tarihinde açılmıştır....
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, müşterek çocuk için hükmedilen aylık 100,00 TL iştirak nafakasının 150,00 TL artırılarak 250,00 TL ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; iştirak nafakası artırımına ilişkindir. TMK'nun 330. maddesi gereğince; Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur. Nafaka her ay peşin olarak ödenir. Hâkim istem hâlinde, irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir. TMK'nun 331.md. gereğince; Durumun değişmesi hâlinde hâkim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır....
Bu doğrultuda yerleşen Dairemiz uygulamasına göre nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ...’in yayınladığı .. oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; taraflar 13/01/2014 tarihinde kesinleşen karar ile boşanmışlar, yoksulluk ve iştirak nafakası bu karar ile takdir edilmiş, temyiz incelemesine konu nafaka artırım davası ise 02/09/2015 tarihinde açılmıştır. Ekonomik ve sosyal durum araştırma sonucuna göre davacı ev hanımıdır, baba yanında kalmaktadır; nafaka yükümlüsü davalı ise, elektrik teknikeridir, 1.200.00 TL maaş almaktadır. Boşanmadan sonra tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat da edilmemiştir....
Diğer taraftan iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir....