Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kayıt maliki olduğu iddia edilen ... oğlu ... 1916 yılında vefat etmiştir. Kimlik bilgileri ancak nüfus kaydına göre düzeltilebileceğinden o kişinin öncelikle soyadı almış olması gerekir. Dosya içerisindeki belge ve bilgilere göre davacının murisinin soyadı almadan vefat ettiği sabittir. Nüfusta soyadı almadan ölmüş kişilerin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin soyadı eklenmek suretiyle düzeltilmesi mümkün değil ise de bu gibi durumlarda tapu malikinin davacıların murisi ile aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir “tespit kararı” verilmelidir. Davaya konu olayda mevcut duruma göre artık nüfus siciline soyadının eklenmesi mümkün olmayan ve dolayısıyla tapu kaydındaki kimlik bilgileri de düzeltilemeyen murisin maliki olduğu tapu kayıtlarında intikal yaptırılabilmesi için mahkemece "dava konusu taşınmazın tapu kaydında tapu maliki olarak görünen ''... oğlu ...'' ile davacının murisi ''... oğlu ... ...''...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Yaş Düzeltim İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava dilekçesinde, davacının 02.01.1982 olan doğum tarihinin 01.01.1984 olarak düzeltilmesi istenmiş; mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36.maddesi kapsamında nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. ... Üniversitesi ......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Yaş Düzeltim İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR ... Cumhuriyet Başsavcılığının 22.02.2010 tarih 2010/117 esas 2010/22 nolu davanamesi ile; anne bir kardeş olan ve doğum tarihleri arasında 180 günden az fark bulunan ... ile ...'ın doğum tarihlerinin düzeltilmesi kamu adına talep ve dava edilmiş, Mahkemece, yaşı düzeltilmek istenenlerin annelerinin aynı kişi olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamında nüfus kayıt (yaş düzeltimi) düzeltme istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Yaş Düzeltim İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... Müdürlüğü tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava dilekçesinde, davacının 19.06.1968 olan doğum tarihinin 20.03.1972 olarak düzeltilmesi istenmiş; mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar davalı ... müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36.maddesi kapsamında nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Dosyada bulunan ve davacı ...'...

          E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, nüfusta doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde ilgililerin nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme ve tespit davası açma hak ve yetkisine sahip oldukları hükmü mevcuttur. Bu tür davalarda basit yargılama usulü uygulanmakta olup, mahkemelerce resen (doğrudan) araştırma esastır. Mahkeme yaşı düzeltilmesi istenenin talebi ile bağlı değildir. Mahkeme'nin, kamu düzenine ilişkin bulunan resmi sicilleri (nüfus kayıtlarını) doğru oluşturmak mecburiyeti vardır. Bunun için mahkemece yaş düzeltilmesi talep edilmesi halinde re'sen araştırma yapılması gereklidir....

          Somut olayda; davacı tarafından velayeti altındaki oğlunun nüfus kaydındaki doğum tarihinin gerçek durumu yansıtmadığı belirtilerek doğum tarihinin düzeltilmesi talep edilmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının ilgili Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağı açıkça hükme bağlanmıştır.Davacının talebinin çocuğun soybağının düzeltilmesi istemine ilişkin olmadığı, bu yönde bir iddia ve talep olmadığı, talebin sadece nüfusta yaş tashihine ilşkin olduğu anlaşılmakla; adı geçen Kanun maddeleri uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinde görüleceği Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 25/12/2013 gün ve 2013/18-464 esas 2013/1698 karar sayılı ilamıyla da benimsenmiş olup, 5490 Sayılı Kanunun 36/1-a-b maddesi kapsamında olan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.'...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı, dava dilekçesinde nüfusta annesi olarak yazılı ... ile babası ... eşi ... aynı kişi olduğunun tespitini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesi içeriğine göre dava, nüfusta davacının babası ... eşi olarak görünen ...'nin davacının annesi olan ... ile aynı kişi olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Bu bağlamda dava; bir ad değiştirme davası değil, nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. Mahkemece davaya kayıt düzeltme davası olarak bakılarak ... mirasçılık belgesini alması için yetki verilerek belirlenen tüm mirasçılar davaya dahil edilerek deliller toplanıldıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmelidir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfusta kayıt düzeltimine ilişkin davada Antalya 8. Asliye Hukuk ve Antalya 2. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, nüfusta mükerrer kaydın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, Antalya 2. Aile Mahkemesinin verdiği 26.09.2007 günlü görevsizlik kararının, davalılara tebliğe çıkartılıp, kesinleşme şerhi verilmeden gönderildiği anlaşılmaktadır. HUMK’nun 25/II. maddesinde "iki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar temyiz edilmeksizin kesinleştiği takdirde görevli veya yetkili mahkeme Yargıtay’ca belirlenir." hükmüne yer verilmiştir....

                Türk Medeni Kanunu'nun 30. maddesinin 2. fıkrasında "Nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaşılırsa, gerçek durum her türlü kayıtla ispat edilir." hükmünü içermektedir....

                  Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kararıyla adının ve doğum tarihlerinin nüfusta düzeltildiğini, daha önce açılmış olan davanın yaş tashihi davası olmadığını, nüfus kaydının düzeltilmesi davası olduğunu, iki kardeşin birbirine yazılmış olan doğum tarihlerinin düzeltildiğini, davacının nüfus kaydında vefat eden kardeşinin doğum tarihinin yazmasının sorunlara neden olduğunu belirterek bu nedenlerle doğum tarihinin 01/07/1985 olarak tashihine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı T3 temsilcisi duruşmada özetle; nüfus kaydının düzeltilmesinde takdiri mahkemeye bıraktığını beyan etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARARINDA ÖZETLE: Davacının daha önce açmış olduğu davada yaşının da düzeltilmesini talep ettiği, doğum tarihini daha önce açmış olduğu davada ileri sürmediği, nüfusta düzeltme yapıldığı, doğum yılının 1985 olduğunu ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu