WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde nüfus kütüğünde "..." olarak kayıtlı soyadın "..." olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 15.09.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Soyadının Düzeltilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün Nüfus Müdürlüğü temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava dilekçesinde, davacıların "Cin" olan soyadlarının "Turanoğlu" olarak düzeltilmesi istenmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm davalı ... İdaresi temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 27. maddesi kapsamında haklı nedene dayalı soyadın düzeltilmesi istemine ilişkindir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendine göre nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları düzeltmeyi isteyen şahsın yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde gerekir....

      Adın değiştirilmesi davasında davacı taraf, örfi yahut çevresel nitelikteki sebep veya sebeplere dayanıp, kendisini haklı gösterecek olguları ispat ederek, nüfus sicilinde değişiklik yapılmasını talep etmekte olup, esasen bu tür davalarda davacı ile hasım gösterilen Nüfus Müdürlüğü ile arasında gerçek bir uyuşmazlık olmayıp, nüfus müdürlüğü davada sadece yasal hasım olarak yer almaktadır. Nüfus Müdürlüğü, esasen davada taraf değil sadece ilgilidir. İlgililerin uzlaşması halinde çekişmenin ortadan kalktığından söz edilemez veya bu davalarda ilgili tarafın davayı kabulü sonuç doğurmaz. Taraflar arasında bu anlamda gerçek bir çekişmenin varlığı da söz konusu değildir. Somut olayda, davacı, nüfus kaydında ... olan isminin gerçek ismi olan “...” olarak düzeltilmesini ayrıca telaffuzu zor, anlamı olmayan “... ” soyadının ise “...” olarak düzeltilmesini talep etmiş olup bu haliyle talebin haklı sebebe dayalı ad ve soyadın değiştirilmesine ilişkin olduğu anlaşılmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus Kayıtlarındaki Ana-Baba Adının Düzeltilmesi Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair 8. Hukuk Dairesinin 10.11.2020 tarihli, 2020/1267 esas, 2020/6979 karar sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Uyuşmazlık ve hüküm nüfus kayıtlarındaki anne-baba adının düzeltilmesi isteğine ilişkin olup Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı iş bölümü kararı uyarınca davanın niteliğine göre, temyiz inceleme görevi Dairemize ait ise de, karar düzeltme istemini inceleme görevi ortak hükümler 3. maddesindeki "Temyiz incelemesi tamamlanarak mahalline gönderilen dosyalara ilişkin karar düzeltme istemlerinin incelemesi kararı veren daire tarafından tamamlanır." düzenlemesi gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8....

          Diğer taraftan davacılar vekilinin, haklı sebep ile isim değiştirilmesi ile hatalı nüfus kaydının düzeltilmesi olmak üzere iki ayrı konuda talepte bulunduğu anlaşılmaktadır. Adın değiştirilmesi davasında davacı taraf, örfi yahut çevresel nitelikteki sebep veya sebeplere dayanıp, kendisini haklı gösterecek olguları ispat ederek, nüfus sicilinde değişiklik yapılmasını talep etmekte olup, esasen bu tür davalarda davacı ile hasım gösterilen Nüfus Müdürlüğü ile arasında gerçek bir uyuşmazlık olmayıp, nüfus müdürlüğü davada sadece yasal hasım olarak yer almaktadır. Nüfus Müdürlüğü, bu davada taraf değil, sadece ilgilidir. İlgililerin uzlaşması halinde çekişmenin ortadan kalktığından söz edilemez veya bu davalarda ilgili tarafın davayı kabulü sonuç doğurmaz. Taraflar arasında bu anlamda gerçek bir çekişmenin varlığı da söz konusu değildir....

            Davalı nüfus müdürlüğü temsilcisi duruşmada alınan beyanında; isim değişikliği hususunda takdirin mahkemeye ait olduğunu ancak doğum tarihinin düzeltilmesi talebi bakımından kayden engel bulunduğunu ifade etmiştir. İlk derece mahkemesince; 22 yaşından büyük kişilerin kemik yaşının tam olarak tespitinin mümkün olmadığı, davacının nüfusa tescil tarihinin 07/06/1990 olduğu ve kişi doğmadan nüfusa tescil edilmesi mümkün olmadığından yaş tashihi davasının reddine, isim tashihi davasının kabulü ile isminin Aynur olarak değiştirilmesine karar verilmiştir. Hükme karşı davacı tarafça, reddine karar verilen doğum tarihinin düzeltilmesi talebi bakımındandan yargılama sırasındaki gerekçeler ile istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dava, nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi ve nüfus kayıtlarındaki ismin değiştirilmesi talebine ilişkindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, davacının nüfus kaydında annesi olarak görünen ... ile ...'nün (...) aynı kişi olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde, nüfus kaydında anne adının ... olarak geçtiği halde annesi ile arasında bağ kurulmadığını bildirerek, nüfus kayıtlarındaki hataların düzeltilmesi suretiyle, annesi olarak görünen ...'nin ... ve ... kızı ... olduğunun tespitine karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava, nüfus kaydının anne yönünden düzeltilmesi istemine ilişkindir....

              in ..... olan soyadı Elazığ Asliye 2.Hukuk Mahkemesinin 1995/548-440 sayılı kararı ile Çelik olarak düzeltildiği ve nüfusa tescil edildiği dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine göre, aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının (soyadın) düzeltilmesi davası ancak bir kere açılabilir. Yasanın kamu düzenine ilişkin bulunan bu hükmüne aykırı şekilde davacının .... olan soyadının ..... olarak düzeltilmesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 26.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 27. maddesine göre, soyadın düzeltilmesi istemine ilişkindir. 03.11.1928 tarihinde yürürlüğe giren 1353 sayılı Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun hükümleri uyarınca davacının, ad ve soyadının Türkçe okunduğu şekilde nüfus kütüğüne kayıt edilmesi zorunlu bulunduğundan davacının düzeltilen soyadının yazılışında bulunan “w” harfinin, anılan yasanın 1.maddesinde sözü edilen ve bu yasaya bağlı cetvelde gösterilen Türk Harfleri arasında yer almadığından, davanın reddi yönünde hüküm kurulması gerekirken, yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....

                  Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi gereğince ad ve soyada ilişkin düzeltme davalarının Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevinde olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları düzenlenmiş ve düzeltme davalarında yetki ve görev yönünden ise düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Sözkonusu fıkranın b bendinde ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunmaktadır. Diğer taraftan, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın 382. maddesinde, "çekişmesiz yargı işleri" düzenlenmiş, aynı maddenin 2. fıkrasının (a) bendinde, "kişiler hukukundaki çekişmesiz yargı işleri" başlığı altında 2. alt bend olarak "ad ve soyadın değiştirilmesi"ne ilişkin taleplerin "çekişmesiz yargı işi" olduğu belirtilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu