ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/03/2021 NUMARASI : 2019/276 ESAS 2021/160 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Önlem Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
Davalı-davacı bu kez, tedbir nafakası davasında ileri sürdüğü vakıaları, boşanma sebebi yaparak erkeğin boşanma davasına karşı 05.12.2013 tarihinde boşanma davası açmıştır. Önceki nafaka davasının açılmasından daha önceki bir tarihte başlamak üzere; tarafların ayrı yaşamaya başladığı, nafaka davasının açılmasından sonra da yeni bir olayın meydana gelmediği; taraflar arasında uyuşmazlık konusu olmadığı gibi, aksini kanıtlar nitelikte bir delil de bulunmamaktadır. Kadın açtığı nafaka davasında, " huzursuzluk çıkarıp bağırıp çağırdığı, sık sık müşterek haneyi terkedip gittiği, evi ve çocukları ile ilgilenmediği gerekçesiyle kusurlu bulunarak ayrı yaşamada haklı bulunmayıp" davası reddedilip kesinleştiğine ve daha sonra da yeni bir olay meydana gelmediğine göre; davacı-davalıya bir kusur yüklenmesi doğru değildir. O halde, kadının davası yönünden Türk Medeni Kanunu'nun 166/1-2. maddesindeki boşanma koşulları oluşmamıştır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 19/07/2022 NUMARASI : 2021/496 ESAS 2022/445 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Önlem Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
Öncelikle yoksulluk nafakası hakkında genel açıklama yapılmasında yarar vardır: Yoksulluk nafakası: boşanmanın eşlerle ilgili mali sonuçlarından biri olup, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 175. maddesinde: "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz." şeklinde düzenlenmiştir. Maddede geçen “yoksulluğa düşecek” kavramından ne anlaşılması gerektiği konusunda yasal bir tanımlama olmaması karşısında bu husus yargısal uygulamada kurallara bağlanmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından nafaka ve velayet yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-davacı kadın boşanma dilekçesinde nafaka talebinde bulunmamış, 18/05/2016 tarihli dilekçesiyle yoksulluk nafakası talep etmiştir. Ön inceleme aşamasından sonra iddia ve savunma genişletilemez. İddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi konusunda ıslah ve karşı tarafın açık muvafakati hükümleri saklıdır (HMK m. 141)....
CEVAP Davalı -davacı kadın cevap ve birleşen dava dilekçesinde özetle;... 3 Aile Mahkemesinin 25.12.2018 tarih, 2018/523-1164 E.K.sayılı ilamı ile, davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine açılan tedbir (önlem) nafakası davası açtığı dava dilekçesinde davalı ile 8 yıldır ayrı yaşadıklarını, üzerine kuma getirdiğini, oğlu ve kendisinin babasının evinde yaşadıklarını ve davalının maddî ve manevî destek olmadığını, davalının sürekli arayarak kendisine boşanma konusunda baskı yaptığını, kendisi için 800,00 TL müşterek çocuk için ise 1000 TL tedbir nafakası bağlanmasını talep ve dava etmiştir. III....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davası ile kadın tarafından bağımsız olarak açılan "nafaka" davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-karşı davacı (kadın)'ın birleştirilen nafaka davasının kabulü sebebiyle tayin edilen nafakanın, boşanma davaları sebebiyle Türk Medeni Kanununun 169. maddesine göre tayin edilen tedbir nafakasıyla tahsilde tekerrüre yol açmamak kaydıyla tayin edilmiş bulunmasına göre, tarafların tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60'ar TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Nafaka Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davası ile "nafaka" davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı (kadın) tarafından, kocanın boşanma davası, maddi tazminatın miktarı, manevi tazminat talebinin reddi ve lehine hükmedilen nafakanın miktarları yönünden; davalı-davacı (koca) tarafından ise kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL....
Ne var ki ilk inceleme sırasında bu husus gözden kaçtığından yoksulluk nafakası yönünden kararın onandığı anlaşılmakla, davacı-davalı erkeğin karar düzeltme isteği bu yönden yerinde görülerek, kabulü ile, Dairemizin 23.10.2017 tarih 2016/6277 esas 2017/11501 karar sayılı onama ilamının yoksulluk nafakası yönünden, kaldırılmasına, hükmün yukarıda gösterilen sebeple yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kadının kabul edilen davası, kusur belirlemesi ve velayet yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, reddedilen tazminat ve yoksulluk nafakası talepleri, iştirak nafakası miktarı ile kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacı-karşı davalı erkeğin tüm, davalı-karşı davacı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz....