düzeltilmesi yapılmış ise, 18 yaşın doldurulduğu tarihdeki doğum tarihlerinin, dul ve yetimler hakkındaki hükümlerin uygulanmasında da, dul ve yetim aylıklarına veya (Toptan ödeme)ye hak kazanıldığı tarihlerde, bunların kayıtlı bulundukları nüfus idarelerindeki doğum tarihlerinin esas tutulacağı, ikinci fıkrasında; nüfus hüviyet cüzdanlarındaki doğum tarihleri ile nüfus kayıtlarındaki doğum tarihleri arasında fark varsa, nüfus kayıtlarındaki tarihin, birden fazla nüfus kaydı bulunanların bu kayıtları arasında fark varsa, tarihi eski olan kaydın; sonraki kaydın idare veya kaza mercilerinden verilmiş bir karar ile yapılmış veya düzeltilmiş olması halinde ise, kararların nüfus kayıtlarına henüz geçirilmemiş olsa bile iştirakçiler için bu kararın 18 yaşının doldurulmasından evvel alınmış olmak şartıyla bu kaydın esas olacağı; kuralına yer verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Demirköy Cumhuriyet Başsavcılığının 28.06.2010 gün 2010/2 sayılı davanamesinde, Şefika Özbey'in 05.11.1990 olan doğum tarihinin 01.07.1988 ve ... olan anne adının da Sülhiye Güler olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: ...'nın 28.06.2010 gün, 2010/2 sayılı davanamesinde, Şefika Özbey'in 05.11.1990 olan doğum tarihinin 01.07.1988 ve ... olan anne adının iptali ile Sülhiye Güler olarak düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının resmi kayıtlardaki doğum tarihinin 25/12/1981 olduğunu, nüfus kayıtlarının dedesi tarafından geleneksel yöntemlere göre yapıldığını, yaşadığı bölgede genel olarak kız çocuklarının erken evlenmeleri için nüfusa doğum tarihlerinin hatalı bildirildiğini, davacının kardeşlerinden birinin doğum tarihinin 1976 olarak diğerinin ise 1978 olarak nüfus kayıtlarına yazıldığını, ancak tescil tarihlerinin 27/11/1979 olduğunu, bir annenin üç çocuğu da aynı ayda doğurmasının mümkün olmayacağını, davacının dış görünüşünün de yaşını yansıtmadığını, iddialarını hastane raporu ile de ispatlayabileceklerini, aynı şekilde davacının kardeşlerinden birinin de nüfus kayıtlarında yapılan yanlışlığın düzeltilmesi için dava açtığını ve davasının kabul edildiğini, davacının nüfus kayıtlarındaki yanlışlık nedeniyle mağduriyet yaşadığını belirterek nüfus kayıtlarının talepleri doğrultusunda düzeltilmesini talep ve dava etmiş...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Doğum Yerinin Düzeltilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin ... ....Hastanesinde doğmasına karşın, nüfus kayıtlarında ... .... doğumlu göründüğünü ileri sürerek; hatalı nüfus kayıtlarının düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Dava nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır....
D)İSTİNAF NEDENLERİ Davacı istinaf dilekçesinde özetle; doğum tarihinin nüfus kayıtlarına sehven yanlış yazılmış olduğu, buna ilişkin iş bu davayı açtığını fakat mahkemece davanın reddine karar verildiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, nüfusta doğum tarihi düzeltilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf yoluna başvurmuştur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 35. maddesine göre, kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak, olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar, nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi tarafından; "DAVANIN KISMEN KABUL, KISMEN REDDİNE, 1- SGK’nın 11272190 sicil numaralı sigortalı dosyasının davacı Şehriban Demir (Yıldırım)’a ait olduğunun tespiti ile 11272190 ve 90 sicil numaralı sigortalı dosyalarındaki kayıt ve hizmetlerinin BİRLEŞTİRİLMESİNE, 2- Davacının sigorta sicil kayıtlarındaki doğum tarihinin nüfus kaydındaki şekliyle DÜZELTİLMESİNE, 3- Davacının 2 doğum karşılığı 720 gün X 2 = 1440 gün doğum borçlanması olduğunun TESPİTİNE ve bu nedenle davalı SGK’nın doğum borçlanması talebinin reddine ilişkin 23.05.2013 tarih 1949126 sayılı işleminin İPTALİNE 4- Davacının düzeltilmiş doğum tarihinin emeklilik talep ve hesabında dikkate alınması gerektiğinin TESPİTİNE " karar verilmiştir....
HD 2015/1360-3281, 2015/1591-4537) Somut olaya gelince; dosya içinde mevcut nüfus kayıtlarından, anne-baba adının değiştirilmesi talep edilen çocuğun doğum tarihinde, iddia edilen genetik annenin evli bulunduğu anlaşılmaktadır. O halde, yukarıda açıklanan ilkeler karşısında dava, “gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi”davasından ibarettir. Bu nedenle uyuşmazlığın, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesince çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Zonguldak 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 26/01/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
e ait bilgilere ulaşılamadığı , ölüm kağıdının aksini ispat edecek nitelikte bir belgenin dosyaya sunulmadığı, davacının davasını ispat edememiş olması nedeni ile davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairece onanmış, onama kararına karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Dava, ...'in ölüm tarihinin düzeltilmesi ve ...'in ölüm tarihinin tespiti istemine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; 01.07.1899 doğumlu ....'nin 03.05.1921 tarihinde ölen ..... ile 06.07.1924 tarihinde evlendikleri, bu evlilikten...in 07.03.1932,...'in 05.05.1933 ve ... ise 15.06.1934 tarihinde doğdukları anlaşılmış olup, mahkemece, kanıtlanamaması nedeni ile dava reddedilmiş ise de; bir kişinin ölümünden sonra evlenmesi ve çocuklarının olması yaşamın olağan akışına aykırıdır. Doğum ve evlenmeye ilişkin bulunan nüfus kaydındaki bu belgeler de resmi kayıt durumundadır ve aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, yaş düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı kayden 01.04.1979 olan doğum tarihinin 10.04.1975 olarak düzeltilmesini istemiştir. Nüfus kayıtlarındaki düzeltme davaları kamu düzeni ile yakından ilgili olup mahkemeler hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunda olduklarından; sadece tanık ya da tarafların kabul beyanlarını esas alarak karar veremezler. Alınan sağlık kurulu raporu davacı iddiasını kabule elverişli nitelikte bulunmamaktadır. Davanın reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü doğru görülmemiştir....
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının imzalı ve fotoğraflı ilk işe giriş bildirgesindeki işyerinin ... sicilli ... Konfeksiyon olup, ... sigorta sicil numaralı 01.07.1952 doğumlu ... oğlu ...'un işe başlama tarihinin 15.03.1976 olduğu, Elazığ Merkez İlçe Nüfus Müdürlüğü yazısıyla ... veya ... oğlu ... kaydına rastlanmadığının bildirildiği, yargılama aşamasında davacının doğum tutanağına istinaden adını Nureddin olarak değiştirdiği, Kurum yazısıyla bordro tanıklarının adreslerinin tespit olunamadığının bildirildiği, Kurumca baba adı ... olan sigorta sicil numaraları, kimlik numaraları ve doğum tarihleri farklı olan ... isimli sigortalıların bulunduğunun bildirildiği anlaşılmıştır. Buna göre eksik araştırma sonucu verilen karardan davalı Kurumun sigorta kayıtlarındaki ... sigorta sicil numaralı ... oğlu ...'a ilişkin kayıtların ... oğlu ... sigorta sicil davacı ...'a ait olduğu açık ve net bir şekilde anlaşılmamıştır....