Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir: 1-Kimlik bilgilerinde düzeltme yapılması veya tespiti istenen dava konusu taşınmazların tapu kayıtları (ilk tesis ve tedavülleriyle) ve kadastro tutanakları (tespit ve tescile esas alınan tüm dayanak belgeleriyle) ayrıca taşınmazlar kadastrodan sonra edinilmişse buna ilişkin tüm belgeler ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus müdürlüğünden, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak telep konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmelidir. 3-Taşınmazın bulunduğu yerleşim yerinde aracılığı ile kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi veya kişilerin bulunup bulunmadığı...

    K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin nüfus kayıtlarında ölü eşi ile müşterek çocukları görünen davalılar ... ve ...'nın gerçekte davacının torunları, diğer davalı ... Nişancı'nın ise davacının yeğeni olduğunu ileri sürerek nüfus kayıtlarının düzeltilmesine karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dosyada toplanan bilgi ve belgelerin incelenmesinden, davada davalı ...'ın gerçek annesinin..., gerçek babasının ise ...; davalı ...'nın gerçek annesinin ..., gerçek babasının ise ...; diğer davalı ... Nişancı'nın gerçek annesinin ..., gerçek babasının da ... Nişancı olduğu halde,... nüfus kayıtlarına ... ve ... çocukları gibi tescil edildikleri belirtilerek, adı geçenlerin nüfus kayıtlarının anne ve baba adı yönünden düzeltilmesinin istendiği anlaşılmıştır. 1....

      Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir: 1-Kimlik bilgilerinde düzeltme yapılması veya tespiti istenen talep konusu taşınmazların tapu kayıtları (ilk tesis ve tedavülleriyle) ve kadastro tutanakları (tespit ve tescile esas alınan tüm dayanak belgeleriyle) ayrıca taşınmazlar kadastrodan sonra edinilmişse buna ilişkin tüm belgeler ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus müdürlüğünden, talep konusu taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarında bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak telep konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmelidir. 3-Taşınmazın bulunduğu yerleşim yerinde zabıta aracılığı ile kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi veya...

        Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davacıların Kırıkhan adresinde oturduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının, ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından, ilgilinin yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda, davacılar Suriye vatandaşı olduklarını, nüfus kayıtlarında babaları olarak görünen 'Muhammet' ile Türkiye Cumhuriyeti nüfus kayıtlarında 'Mehmet Mermi' adıyla kaydedilen kişinin aynı kişi olduğunu belirterek babalarının Mehmet Mermi olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmişlerdir. Dosya kapsamından davacıların “.....” adresinde oturdukları anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın Kırıkhan Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....

          Asliye Hukuk Mahkemesince ise davacının ikâmet adresinin "..." olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının, ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından, ilgilinin yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda, davacı ... vatandaşı olduğunu, nüfus kayıtlarında babası olarak görünen '...' ile Türkiye Cumhuriyeti nüfus kayıtlarında '...' adıyla kaydedilen kişinin aynı kişi olduğunu belirterek babasının ... olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmişlerdir. Dosya kapsamından davacının “...” adresinde oturduğu anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın Kızıltepe Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

            Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir: 1-Kimlik bilgilerinde düzeltme yapılması veya tespiti istenen talep konusu taşınmazların tapu kayıtları (ilk tesis ve tedavülleriyle) ve kadastro tutanakları (tespit ve tescile esas alınan tüm dayanak belgeleriyle) ayrıca taşınmazlar kadastrodan sonra edinilmişse buna ilişkin tüm belgeler ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus müdürlüğünden, talep konusu taşınmazların tapu kayıtlarında m...k olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarında bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak telep konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmelidir. 3-Taşınmazın bulunduğu yerleşim yerinde zabıta aracılığı ile kayıt m...ki ile aynı ismi taşıyan başka kişi veya kişilerin bulunup bulunmadığı...

              Nüfus müdürlüğü yazısında, davacının babasının nüfus kayıtlarına ulaşılamadığı bildirilmiştir. Ancak, tapulama tutanağının iktisap sebebi bölümündeki tespitlere paralel olarak nüfus kayıtlarına göre de, muris ...’ın eşinin Iraz (...) ve murisin ölümü yani taşınmazın intikali tarihlerindeki tek çocuğu görünen Ziya’nın da davacının ağabeyi Ziya Sönmez olduğu görülmektedir. Gerek kadastro tutanağının iktisap sebebi bölümündeki taşınmazın intikaline ilişkin tespitler, gerekse keşif mahallinde dinlenen davacı tanığının beyanlarından dava konusu taşınmazın malik hanesinin geçerli bir tapu kaydına dayalı olarak Ölü ... ... mirasçıları adına oluşturulduğu, resmi nüfus kayıtlarından ve bu kayıtlara göre mahkemece verilen veraset belgesinden anlaşılacağı üzere kayıt maliki Ölü ...’ın da davacının babası ve murisi olduğu açıktır....

                Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında;Mahkemece, Nüfus Müdürlüğünden, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler ölü iseler mirasçıları duruşmaya çağrılarak dava konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmeli, ayrıca tapu kayıtlarında malik olarak görünen kişinin kooperatif ferdileştirmesi ile malik olduğu anlaşıldığından dava konusu taşınmazların tescile esas alınan tüm dayanak belgeleri getirtilmeli ve sonucuna göre mülkiyet aktarımına yol açmayacak şekilde karar verilmesi gerekir. Mahkemece eksik araştırma ve yanlış değerlendirme sonucu verilen karar bu nedenle bozulmalıdır....

                  Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır....

                    Dolayısı ile ölü kişinin nüfus kaydına tescil ya da nüfus kaydında düzeltme talep edilmesi durumunda, kapalı kayıt üzerinde herhangi bir işlem (tescil/düzeltme) yapılamaz ise de “çoğun içinde az da vardır” kuralı doğrultusunda tespit hükmü kurulabilir. Öte yandan, tapu kayıt malikinin davacıların iddia ettiği kişi ile aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır....

                      UYAP Entegrasyonu