Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Nüfus kayıtlarındaki düzeltmelerin Medeni Kanunun 38.maddesinde yer alan hakim kararı ile mümkün olacağı kuralı gereğince, bu konudaki uyuşmazlıkların adli yargı yerinde açılacak davalarla çözümü mümkündür. Nüfus Kanunu uyarınca çıkartılan, 8.3.1977 gün ve 7?13269 nolu Bakanlar Kurulu kararı ile 3.5.1977 gün ve 15926 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Nufus Hizmetlerine Ait Kuruluş, Görev ve çalışma Yönetmeliği'nin ölen kardeşinin nufus kaydının kullanıldığı iddiası"başlıklı 174.maddesinde; "Bir çocuğun doğumdan nüfus kayıt edilmediği ve kendisinden önce doğup ölen kardeşine ait nüfus kaydını kullandığı yolundaki iddia ve bildirimler nüfus idaresince dinlenmez ve ölüm tutanakları işleme konulmaz. Bu tür işlemler dolaylı yoldan yaş düzeltilmesini sağlayacağından ve bu da ancak mahkeme kararı ile yapılabileceğinden ilgililerden mahkemeden yaş düzeltme kararı getirmeleri istenir."hükmü yer almıştır....

    Bu yönün gözardı edilmesi bozmayı gerektirdiği gibi yine kayıt malikinden ... oğlu ...'in nüfus kayıtlarındaki soy adı "... " olduğu halde düzeltimin kayıtlara uygun biçimde "... " olarak yazılması yerine soyadının "... " olarak düzeltimi doğru olmamış kararın açıklanan bu nedenlerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının reddine, hükmün 2. bend uyarınca BOZULMASINA, 27.2.2006 gününde oybirliği ile karar verildi....

      Hukuk Mahkemesi ise, davalının adrese dayalı nüfus kayıt sistemi ve kolluk araştırmasına göre yerleşim yerinin Çumra olduğundan bahisle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının, ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından, ilgilinin yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda, yaş tashihi istenilen ...'un adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri ve kolluk araştırmasına göre belirlenen yerleşim yerinin “Bağlar Mh. Mustafa Kemal Bulvarı No:6/2 Çumra/Konya” adresi olduğu, kendisine bu adreste Tebligat Kanunu 21. maddesi uyarınca tebligat yapıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın Çumra Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....

        Tapu Sicil Müdürlüğüne yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla, taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır....

          Hukuk Muhakemeleri Kanununun 103/1-c maddesi uyarınca nüfus kayıtlarının düzeltilmesine ilişkin davalar adli tatilde görülecek dava ve işlerden olup bu davalara ait kararların tebliğinde ve sürelerin işlemesinde 104. madde uygulanmaz. Yargıtay kararı düzeltme isteyen tarafa 06.08.2019 gününde tebliğ edilmiş ve karar düzeltme dilekçesi 05.09.2019 gününde verilmiştir. Bu durumda 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 440. maddesinde öngörülen onbeş günlük süre geçmiş olduğundan karar düzeltme dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Davacı vekilinin karar düzeltme dilekçesinin yukarıda açıklanan nedenle REDDİNE, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 16.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus Kaydı Düzeltimi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... İl Nüfus Müdürlüğü tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre yersiz görülen temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 23.12.2021 (Prş.)...

              ile davalı Nüfus Müdürlüğü arasındaki davada ... Asliye Hukuk Mahkemesince verilen ve Yargıtay’ca incelenmeksizin kesinleşmiş bulunan 12.11.2013 günlü ve 2013/124-202 sayılı kararın yürürlükteki hukuka aykırı olduğu savıyla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 19.06.2014 gün ve Hukuk-148015 sayılı yazısıyla kanun yararına temyiz edilerek bozulması istenilmiş olmakla, dosyadaki tüm kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı tarafından açılan yaş düzeltilmesi istemli nüfus davasının yapılan yargılaması neticesinde mahkemece davanın kabulüne karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır. Dosya içerisideki mevcut nüfus kayıt örneklerinden, ...'un doğum tarihinin 15.06.1999 iken 15.06.1995 olarak düzeltildiği, ancak bu haliyle 20.05.1987 doğumlu annesi ... ile aralarındaki yaş farkının 8 yaş olduğu görülmüştür....

                Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne işlenmiş kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur. İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan doğru olmayan kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak olan kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK'nin 11.02.1998 tarihli ve 2-87/77 sayılı kararı). Soybağının reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi doğru olarak meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiştir....

                  Tapu Sicil Müdürlüğüne yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla, taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır....

                    in 20-22 yaş ile, ...'nin 22-24 yaş ile, ...'nin 24-26 yaş ile uyumlu olduğu bildirildiği, mernis doğum tutanağının ...'nin ve ...'nin Medine Sağlık Bürosunun doğum belgelerine istinaden düzenlendiği, doğum tarihinin düzeltilmesi istenilenlerden ... ve ...'nin 18.07.1988, ...'nin ise 09.07.1986 da nüfusa tescil edildiği anlaşılmaktadır. Doğum tarihinin düzeltilmesine ilişkin davalar diğer kayıt düzeltme davaları gibi kamu düzeni ile yakından ilgili bulunduğundan, hakim taleple bağlı kalmayarak kendiliğinden de yapacağı araştırma ile elde edeceği bulgulara göre ve öteki kayıtlarla çelişki meydana getirmeyecek şekilde karar vermek zorundadır. Bir şahsın doğmadan nüfusa kaydı söz konusu olamayacağından, bu şekilde düzeltme nüfus kayıtlarında çelişki meydana getirdiği gibi doğum tutanağı ile de çelişmektedir....

                      UYAP Entegrasyonu