"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfustaki mükerrer kaydın iptali K A R AR Taraflar arasındaki uyuşmazlık nüfustaki mükerrer kaydın iptaline ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (18.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 17.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, mükerrer kaydın iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı nüfus müdürlüğü temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece temyiz süresi dolduğundan temyiz isteminin reddine dair verilen karar davalı nüfus müdürlüğü temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davaname ile açılan dava dilekçesinde, nüfus kayıtlarında ... ve ... kızı olarak kayıtlı 11.08.1980 doğumlu ... ile ... ve ... kızı olarak kayıtlı 11.08.1980 doğumlu ......
HUMK'nun 432. maddesine göre temyiz süresi geçmiş bulunduğundan ve temyiz harcı da yatırılmadığından davacının temyiz isteminin reddine, 2-Cumhuriyet Savcısının temyizine yönelik yapılan incelemede, Dava, nüfus kütüğündeki mükerrer kaydın iptali istemine ilişkindir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36.Maddesinin birinci fıkrası a bendi nüfus kayıt düzeltimi davalarının ilgilinin oturduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmasını öngörmekte olup, özel yasa hükmüyle belirlenen bu yetki kamu düzeni ile ilgilidir ve mahkemece kendiliğinden dikkate alınır. Somut olayda nüfustaki kızı ...'nin adına "..." nın da ilave edilmesini isteyen velayet hakkı sahibi davacı anne, Sandıklı İlçesi nüfusuna kayıtlı olup adres olarak dava dilekçesinde Kumluca Adliyesi Savcılık kalemini göstermiş, temyize ekli belgede ise Kumluca Adliyesinde görevli ...'ün 1998 yılından bu yana ...Mahallesinde ikamet ettiği bildirilmiş ve davayı Kumluca Asliye Hukuk Mahkemesinde açmıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı, dava dilekçesinde, mükerrer olarak yazılan Aybastı Çakırlı Beldesindeki kaydında bulunan ölüm kaydının kaldırılması, mükerrer kaydın iptalini ve mükerrer kayıttaki tüm nüfus hareketlerinin asıl kaydı olan ... Mahallesi C:4, H:32, BSN:43'e aktarılmasını istemiştir. Mahkemece mahkemenin yetkisizliğine, kesinleşme ve istem halinde dosyanın görevli ve yetkili Ankara Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 8.5.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
< Dava; ölen kardeşinin yerine saklı olarak nüfusta kayıtlı görünen davacının ölen kardeşinin nüfus kaydının iptali ile kendesinin müfusa 25.11.1975 doğumlu olarak kaydedilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin, davalı idare işleminin iptali istemiyle açılmış bulunmaktadır....
TMK'nın 30. maddesinde doğum ve ölümün nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunabileceği, nüfus kütüklerinde kayıt bulunmaması veya bulunan kaydın doğru olmadığının anlaşılması halinde gerçek durumun her türlü delille kanıtlanabileceği açıklanmıştır. Mirasçılık belgesi verilmesine ilişkin davada irs ilişkisi kural olarak nüfus kayıtları ile ispat olunur. Nüfus kayıtları belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturur. Bunların içeriğinin doğru olmadığının ispatı kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça herhangi bir şekle tabi değildir....
Davacının kayıt düzeltimi istenenin mirasçılık sıfatı bulunduğundan bu kaydın düzeltilmesini istemekte hukuki yararı bulunmaktadır. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 14. maddesinde yer alan; "Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlât edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir." hükmü ile ölüm ile nüfus kaydının kapatılacağı belirtilmiştir. Aynı maddenin 2. fıkrasında ise; "Kaydın kapatılmasına ilişkin sebep ortadan kalktığında veya kaydın yeniden açılmasını gerektirecek yeni bir sebep ortaya çıktığında kayıt yeniden açılır. Kaydın açılmasından sonra kişisel durumda meydana gelmiş olan olaylar kişinin kaydına işlenir." şeklindeki düzenleme ile de kapalı olan kaydın açılacağı haller düzenlenmiştir....
ın nüfus kaydındaki ölüm şerhinin iptali için süre verilmek, bu işlemin iptalinden sonra ise doğum tarihi ve doğum yerine ilişkin kanıtlar toplanıp (ikinci tescilin iptali esas ise de kişinin yaşamını sürdürdüğü kayıt bırakılıp, işlem görmemiş kaydının iptali ile varsa mevcut işlemlerle ilgili bilgilerin bırakılan kayda aktarılması) mükerrer kayıt iptal edilerek bırakılan kayıttaki bilgilerin gerçeğine uygun olarak düzeltilmesine karar vermek olmalıdır. Açıklanan husular dikkate alınmadan yerinde olmayan gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNDE İLERİ SÜRÜLEN DELİLLER: Tapu kayıtları, mahalli bilirkişi beyanları, taraf dilekçeleri, nüfus kayıtları. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: EÜnye 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/290 Esas, 2020/76 Karar sayılı kararında: Nüfus kaydındaki şahsi hal değişiklikleri ya haklı gerekçelerle isim veya soyadı değişikliği nedeni ile mahkeme kararı ile olur ya da yanlış sicil tutulduğu iddiasının ispatlanması halinde, sicil kaydındaki düzeltme yine mahkeme kararı ile olabilecektir. Dava konusu olayda yanlış tutulan kaydın düzeltilmesi sözkonusu değildir, kişiler evlenmiş ,evliliğin iptali sözkonusu olmamış, taraflar boşanmıştır, evlilik kaydı sağlıklıdır, sağlıklı bir kaydın olmadığı iddiası da yoktur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ana-Baba Adının Düzeltilmesi-Değiştirilmesi İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı dava dilekçesinde; davalı ...'ın kardeşi olmadığını, nüfustan silinmesi ile kaydın düzeltilmesine karar verilmesini istemiş; mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36.maddesine göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Bu kanun hükmü dikkate alınmadan nüfus idaresi temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak karar verilmesi doğru görülmemiştir....