"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma- Nafaka Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve tedbir nafakası davalarının birleştirilerek davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm kusur belirlemesi, nafakaların miktarı ve tazminatların reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.11.07.2012 (Çrş.)...
İzmir 10.Aile Mah.nin 2019/322 Esas sayılı davası ise taraflar arasında görülen boşanma dava dosyası olup tedbir nafakası davası boşanma dava tarihinden sonra açılmıştır. Her ne kadar ilk derece mahkemesince birleştirme kararı öncesi Nusaybin Mah.nce yapılan öninceleme duruşmasında verilen kesin süreye riayetsizlik sebebiyle davanın ispatlanamadığı kabul edilmiş ise de dosya içeriğine göre anne yanında oldukları kabul edilen müşterek çocuklar yönünden de nafaka talep edildiği,bu talebin kabul edilebilmesi için ayrı yaşama hakkının ispatının gerekmediği,çocuklar için istenen nafakanın niteliğine göre TMK 169 ve 329/1 nci maddesi gereğince gerekli değerlendirmenin yapılması gerektiği kanaatine varılmıştır....
Bu nedenle Davalı-karşı davacı erkeğin bağımsız tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2- Davalı-karşı davacı erkeğin reddedilen boşanma davası yönünden yapılan temyiz itirazlarının incelemesinde; Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı karşılıklı açılan boşanma davalarının ve davacı-karşı davalı kadının açtığı bağımsız tedbir nafakası davasının yapılan yargılamasının sonunda ilk derece mahkemesince; erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle; kadının bağımsız tedbir nafakası davasının ve kadının karşı boşanma davasının kabulüne, erkeğin birleşen boşanma davasının reddine, tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velayetlerinin kadına verilmesine, ortak çocuklar lehine 250.00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, davacı-karşı davalı kadın lehine 400.00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve tazminatlara karar verilmiş, davacı-karşı davalı kadın tarafından yoksulluk, iştirak nafakalarının ve tazminatların miktarları ile...
Gerçekleşen bu durum karşısında, az kusurlu davacı-davalı kadın yararına maddi ve manevi tazminata (TMK m. 174/1-2) hükmedilmesi gerekirken, hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak tazminat taleplerinin reddi doğrıı görülmemiştir. 2- Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. (TMK m. 175) Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davacı-davalının daha ağır kusurlu olmadığı, çalışarak sağladığı gelirin onu yoksulluğa düşmekten kurtaracak yeterlilikte bulunmadığı anlaşılmaktadır. O halde, davacı-davalı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken, davacı-davalı kadının çalışarak gelir sağladığı ve yoksulluğa düşmeyeceği gerekçesiyle yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Asıl davanın önlem nafakası, birleşen davaların ise evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı karşılıklı boşanma davası ve ferilerine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Resen kamu düzenini ilgilendiren haller ile tarafların istinaf başvuru sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda ilk derece mahkemesi tarafından tüm delillerin toplandığı, usul hükümlerinin uygulanmasında hata edilmediği, tedbir nafakasına hükmedilmesinde ve boşanma davalarının kabulü yönünde kurulan hükmün doğru olduğu ancak mahkemece belirlenen kusur tespiti, hükmedilen yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminat miktarlarında hata edildiği görülmüştür. Dosya kapsamına göre erkeğe yüklenen şiddet ve tehdit vakıaları sabittir. Şiddet vakıasını tanıklar teyit etmiştir. Tehdit vakıasının ise ceza dosyası ile erkeğin mahkum edilmesi nedeniyle sabit olduğu anlaşılmıştır....
Yoksulluk nafakası, boşanma davası açılırken dava dilekçesi ile birlikte veya boşanma davası devam ederken veyahut boşanma davası sonuçlandıktan sonra ayrı bir dava ile istenebilir. (HGK. 10.10.1990 gün 1990/2- 407 E. 1990/487 sayılı kararı) Davanın boşanma davasında, dava dilekçesinde nafaka istemediğine ilişkin beyanı sadece tedbir nafakasını kapsar ve bu beyanın ileriye dönük haktan feragat sonucunu doğuracağını kabul etmek hukuken mümkün değildir. Kaldı ki davacının boşanma davasında nafaka isteği olmadığına ilişkin açıklamasının yoksulluk nafakasını da kapsayacağını kabul etmek hak arama özgürlüğünün bir sınırlaması olup, himaye görmez. TMK'nun 175.maddesi "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf kusuru daha ağır olmamak koşullu ile, diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir" "hükmünü ihtiva etmektedir. Kanun koyucu yasa maddesini düzenlerken "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek" ifadesini kullanmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen kendi tazminat ve nafaka talepleri ile velayet yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı erkek tarafından birleşen tedbir nafakası davasında kadın lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek tarafından açılan boşanma davası, kadının açtığı bağımsız tedbir nafakası davası (TMK md 197) ile birleştirilmiş, mahkemece erkeğin boşanma davasının kabulüne, birleşen tedbir nafakası davasının ise, boşanma dosyasında tedbire karar verildiğinden konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı-davalı erkek tarafından birleşen tedbir nafakası davasında kadın lehine verilen vekalet ücrcti yönünden temyiz edilmiştir....
O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek asıl dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı-karşı davacı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde kadının tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 3-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. (TMK. m.175) Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı kadının az kusurlu olduğu, her hangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davalı-karşı davacı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat ve nafaka talebi ile iştirak nafakası miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Erkeğin işsiz olması ve malvarlığının bulunmaması onu nafaka sorumluluğundan kurtarmaz....